GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Endüstri Bölgeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:9
Tarih:19.10.2022

HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bartın Amasra'da iş cinayetinde hayatını kaybeden emekçilere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum, yaralanan işçilerin de bir an önce sağlıklarına kavuşmalarını temenni ediyorum.

Tabii, iktidar olarak aslında masum olmadığınızı biliyorsunuz. Bütün davranışlarınızda, bakışlarınızda, konuşmalarınızda ve hatta kendinizi savunmanızda bu cinayetlere ortaklığınızın sorumluluğu ve ağırlığı var üstünüzde. Bakın, geçtiğimiz eylül ayında 157 kişi, 2022 yılının ilk dokuz ayında kayıtlara geçen en az 1.359 kişi iş cinayetlerinde yaşamını yitirmiştir. 1.359 işçi yani her gün 5 işçi, sermayenin kâr hırsından, sizin yarattığınız denetimsiz, güvenliksiz çalışma koşullarından dolayı ölmektedir. Dünyanın en büyük kömür üreticilerinden bir tanesi olan Çin'de, 2008 yılında 100 milyon ton başına düşen ölüm sayısı 127 olurken Türkiye'de bu sayı 722'dir, 722 can. AKP iktidarı döneminde en az 1.890 madenci hayatını kaybetmiştir. Ölümlerin, toplu cinayetlerin, katliamların üstünü örtemezsiniz, örtecek bir yanı da yok zaten.

Birçok vekil arkadaşımızın da dile getirdiği gibi iyi şeyler olunca AKP iktidarının, AKP Genel Başkanının ama bir felaket olunca, kötü bir şey olunca da bu sefer suçu kadere, yaratıcıya yükleme hâli asla kabul edilemez. Size kalırsa tabii, bu cinayetler de siyaset üstü bir konu oluyor; hayır, siyaset üstü değil tümüyle siyasi ve ideolojik bir konudur. Zihin dünyanızın, siyasal konumlanışınızın, neoliberal politikalarınızın, büyüme ekonomisi hırsınızın, cezasızlık anlayışınızın ülkeyi sürüklediği hâl böyle; 41 can, 41 yaşam öyküsü, 41 eş, 41 yoldaş, 41 arkadaş. Hakikat ortada, kelimelerse artık etkisiz kalıyor, rakamlara alışmak zorunda bırakılıyoruz ama itiraz ediyoruz; alışmamamız, hesabını sormamız gerektiğinin de bilincindeyiz. Ölümlere alışmak ihanettir; alışan, unutan ve sessiz kalanlara yazıklar olsun.

Bu kürsüden, yaşamını yitiren emekçilerin adlarını okumak istiyorum, belki onları rakam olarak gören, varlıklarını unutan, "fıtrat" diye, "Bu işin doğasında var." diye kendini kandıran ya da kandırmış gibi yapan ama her hâlükârda hakikati kendisine itiraf etmek zorunda kalanlarınızın bu isimleri duyması etkili olur diye ümit ediyorum: Ali Doğru, Aziz Köse, Berkay Kesim, Berkay Pınarcıoğlu, Burçin Saban, Deniz Baysal, Emrah Kaval, Emrah Kaya, Enes Aydın, Ercan Akdeniz, Ercan Saraç, Ferhat Poyraz, Fikret Kansız, Gökhan Mercan, Gürdal Serenli, İbrahim Köse, Mehmet Bulut, Mehmet Kara, Murat Ergin, Murat Öztan, Mustafa Can Yıldırım, Mustafa Çelik, Okan Akgül, Orhan Altun, Öner Yıldız, Rahman Özçelik, Ramazan Özer, Rasim Bulut, Remzi Özçelik, Rıdvan Acet, Sabri Akdere, Selçuk Ayvaz, Serhat Kahraman, Serkan Nakaş, Soner Ak, Suat Demirkıran, Şaban Yıldırım, Şuayıp Okul, Yasin Çelik, Yener Saygın, Yusuf Özerkan.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Saygıyla anıyoruz.

HÜSEYİN KAÇMAZ (Devamla) - Fark ettiniz mi bu isimler tek başına birer rakam değil, bunların her biri, bunların her biri birer can, birer insan ve sizin kâr hırsı ve neoliberal politikalardaki ısrarınız sonrası hayatını kaybeden, cinayete kurban giden emekçiler.

Son olarak, AKP Genel Başkanının bugün özellikle Kürt çocuklarını konu edindiği bir konuşmaya ilişkin de bir sözü paylaşmak istiyorum, birkaç şey söylemek istiyorum: "Beşikleri boş duran halklar imparatorluk kuramaz." demiş İtalya faşist rejiminin yürütücüsü Mussolini. Kürt düşmanı bu rejimi bir yerlerden hatırlıyoruz. Kürt çocukları, nüfus politikanızın şeyleri değiller. Çocuk, barış, özgürlük; "..."(*)

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum (HDP sıralarından alkışlar)