| Konu: | Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 101 |
| Tarih: | 09.06.2022 |
HASAN BALTACI (Kastamonu) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Yine bir çevre ve imar kanunuyla karşı karşıyayız. Bu kanunlarda bugüne kadar yapılan hiçbir değişikliğin Türkiye'de çevre ve imarla ilgili herhangi bir sorunu çözdüğünü görmedik. Şimdi size bu konuyla ilgili bir örnek vereceğim. Şimdi, Kastamonu'da bulunan bir yeşil alanın başından geçen hikâyeyi anlatacağım.
Kastamonu'nun en büyük mahallelerinden biri olan, içinde üniversite kampüsünün, devlet hastanesinin, adliyenin, otogarın, küçük sanayinin ve birçok kamu kurumunun da bulunduğu Kuzeykent'teki bu arazi, 1996 yılında Alparslan Türkeş Botanik Parkı ilan edilir. On yıl sonra, 2006 yılında, önce sosyal-kültürel tesis alanı, ardından 2009 yılında 1.80 emsalle konut alanı, sonra 2015 yılında 2.40 emsalle kültürel tesis alanı ve en sonunda 2017 yılında, MHP'li Meclis üyelerinin de "evet" oyuyla 3 emsalle ticaret ve konut alanına dönüştürülür. Bu arsa, zaman içerisinde bölünerek bir kısmına düğün salonu, bir kısmına da konut yapılır; geriye kalan yaklaşık 17 bin metrekarelik arsa sonunu beklemeye başlar ve en sonunda 2021 yılında Kastamonu Belediyesi tarafından bu arsanın satış yetkisi alınır. O andan itibaren CHP Kastamonu İl Başkanı tarafından üzerinde çam ağaçlarının da bulunduğu bu arsanın satılmasının doğru olmadığı, bu alanın kamu eliyle yine Kastamonu'nun ihtiyacı olan kültür merkezi, öğrenci yurdu, kreş gibi tesisler için kullanılabileceği hem kamuoyuyla hem de Kastamonu Belediye Başkanıyla paylaşıldı. Üstüne, böyle bir projenin hayata geçirilmesi için elimizi taşın altına koyacağımızı da İl Başkanımız ifade etti. Ayrıca böylesine önemli bir arazi üzerinde yapılacak bir tasarrufun geri dönüşünün olmayacağı için oldubittiye getirilmeden, Kastamonuluların da onayına sunularak değerlendirilmesi gerektiğini de kamuoyuyla paylaştık çünkü biz millî iradenin sadece seçim döneminde değil memleketin geleceğini ilgilendiren her konuda başvurulacak bir güç olduğuna inanıyoruz ama maalesef eleştiri ve önerilerimiz dikkate alınmadı ve bu arsa Sayın Belediye Başkanının "Satacağımızı da nereden çıkarıyorsunuz?" demesine rağmen 26 Nisanda 67 milyon 500 bin lira gibi piyasa değerinin çok çok altında bir bedelle satışa çıkarıldı. Dahası, İl Başkanımız ve arkadaşlarımız ihaleyi izlemek için gittiklerinde ihale salonunun kapısının kilitli olduğuna ve içeriye kimsenin alınmadığına şahit oldular. Kapalı ve kilitli bir kapının ardında bu arsa o gün 100 milyon 350 bin TL'ye satıldı ancak kararlı mücadelemiz ve kamuoyu baskısı nedeniyle ihale iptal edildi. Tam bir yanlıştan dönüldü derken kırk iki gün sonra 7 Haziranda aynı arsa bu sefer 103 milyon 500 bin lira bedelle yeniden satışa çıkarıldı. Arkadaşlarımız ihaleyi izlemeye gittiklerinde bu sefer de kapının sadece kapalı ve kilitli olmadığını, aynı zamanda önüne barikat kurulduğunu da gördüler. Öncelikle, önüne barikat kurulan kapalı ve kilitli bir kapının ardında yapılanın bir ihale olup olmadığı şüphelidir. Ayrıca bu 2'nci ihaleyle arsa bu sefer tam 153 milyon 500 bin liraya satıldı. Kırk iki gün arayla yapılan iki satış arasında 53 milyon lira gibi büyük bir farkın olması da arsanın değerinde satılıp satılmadığı konusunda Kastamonuluları ikna etmemiştir ama partimizin kararlı tutumu sayesinde Kastamonu Belediyesine 53 milyondan fazla gelir sağlanmıştır.
Sonuç olarak, değerli arkadaşlar, yirmi altı yıl önce Alparslan Türkeş Botanik Parkı ilan edilen bir yeşil alanın rant uğruna parça parça yağmalanmasının öyküsü aslında bildiğiniz bir öyküdür. İstanbul'a yapılan ihanetin Kastamonu'daki tezahürüdür.
Değerli arkadaşlar, mevcut belediye yönetimi açısından da gelinen nokta şudur: "Burası MHP belediyesidir, istediğimiz arsayı, istediğimiz gibi, istediğimiz fiyata, kimseye sormadan satarız." İşte geldiğiniz nokta budur. Oysa orası MHP belediyesi değildir, orası Kastamonu Belediyesidir; dün başkası yönetiyordu, bugün siz yönetiyorsunuz, yarın biz yöneteceğiz. Hem öyle satarak değil yaparak yöneteceğiz, hem öyle "En iyisini ben bilirim." mantığıyla değil "Akıl akıldan üstündür." mantığıyla yöneteceğiz, hem de kapıları kilitleyerek değil tüm kilitleri açarak yöneteceğiz.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)