GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye İhracatçılar Meclisi ile İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:97
Tarih:01.06.2022

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve bizi televizyonları başında izleyen sevgili halklarımıza saygılarımı sevgilerimi iletiyorum.

Ülkemizde ciddi bir ekonomik kriz söz konusu. Yine, derin bir yoksulluk ve açlık yaşanıyor ama AKP, yarattığı bu yıkımı, hukuksuzluğu hukuk hâline getirerek aslında bildiğimiz siyasete yeniden sarılıyor. Kendi başarısızlığını örtbas etmek için kadınlara, partimize ve muhaliflere operasyonlar düzenliyor. 7 Haziran 2015 tarihinden bugüne saldırılar sistematik bir hâl aldı. Bugün ülke şiddet ve baskıyla yönetiliyor; iktidarda kalmanın yolu, bu sistematik şiddet olmuş durumda. Dün Batman'da, içerisinde belediye eş başkanlarının, il, ilçe yöneticilerinin ve TJA aktivistlerinin olduğu 17 kadın arkadaşımız gözaltına alındı; gözaltı gerekçesini bilmiyoruz. Artık AKP yargısı insanları gözaltına almak için herhangi bir gerekçeye de ihtiyaç duymuyor; AKP'ye muhalifseniz, kadın iseniz, Kürt iseniz zaten baştan suçlu ilan ediliyorsunuz. Özellikle Kürt kadınlarının yürüttüğü siyasal faaliyetler ve örgütlenme çalışmaları suç sayılıyor ve engellenmeye çalışılıyor. Bugün dünyanın her yerinde kadın hareketi şiddete, savaşa, yoksulluğa, sömürüye, tacize ve tecavüze karşı örgütleniyor, mücadele yürütüyor; Kürt kadın hareketi de bu kadın hareketlerinin bir bileşeni, bir parçası olarak yıllardır bu coğrafyada mücadele etmeye çalışıyor, örgütlenmeye çalışıyor, farkındalık yaratmaya çalışıyor.

İlk örgütlenme biçimi DÖKH'le başladı yani Demokratik Özgür Kadın Hareketi. Daha sonra KJA olarak bir dernekleşme süreci yaşadı. KJA, kanun hükmünde kararnameyle, diğer kadın örgütleri gibi kapatıldı. Ardından, sivil toplum örgütlerinde yer alan, inanç gruplarında yer alan bağımsız kadınlar bir araya gelerek kendilerini TJA olarak ilan ettiler, faaliyetlerini bugün de TJA olarak yürütüyorlar. Tüm bu çalışmalar açık, şeffaf olmasına rağmen, sanki gizli saklı bir şey varmış gibi, çalışmalarımız, TJA'nın faaliyetleri terörize edilmeye çalışılıyor, yargılama konusu yapılıyor. Bakın, 25 Kasım, 8 Mart, yine, kadına yönelik şiddetle mücadele faaliyetleri iddianamelere konu yapılıyor; bundan kaynaklı, kadınlar tutuklanıyor.

Gözaltına aldırdığınız, tutukladığınız kadınların yürüttüğü mücadeleyi ve faaliyetleri bir kez daha burada hatırlatmak istiyorum. Hani uluslararası platformlarda "Kadınların siyasette temsil oranını artırdık." diye övünüyorsunuz ya, işte, aslında bu temsiliyeti artıranların içinde TJA'lı kadınların emeği var. Yine, Kürt kadınlarının mücadelesi sonucunda eş başkanlık, eşit temsiliyet bugün bütün dünya kadınlarının ortak kazanımına dönüştü. Yerel yönetimlerde kadın politikaları müdürlükleri, daire başkanlıkları, şiddetle mücadele dernekleri, kadın dayanışma merkezleri, "Alo Şiddet" hatları, meslek edindirme kursları, kreşler, kadın yaşamevleri ve kadını güçlendiren, burada adını sayamadığım yüzlerce projenin, çalışmanın altında TJA'lı kadınların, Kürt kadınlarının, bugün gözaltına aldığınız, tutukladığınız, yargıladığınız kadınların imzası var.

Kürt kadınları, demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü bir yaşam için mücadele ediyor; toplumsal dönüşümde çok önemli rol oynuyorlar ve bunu da başarıyorlar. Aslında buna tahammül edilmiyor, işte, bu başarıya karşı ciddi bir öfke, ciddi bir nefret duyuluyor çünkü kadınların eşitlik, özgürlük talebi yargılanıyor. AKP, kadınların özgürleşmesinden, dayanışmasından ciddi anlamda rahatsız ve korku duyuyor; onun için de kadınların karar mekanizmalarında, siyasette yer almasını istemiyor; sadece, kadınlar, evde kalsın, biat etsin isteniyor. Kadın mücadelesi var oldukça biat eden bir toplum inşa edemeyeceksiniz; karşınızda, sorgulayan, hesap soran, itiraz eden kadınlar hep olacaktır. Cezaevlerine atarak, şiddet uygulayarak sesimizi kısamazsınız.

Bugün, zindana attığınız Gültan, Figen, Sebahat, Mukaddes, Gülseren, Ayla, Edibe, Songül, Mücella ve Çiğdem ve adını sayamadığım binlerce kadın yargılanmıyor; aslında AKP'yi yargılıyorlar, sizden tüm kadınlar adına hesap soruyorlar. Ben de onları bir kez daha buradan saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Devamla) - Değerli arkadaşlar, ben sözlerimi sevgili Gültan Kışanak'ın sözleriyle bitirmek istiyorum. Sevgili Gültan ne demişti? "Ant olsun ki biz kadınlar en büyük kariyerimizi sizin saltanatınızı yıkarak başaracağız." Evet, kadınlar, AKP iktidarına mücadeleleriyle son vereceklerdir.

Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)