GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:6
Tarih:12.10.2022

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, partim ve grubum adına görüşülmekte olan 340 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 27'nci maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Sizleri ve kamuoyunu saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, başka bir konuşma metni hazırlamıştım ama konuşmama kırk altı yıl öncesinden bir anımla başlamak istiyorum. Sene 1976, genç bir mühendis iken Hakkâri'ye kendi arzumla çalışmaya gittim. Eski AKP Vekili Yılmaz Helvacıoğlu da dönemin Van Bölge Müdürü. Hakkâri Valisi olan zat dünya görüşümüz farklı bile olsa bana yakın ilgi göstermişti. Vali konağında verdiği bir akşam yemeğinde ilk defa 1957 yılında İstanbul Teknik mezunu bir mühendisin kendi arzusuyla çalışmaya geldiğini, on dokuz yıl sonra da benim, arzusuyla gelen 2'nci mühendis olduğumu söylemişti. Daha doğrusu, Hakkâri'ye gönderilen insanların neredeyse tamamı sürgüne gönderilen insanlardı. 1980'li yıllarda Turgut Özal Başbakanken kızdığı bir Emniyet müdürü için "Sürün Hakkâri'ye aklı başına gelsin." demişti. Yani sizin anlayacağınız, aradan kırk altı yıl geçmiş, dünya 20'nci yüzyıldan 21'inci yüzyıla geçmiş ama bizde değişen, gelişen bir şey olmadığı gibi durum daha da kötüye gitmiş. Hani bir deyiminiz var ya "Nereden nereye..." Görün nerede olduğunuzu. Bu da yaşadığımız son olaylarla kanıtlanıyor. Güvenlik güçlerinin yaptığı hukuk ve insanlık dışı davranışı ve yapılanları sahiplenen, orantılı güç kullanıldığını savunan, 30 kişilik bir sivil gruba yüzlerce kişilik güvenlik gönderip masal anlatan bir vali. Belki bu insanları Turgut Özal mantığıyla akıllansın diye oraya sürüyorsunuz ama bırakın akıllanmayı, olan akılların da kaybettiklerini düşünüyorum. 2 vekilimize, Habip Eksik ve Sait Dede'ye saldıran güvenlik güçleri haksız, hukuksuz ve insanlık dışı davranışlarla Iğdır Milletvekili Habip Eksik'in bacağını kırmışlardır. Bu saldırı emrini verenin de yaptıranın da savunanın da sahiplenenin de "Bize bunları Allah yaptırıyor." diyen meczupların da "Allah cezasını versin!" diyor, bu olayı kınıyorum. Siz hâlâ deve kuşu politikanıza devam edin. Bütün dünya yaptıklarınızı adım adım izliyor. Venedik Komisyonu da bu yasayı satır satır takip ediyor ve yorumluyor. Seçim öncesi yapılan bu düzenlemeyi çok net bir şekilde yorumluyor. Yirmi yıllık iktidarınız döneminde başarılı olduğunuz tek konu var: Dinci, kinci ve yalancı bir grup yarattınız. Dikkatinizi çekerim "dindar" demedim "dinci" dedim.

Değerli milletvekilleri, her ne kadar şekil açısından sunulan sansür yasası Almanya'da sosyal medya düzenlemesine benzese de Türkiye'deki yargı sisteminin iktidar lehine tarafsızlığını kaybetmesi nedeniyle sansür yasasının diğer yasalar gibi iktidarın istekleri doğrultusunda yorumlanacağı ve uygulanacağı açıktır. Tarafsız ve özgür savcı ve yargıçlar gerçek haberi cezalandırmaz ama mevcut yargı bunun tersini yapabilir. Hâlihazırda yürürlükteki 5651 sayılı Kanun'un işleyiş biçimine bakıldığında, iktidarın ve destekçilerinin beğenmediği her türlü haber içeriği sulh ceza mahkemesine yapılan başvurularla hızla kaldırılmakta ve iktidarla ilişkili şahısların geçmişte işledikleri suçlar veya yüz kızartıcı eylemler haber sitelerinden kaldırılmaktadır. Buna karşılık iktidar yanlıları ve hatta devlet kademelerinin en üst düzeyindeki şahsiyetlerin iftiraları ve muhalefete karşı şiddet özendiren nefret söylemleri herhangi bir yaptırıma maruz kalmamaktadır. Eğer sosyal medya düzenlemesi üzerine yabancı bir ülkenin yasası örnek olacaksa bir bütün olarak güçler ayrılığı ilkesinin de işletilmesi gerekir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - TÜİK ve benzeri denetim ve raporlama yapan kurumlara yalan ve manipüle edilmiş raporlar hazırlatan bir iktidar varken yalanla mücadele yalanın ta kendisidir. Bu maddeyle gerçek amaç ıslak sabuna benzeyen sosyal medyaya statü vererek, yemleyerek susturmaktır. Aksi takdirde iktidarı bağlamayan ve kendisini azade tutan hiçbir yasa bu ülkenin demokratik işleyişini sabote etmekten ve dinamitlemekten başka bir işe yaramayacaktır. Dezenformasyon yanlış ya da kuşkulu bilgi ve haber vermek ise ülkemizde bunun kahramanları başta AKP Genel Başkanı olmak üzere iktidar mensupları ve beslemesi medyadır.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)