| Konu: | Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 103 |
| Tarih: | 15.06.2022 |
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Muş) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Şimdi, 2'nci madde, aslında katsayıları düzenleyen bir madde. Öncelikle şunu söyleyelim ve soru bölümünde de sormuştuk ama buradan bir kez daha soralım: Şimdi, 1 Aralık 2021 tarihindeki düzenlemeyi neden geri çektiniz? Burada, Mecliste bütün gruplar olarak anlaşmıştık, uzlaşmıştık ve o zaman görüşülen yasa teklifine 8 yeni ek madde ihdas ettiniz. Biz yetersiz bulmakla beraber eğer hekim dışındaki diğer sağlık emekçilerinin de koşulları düzeltilirse eksik ama gayet yerinde bir düzenleme olduğunu söyledik. Siz, o zaman, yasa teklifini Komisyona geri çektiğiniz zaman Komisyonda da itirazlarımızı sunduk ve siz şöyle dediniz: "Biz bu yasa teklifini daha da geliştireceğiz. Asıl komisyonu olan Sağlık Komisyonuna getireceğiz, Sanayi Komisyonunda tartışmayacağız. Çok daha gelişmiş bir düzenleme yapacağız." Peki, üzerinden yaklaşık yedi ay geçti. Yedi ay önce ne önermiştiniz değerli arkadaşlar? Yedi ay önce katsayının 13.000'den 33.000'e çıkmasını önermiştiniz, uzman hekimler için de 17.000'den 40.000'e çıkmasını önermiştiniz. Bugün onların çok gerisindeki bir düzenlemeyi getirmişsiniz ve 17.000 göstergesini 26.000'e getiriyorsunuz, 13.000'i de 20.000'e çıkarıyorsunuz. Şimdi soruyoruz: Bu aradaki rakamlar ne oldu? Niye ilk düzenlemeden caydınız, niye sağlık emekçileri, hekimler için olan bir düzenlemeyi geriye götürdünüz? Bunun cevabını ne komisyon aşamasında aldık ne de hâlihazırda demin alabildik.
Diğer bir mesele, örneğin bu düzenlemenin içerisinde veteriner hekimler neden yok? Şimdi biz hayvanlardan bulaşan hastalıkları konuşuyoruz, bir Covid pandemisi geçirdik ve bütün bilim insanları diyor ki: "Gelecek çağ, Covid'in, SARS ve ona bağlı diğer hastalıkların yaygınlaşacağı, hayvanlardan insanlara geçen hastalıkların yaygınlaşacağı bir çağ." O zaman burada veteriner hekimler halk sağlığında çok kilit bir noktada duruyorlar ama siz veteriner hekimler için hiçbir düzenleme yapmıyorsunuz. Neden yapmıyorsunuz? Neden veteriner hekimlerin özlük haklarını görmezden geliyorsunuz?
Diğer bir mesele, yine aynı şekilde, eczacılar açısından da bir düzenleme yapmıyorsunuz. Israrla komisyon aşamasında da söyledik, şimdi de söylüyoruz ama yapmıyorsunuz.
Ama daha önemli bir şey var değerli arkadaşlar, şimdi Sağlık Komisyonu Başkanı konuşurken ben gerçekten hayrete düştüm. Ben 98 yılında... Bu tıp fakültelerinde çok örnek gösterilen bir yer var ya "Varsayın ki siz Çemişgezek Sağlık Ocağındasınız, ne yaparsınız şöyle gelen bir hastaya?" diye hep söylenir, bilinen bir örnektir, klişedir. Ben ilk o sağlık ocağında işe başladım. Bizim ambulansımız da vardı, bizim ilaç sorunumuz da vardı. Bugüne göre o günün koşullarında gayet iyiydik, aşılamaya da çıkıyorduk, ETF de yapıyorduk, gebe izlemi de yapıyorduk, sağlık hizmeti de sunuyorduk, doğum da yapılıyordu bizim bulunduğumuz sağlık merkezi ve sağlık ocağında. Şimdi Sayın Bakana sormak istiyorum... Siz hastaneleri alladınız pulladınız, şatafatlı böyle -ne diyorlar- mermerden duvarlar yaptınız, mermerleri döşediniz ama içinde insan yok ki, içinde sağlık hizmeti yok ki, siz orada çalışanları gerçekten bir sağlık emekçisi, sağlık hizmetinin bir öznesi olarak görmüyorsunuz ki. Siz onları bir eleman olarak görüyorsunuz ve aslında aile hekimliği döneminde de ne yaptınız, hemşirelere ve diğer sağlık emekçilerine ne dediniz, yasaya ne yazdınız? "Aile sağlığı elemanı." Yani mesleğin adını çıkardınız ya, adını. Hemşirenin adı hemşiredir; ebe mesleğinin adı ebeliktir. Siz onlara dönüp "aile sağlığı elemanı" dediniz.
Onun için, bize geçmişe dair söz söylerken gerçekten 2 defa düşünün çünkü ben mesleğimin uzun yıllarını sizin iktidarınız döneminde icra ettim ve o "sağlıkta dönüşüm" dediğiniz şeyin hasta merkezli olmaktan, toplum merkezli olmaktan nasıl da piyasaya döndüğünü, nasıl piyasacı bir akılla işlediğini adım adım yaşayan biriyim değerli arkadaşlar.
Bugün "paran kadar sağlık" dönemi. Paran varsa basarsın parayı, gidersin özel hastaneye, en kral -tırnak içerisinde- sağlık hizmetini alırsın ama paran yoksa sen devlet hastanesine ulaşamazsın, erişemezsin, uzman hekimin yüzünü göremezsin ve siz bu hâle getirdiniz.
Ya, sevk zinciri vardı; en ücra sağlık ocağındaki hekim hastasını muayene ederdi, ikinci basamağa, oradan da üçüncü basamağa yönlendirirdi. Şimdi neyin propagandasını yapıyorsunuz? Sevk zincirini getirmiyorsunuz. Neden? Çünkü siz sürekli şunu diyorsunuz: "İsteyen istediği hastaneye gidiyor." İyi de sağlık hizmeti alabiliyor mu?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Gidiyor da sağlık hizmeti alabiliyor mu? Altı ay sonraya radyolojik görüntüleme günü veriyorsunuz, ultrasona beş ay sonraya gün veriyorsunuz, ameliyata bir yıl sonraya gün veriyorsunuz ama isteyen istediği yere gidebiliyor değil mi? Böyle bir şey olabilir mi, böyle bir sağlık hizmeti olabilir mi?
Diğer bir mesele... Ya, sadece hekimler mi emekli ve dar gelirli? Hemşirelerin emekli maaşlarının açlık sınırının altında kaldığını bilmiyor musunuz? Laborantların, diş teknisyenlerinin ve diğer bütün sağlık emekçilerinin açlık sınırı altında çalıştığını bilmiyor musunuz? Ya, 3600'ü çıkarmadınız, 60 yaşına gelmiş, eli iğne tutmayan hemşire arkadaşlarım mesai yapmak zorunda kalıyorlar sizin yüzünüzden. Niye çıkarmıyorsunuz? Çünkü onlar emekli olduğunda geçinemeyecekler, bunu bildikleri için emekli olmuyorlar ama siz ne diyorsunuz? "Hekim varsa her şey var." E, şimdi, bakın, hekimler gidiyor ama hemşireler de gidiyor ve siz toplumun sağlığını bozduğunuzla kaldınız ama bu devran dönecek, sağlık emekçileri sizlerden hesap soracak. (HDP sıralarından alkışlar)