GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:103
Tarih:15.06.2022

CHP GRUBU ADINA ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP grup önerisi üzerine partim adına söz aldım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, acı ama defalarca kez bu kürsüden denizlerimizin, ormanlarımızın katledilmesine karşı kamuoyu yaratmak maksadıyla konuştum. "Acı" diyorum, şunun için: Anayasa'sında "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevdir." yazan bir ülkenin yurttaşlarıyız; buna rağmen çevreyi koruyamıyoruz. Rant uğruna her şeyin haraç mezat satıldığı bir döneme tanıklık ediyoruz. Dünyanın başka hangi ülkesinde bir halk topyekûn doğasını, toprağını korumak için kendi devletine karşı mücadele etmek zorunda kalır? Halkın seçilmiş temsilcileri olarak, çevre katliamlarına dur demek için, halkın çığlığını duyurmak için mücadele ediyoruz. Bugün dünyanın en bakir, en temiz 3 denizinden 1'i olan, Kuzey Ege'nin, Trakya'nın göz bebeği Saros Körfezi, iktidarın Katar aşkıyla, bir çevre katliamıyla karşı karşıya; üstelik orman alanları da Anayasa'yla korunduğu hâlde binlerce ağaç kesilerek Limak'a yol verilmiştir.

Değerli milletvekilleri, körfeze doğal gaz taşıyacak gemiler için, yaklaşık 270 metre uzunluğunda bir iskele dolgu platformu ve kara boru hattı inşa çalışmaları için çevre katliamı yapılıyor. BOTAŞ tarafından Saros Körfezi'nde Limak'a yaptırılan FSRU Liman Projesi'nde yargı süreci devam etmesine ve yöre sakinlerinin karşı çıkmasına rağmen neden kamu kurumları seyirci olmayı tercih etmiştir? Proje alanının mutlak tarım arazisi olduğu ve zeytin ve meyve yetiştiriciliği yapılan bölgede yaşayanlar neden görmezden gelinmiştir? Saros Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı'nı hazırlayan ve Ocak 2018'de onaylayan Bakanlık, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi olarak planladığı Saros'a neden sahip çıkmıyor? Aynı proje için 2 farklı ÇED raporu var, bu çevre katliamında hangi ÇED raporu esas alınmıştır? Mahkemenin iptal ettiği ÇED'e dayanarak mı hafriyat yapılıyor? Neden imar planına ilişkin Danıştay kararı beklenmiyor? 2009/7 sayılı Genelge'siyle kitabına uydurulan ÇED raporu mu esas alınıyor yoksa? Biri çıkıp bunları açıklamalıdır. Bilirkişi raporuyla hukuksuzluk ortaya konulmuşken mahkeme kararları beklenmeden sürecin işletilmesi bir AKP klasiğidir. BOTAŞ adına, Katar aşkına, Limak, kıyılarda hafriyat ve yol yapıyor, binlerce ağacı kesiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

ÖZGÜR CEYLAN (Devamla) - Tarım arazilerine, ormanlara, denize ve sahile geri döndürülmesi mümkün olmayacak biçimde zarar veren bu projelere "Dur!" demek mümkün değerli milletvekilleri. Saros'a verilen zararın araştırılması ve doğa katliamına "Dur!" denilmesi adına öneriye destek olacağımızı ifade ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)