| Konu: | Türkiye'de çalışma hayatında yaşanan sorunlara ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 105 |
| Tarih: | 21.06.2022 |
KANİ BEKO (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye'de çalışma hayatına dair yaşanan sorunlarla ilgili gündem dışı söz almış bulunuyorum. Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Bugün Türkiye'nin her yerinde onlarca direnişin örgütlendiğini görmekteyiz, bu bir tesadüf değildir. Türkiye, siyasal tarihinin -savaş dönemleri dışında- ekonomik olarak en kötü dönemlerinden birini maalesef yaşamaktadır. İşçinin, emekçinin hakkının bu kadar sömürüldüğü başka bir dönem maalesef yaşanmamıştır. Asgari ücret açlık sınırı altında kalmış durumdadır, asgari ücrete mutlaka ara zam yapılmalı, en az 6 bin TL olmalıdır; aksi hâlde işçiler aç kalmaya maalesef devam edecektir. İşçilerden milyarlarca lira vergi alıyorsunuz; pırlanta, kürk ve yatlardan vergi almıyorsunuz. 5'li çetenin vergilerini her yıl erteliyorsunuz.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini almadığınız için iktidarınız boyunca her yıl 2 bine yakın işçi arkadaşımız maalesef hayatını kaybetti, kaybetmeye devam ediyor. 4857 sayılı Yasa'ya göre 18 yaşın altındaki çocukların tehlikeli ve riskli iş yerlerinde çalıştırılması yasaktır ancak 3 milyona yakın çocuğumuz tehlikeli ve riskli iş yerlerinde çalışmaya devam ederken her yıl 100'e yakın çocuğumuz maalesef iş cinayetlerinde ölüyor. Çocuklarımızın ölümüne neden olanların kalbi kurusun, kalbi kurusun, kalbi kurusun diyorum.
TÜİK'e baskı yaparak, enflasyonu düşük göstererek temmuz ayında milyonlarca emeklinin, işçinin, kamu çalışanının, dulların ve yetimlerin haklarını neden gasbediyorsunuz? Emeklilikte yaşa takılanların hak ettikleri yılda toplam 10 milyar lirayı vermiyorsunuz, Suriyeli misafirlere 100 milyar lira harcadığınızı kürsülerden öve öve anlatıyorsunuz; sizin adaletiniz bu mu?
Uluslararası anlaşmalarda -Anayasa'nın 90'ıncı maddesine göre- "Emekliler sendika kurabilir." denilmesine rağmen kurulan emekli sendikalarının kapanması için dava açıyorsunuz. Anayasa'nın 51'inci maddesi diyor ki: "İşçiler, kendi özgür iradeleriyle istedikleri sendikaya üye olabilirler." Sendika üyesi oldukları için işten atılan işçi kardeşlerimize maalesef sahip çıkmıyorsunuz, Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) kararlarını da uygulamıyorsunuz. Siyasi partilerde olduğu gibi, sendikalar da barajlardan dolayı toplu iş sözleşmesi yapmamaktadır. 2022 Ocak istatistiklerine bakıldığında, 215 işçi sendikasının sadece 58'i yüzde 1 barajını aşarken maalesef 157 sendika barajı aşamamıştır. Bu yüzden, yüzde 70'i baraj altında kalmıştır. 12 Eylül 1980 faşist darbe yasaları maalesef bugün hâlâ devam etmektedir.
Ülkemizde 10 milyonu aşkın işsiz var ve bu rakam 95 ülkenin nüfusundan fazladır ve bu konuda maalesef yeterli istihdam çalışmaları yapılmamaktadır. İşsizlik Fonu'nda 150 milyar TL olması gerekmektedir; işsiz kalan işçilere İşsizlik Fonu'nun yüzde 10'unu verdiniz, yüzde 90'ını amacı dışında kullandınız ve geri kalanını Varlık Fonu'na aktararak devlet eliyle tam bir soygun yaptınız.
Ülkemizde 10 milyonu aşkın engelli vatandaşımız var. Başta istihdam olmak üzere eğitim, sağlık, ulaşım, sosyal yaşam gibi hayatın her alanında engellilerin sorunları var. Kamuda 60 bin engelli istihdam açığı var ancak 657 sayılı Kanun "Kurum ve kuruluşlar kamuda yüzde 3 oranında engelli çalıştırmak zorundadır." Ve İş Kanun'u "Özel sektör iş yerlerinde yüzde 3, kamu iş yerlerinde ise yüzde 4 engelli çalıştırılır." demesine rağmen 2021 yılında 1 engelli arkadaşımıza istihdam açmadınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
KANİ BEKO (Devamla) - Toplum yararına proje kapsamında çalışan 2,5 milyona yakın işçiyi üç ay, altı ay, dokuz ay çalıştırıyorsunuz ve iş akitleri feshedildikten sonra bu arkadaşlarımız maalesef İşsizlik Fonu'ndan maaş alamıyorlar ve dolayısıyla bu arkadaşlarımız kıdem tazminatı da alamıyorlar. İŞKUR'un bu proje içerisinde çalıştırmış olduğu 2,5 milyona yakın bu işçi kardeşimizin artık çığlıklarını duyun ve bu arkadaşlarımıza kadrolarını verin. Kamuda, belediyede, özel idarede çalışan taşeron işçilerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kadro sözü vermişti. Taşeron işçilerin kadrosunu neden vermiyorsunuz?
Unutulmasın ki hakkaniyetli bir ücret, yasalara uygun bir çalışma düzeni, sendika hakkı ve insanca bir yaşam tüm emekçilerin hakkıdır diyorum ve sizleri saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)