| Konu: | Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 4 |
| Tarih: | 06.10.2022 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, 2019 Mayıs ayında Yargı Reformu Stratejisi Belgesi yayınlandı. Yargı Reformu Stratejisi Belgesi'nden sonra 2022'ye geldik, 2022'de de İnsan Hakları Eylem Planı yayınlandı. İkisi de, Yargı Reformu Stratejisi Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı da Sayın Cumhurbaşkanı tarafından yayınlanan aynı şekilde belgeler. Bu belgelerde ne vardı? Bu belgelerde demokrasi, özgürlükler ve hukuk devletinin getireceği hükümler olduğu iddia edildi. Bu belgelerden sonra gelen yasa teklifleri ise saraydan gelen yasa teklifleri ise hep güvenlikçi yasa teklifleri oldu, özgürlükçü yasa teklifleri olmadı; bu yasa teklifleri güvenlikçi, yasakları öngören ve kişilerin Anayasa'dan doğan hak ve özgürlüklerini yaşamasını uygulamada engelleyen yasa teklifleriydi. İşte, bu yasa teklifi de aynı. Bu yasa teklifi, burada açık ve net olarak seçime hazırlık yasa teklifi. Bu yasa teklifi, sansür yasası teklifi, açıkça otosansür yasası teklifi. Bu yasa teklifi, basın özgürlüğünü bir kenara iten, medyada, sosyal medyada ifade özgürlüğünü bir kenara iten, insanların kendisini ifade etmesini, kanaat özgürlüğünü bir kenara iten, haberleşme özgürlüğünü bir kenara iten bir yasa teklifi. Bu yasa teklifi, alışkın olduğumuz üzere, gelen yasa teklifleri gibi, Anayasa'ya aykırılığı had safhaya ulaşmış yasa teklifi. Şöyle bakıyorum: 40 maddelik bir yasa teklifi; 18 yasada ve 30 tane maddede değişiklik arz ediyor. İçeriğine baktığımız zaman düzenleyici ve denetleyici kurumlar olan ve yürütmeye bağlı olan BTK, Basın İlan Kurumu ve İletişim Başkanlığına birçok yetki veren yasa teklifi. Bu yasa teklifi, artık tarafsız olmayan Cumhurbaşkanına, yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanına bağlı olan, taraflı, propaganda aracı hâline gelen İletişim Başkanlığına basın kartı verme yetkisi veren bir yasa teklifi. Yani kuvvetler ayrılığını bir kenara itip yargıyı, yasamayı yürütmeye, saraya bağlayan nasıl bir yapı oluşmuşsa bu ucube sistemde -Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde- burada dördüncü kuvvet olan basını da basın kuvvetini de basın özgürlüğünü bir kenara itip saraya bağlayan bir yasa teklifi. Onun için bakıyorum Anayasa'ya aykırılık nerede var diye, ben 10 maddede Anayasa'ya aykırılık ortaya çıkardım.
Arkadaşlar, bakın, madde 9, yargı yetkisi; siz çıkıyorsunuz, mahkemelere ait olan yargı yetkisini BTK'ye veriyorsunuz yani erişimin engellenmesi ve içerik çıkarma yetkisini, mahkemeden önce, nasıl, bir idari kurum olan BTK'ye verebilirsiniz? Siz, nasıl, çıkıp da İletişim Başkanlığına basın kartıyla ilgili düzenleme yönetmeliğini çıkarma yetkisini verirsiniz? Siz, nasıl, Basın İlan Kurumuna çıkıp da Genel Kuruldan önce dijital mecradaki yönetmelik yapma yetkisini verirsiniz? Bununla açıkça, kanunda düzenlenmesi gereken hususları yönetmelikle yürütmeye, saraya bağlıyorsunuz; bu açıkça Anayasa'ya aykırı, Anayasa'nın 9'uncu maddesine aykırıdır.
Başka bakıyorum, 10'uncu madde, eşitlik; 11'inci madde, Anayasa'nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü; 12'nci madde, temel hak ve hürriyetlerin niteliği; 13'üncü madde, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması; 14'üncü madde, temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının durdurulması; 22, haberleşme hürriyeti; 25, düşünce, kanaat hürriyeti; 26, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti; 28, basın hürriyeti ama bunlarda bir farklılık görmüyoruz. Nasıl görmüyoruz? Arkadaşlar, bakın, 1878'i hatırlayın, istibdat dönemini hatırlayın. Bu dönemde Yıldız Sarayı Başkâtipliğinden Matbuat Müdürlüğüne gönderilen bir yönerge var arkadaşlar, 9 maddelik yönerge var; bu yönergede neler var? Yıllar geçmiş, 1878 yılından 2022 yılına gelmişiz, aynı şeyler var, getirdiğiniz bu yasa teklifiyle benzeşen birçok şey var. Ben birkaç maddeyi okuyayım. Yıldız Sarayı Hümayunu Başkitabet Dairesi tarafından gönderiliyor. İstibdat döneminde sansürün nasıl uygulandığını bu belgelerden de anlıyoruz. "1'inci madde: Her şeyden önce Padişahın değerli sağlığına, ürünlerin durumuna, ticaretin ve sanayinin gelişmesini bildiren haberlere öncelik verilmesi." Nerede var? 1878'de var, burada da var. Padişah kim? Sizin takdirinize bırakıyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - "2'nci madde: Millî Eğitim Bakanlığının ahlak açısından onaylamadığı hiçbir romanın veya yazı dizisinin yayınlanmaması." Çok ilginç; var, burada da var.
"5'inci madde: Kişilere sataşılmaması; bir vali veya mutasarrıfın hırsızlık yaptığı, para yediği, adam öldürdüğü veya ayıplanacak bir iş yaptığı söylenecek olursa saklanması gerekir." Bakın arkadaşlar, yüz yıl önce!
"6'ncı madde: Kişilerin ve vilayet ahalisinin bazı yolsuzlukları bildirmek için Hükümdara verdikleri dilekçelerin yayınlanması kesinlikle yasaktır." Yolsuzlukların yayınlanması kesinlikle yasaktır, 1878'de. Arkadaşlar, bazı kötü niyetli kişilerin yersiz yorum ve gözlemlerine yol açabileceği için bu yönergenin gazetede yayınlanması yasaktır. 1878 arkadaşlar. 1878'de ne varsa istibdatta, şu anda bu var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - Ama bunun çözümü basit: Demokrasiyi, özgürlükleri, hukuk devletini biz getireceğiz, bu işi çözeceğiz arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)