GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Artvin'in Yusufeli ilçesinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:6
Birleşim:10
Tarih:20.10.2022

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve bizleri televizyonları başında izleyen özellikle Yusufeli'deki hemşehrilerim; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlarım, biliyorsunuz, Yusufeli ilçe merkezi baraj nedeniyle başka bir yere taşınıyor, ciddi anlamda bir sorun var. Burada, birçok konuşma yaptım, ne yazık ki sorunlar devam ediyor değerli arkadaşlarım. Bu nedir? Bakın, bu ilçe merkezlerinin taşınması nedeniyle, baraj yapımı nedeniyle 1 ilçe merkezi komple taşınıyor, 4 köy tamamıyla ortadan kalkıyor, 16 köy ise kısmen bu barajdan etkileniyor değerli arkadaşlarım. İskân Kanunu nedeniyle, yapılması gereken hak sahipliği nedeniyle 148 esnaf, değerli arkadaşlarım, hak sahipliğinden yararlanamıyor. Esnaflar bu anlamda, ciddi anlamda feryat ediyorlar. 50 esnaf ise yukarıya taşınacak, iş yerleri uygun değil. Nasıl uygun değil onları anlatmaya çalışacağım. Bakın, yukarıda TOKİ konutlar yapmış, pideci taşınacak, baca yok değerli arkadaşlarım. Daha komik olanlar var; mermerci var, mermer atölyesini aşağıda işletiyor, herhangi bir şekilde bu atölyeyi devam ettirmesine uygun yer yok. Oto yıkamacı var, aşağıdan yukarıya taşıyorlar, yukarıda taşındığı mekân itibarıyla o oto yıkamacının orada faaliyetini sürdürmesi mümkün değil değerli arkadaşlarım.

Bakın, eski ilçe merkezinde 2 tane kır düğünü salonu var, şimdi orayı kaldırıyoruz "Başınızın çaresine bakın." diyoruz. Başka bir ayıp daha var, devlet işi gücü bırakmış, o 2 kır düğünü salonunun çatılarındaki sacların peşine düşmüş; böyle rezalet olmaz değerli arkadaşlarım. Yani vatandaşa tek bir konuda danışıyor Hükûmet, orada hakkını yemeyelim; diyorlar ki: "Mahallenizin adı ne olsun?"

Yeni ilçe merkezine taşınan yerde herkesin aklına bir şey gelmiş ama Atatürk büstü aklına gelmemiş, yeni yerleşim yerinde Atatürk büstü yok. Bu kasten midir, ihmal midir? Bunu da Artvin'in Milletvekili olarak merak ederek soruyorum değerli arkadaşlarım.

Bakın, 24 Ekimde okulların yukarıya taşınmasıyla alakalı bir talimat verdiler; diyorlar ki: "Öğrencileri yukarıya taşıyalım." Amaç da şu; diyorlar ki: "Biz eğer öğrencileri taşırsak mecburi vatandaşlar da yukarıya taşınır." Bakın, değerli arkadaşlarım, Yusufeli'nin yeni yerleşim yerine taşınmasıyla alakalı bir sorunu yok, bir problemi yok ama yeni yerleşim yeri bitmemiş, yeni yerleşim yerinde eksiklikler var, hatalar var, eksiklikler tamamlanmadan bunların yukarıya taşınmasıyla alakalı problem var. Bu nedenle öğrencilerle alakalı, velilere baskı yapılıyor; öğrencilerle alakalı, öğretmenlere soruşturma açılıyor; niye yeni yerleşim yerindeki memurlara soruşturma açılıyor, savunmaları isteniyor? Buradan Yusufeli İlçe Millî Eğitim Müdürünü uyarıyorum değerli arkadaşlarım; haddini bilecek, bu şekilde herhangi bir işlem yapmaması gerekiyor. (CHP sıralarından alkışlar)

Bakın, başka sorunlar var mı? Var. Ulaşım sorunu devam ediyor. Bir viyadükle alakalı burada birçok konuşma yaptım, dedim ki: Viyadükle alakalı acele etmeyin, Yusufeli ilçe merkezinde insanlar oturuyor. Geldiniz, 7 tane kazığı diktiniz oraya, on aydır bir çivi bile çakmıyorsunuz değerli arkadaşlarım. Ticari hayat devam ediyorken geldiniz, burada bir faaliyet sürdürdünüz ve orada ticari hayatı ve yaşamı sona erdirdiniz.

Yeni yerleşim yerinde elektrik yok, bakın, çok ilginç bir olay, her yerde yok daha doğrusu, anlatayım: Suyu yeterince bağlanmamış, özellikle bazı bölgelerde sigorta bile yok, elektriği taşıyacak sigorta bile yok.

Kamu kurumlarının taşınmasına ilişkin olarak, Kaymakamlık binası yukarıda, Jandarmayı, polisi taşıdılar değerli arkadaşlarım ama nedir? Memurlar aşağı geliyor, Kaymakam da aşağı geliyor. Yani bir ilçeye saatli bomba atsan bu kadar etki etmez değerli arkadaşlarım. Bu nedenle, ısınma bedelleriyle de alakalı sorunlar var, kamu kurumlarının taşınmasıyla alakalı da sorunlar var.

Özellikle AK PARTİ'deki arkadaşlarıma sesleniyorum: Bakın, geçtiğimiz aylarda önceki Başbakan Binali Yıldırım Yusufeli'yi ziyaret etti, dedi ki... Bir hurda olayı var Yusufeli'de. Yusufeli toprağını verdi, evini verdi, barkını verdi, yetmedi, mezarlıktaki kemiklerini de verdi değerli arkadaşlarım. Yusufeli'de cezaevi kapatılmıştı siz gelmeden önce, şimdi Yusufeli'yi hırsızlıkla itham ediyorsunuz. Niye? O da şu: Şimdi, Hükûmet, devlet Yusufeli'nin sacının, kalorifer peteğinin peşine düşmüş değerli arkadaşlarım. Bunu Yusufeli'ye geldiği zaman Sayın Başbakana, Binali Yıldırım'a ilettiler; aynen şöyle dedi: "Devlet insanların hurdasına mı kaldı!" Şu anda Hükûmetin yaptığı şu: Hurda bekçiliği. Devletin yöneticileri, İl Özel İdaresi yöneticileri, Vali işi gücü bırakmış hurdaların peşinde geziyor Yusufeli'de değerli arkadaşlarım. Böyle bir rezillik olmaz, böyle bir utanmazlık olmaz. Bakın, açıkça ifade ediyorum: Bunu kabul etmiyorum.

Başka bir şey daha var. 2011 ile 2014 yılları arasında değerli arkadaşlarım, bekâr olan 800 genç var. Onlar o tarihte genç. "Niye aile değilsiniz?" diye bugün onlara ev vermiyorlar yukarıdan. Evlendiler, çoluk çocuk sahibi oldular, ev bark oldular; "Hayır, sizin 2011 ile 2014 arasında herhangi bir şekilde şeyiniz yoktur, biz size yukarıdan ev veremeyiz." diyorlar. Böyle bir rezalet olabilir mi değerli arkadaşlar? Böyle bir utanmazlık olabilir mi? Bakın, bunu söylemek zorundayım. Bunu kabul etmek mümkün değil, bunu şiddetle reddediyoruz değerli arkadaşlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UĞUR BAYRAKTUTAN (Devamla) - Başkanım, bir dakika, bağlıyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Devamla) - Bir başka şey daha var ve sözlerimi onunla bitirmek istiyorum. Değerli arkadaşlarım, Valilik ve idare şunu keşfetmiş: Yusufeli komple sular altında kalıyor ama Vali Yusufeli'ye geliyor, sadece AK PARTİ İl Başkanı ve MHP İl Başkanıyla toplantı yapıyor. Vali şunu keşfetmiş, tebrik ediyorum. On yıldır böyle bu. Ben bu ilin Milletvekiliyim, bir toplantıya bile çağrılmıyorum. Valiyi kutluyorum, niye biliyor musunuz değerli arkadaşlarım? Nereden keşfetmiş, nasıl öğrenmiş, o da ayrı bir olay. Demek ki Yusufeli'de sadece İYİ Partililer, Cumhuriyet Halk Partililer, Saadet Partililer barajın altında kalmıyor. Nasıl bir zekâ ya, helal olsun o Valiye, helal olsun o Valiye ya! (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar) Bizi almıyor muhatap, İl Başkanlarıyla gidiyor, oturuyor, toplantı yapıyor. Son toplantılarındır, 5-6 toplantı daha yaparsın, ondan sonra göreceksin nasıl toplantı yapacağız.

Sözün özü şu: Yusufeli'ye kıymayın efendiler, Yusufeli'ye kıymayın efendiler diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)