GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Endüstri Bölgeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:10
Tarih:20.10.2022

MHP GRUBU ADINA ESİN KARA (Konya) - Sayın Başkan, büyük Türk milletinin değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 341 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Planlı sanayileşme, ülkelerin ekonomik gelişmelerinde bölgesel rekabetten küresel rekabete giden yolda üretim yapılarının oluşturulmasında ülkelerin ekonomik, sınai ve bölgesel gelişimi açısından önemli role sahiptir. Sanayileşmenin bir aracı olarak ilk planlı sanayi bölgesi 1896 yılında İngiltere'de Trafford Park yöresinde kurulmuştur. 1899 yılında Amerika ve 1904 yılında İtalya kendi planlı sanayi bölgelerini kurmuşlardır. Gelişmekte olan ülkelerde ise ancak 1950'li yıllardan sonra planlı sanayi bölgelerinin kurulmasına başlanmıştır. Dünya uygulamalarında, özel ekonomik alanlarda yararlanma konusunda en başarılı ülke Çin'dir. Çin'in dünya ekonomisinde söz sahibi olmasında 1980 yılı içerisinde kurulan özel ekonomik bölgelerin, özel ekonomik alanların katkısı büyük olmuştur.

Ülkemizde ilk sanayi bölgesi 1961 yılında Bursa'da, ilk özel endüstri bölgesi 2018 yılında İzmir Aliağa'da kurulmuştur. Yatırımların teşvik edilmesi, tasarrufların yatırıma yönlendirilmesi ve yabancı sermaye girişinin artırılması amaçlarıyla yapılan ilk yasal düzenleme 2002 yılındaki 4737 sayılı Kanun'dur. Kanunun 1'inci maddesinde "endüstri bölgesi"nin tanımı "ülke ekonomisini uluslararası alanda rekabet edebilir bir yapıya kavuşturmak, teknoloji transferini sağlamak, üretim ve istihdamı artırmak, yabancı sermaye girişini hızlandırmak ve özellikle, üretim maliyetleri açısından büyük ölçekli yatırımlar için uygun sanayi alanı oluşturmak üzere kurulacak üretim bölgeleri" şeklinde yapılmaktadır. Yabancı sermayenin ülkeye sağlıklı bir şekilde girmesi, üretime ve ekonomik yatırımlara yöneltilmesi için gerekli ortamın oluşturulması; iyi işleyen bir ekonominin sağlanması ve dünyada yaşanan ekonomik ve finansal krizlerden en az biçimde etkilenilmesi ve küresel ekonomik düzende ülkeler arasında dolaşan sermayenin ülkemiz ekonomisine de katkı sağlayabilmesi bakımından yatırımların teşvik edilmesi ve yabancı sermaye girişinin artırılması bakımından bu tür bölgelerin kurulması ve desteklenmesi olumlu bir gelişmedir. Genel olarak, özel ekonomik alanlar istihdam yaratma, ihracat artışı, cari açığın azaltılması, ithal girdi bağımlılığının azaltılması, devlet gelirlerini artırma ve döviz kazancının yanında teknoloji geliştirme ve yenilikçilik, ekonomik çeşitlilik, yerel firmaların verimlilik artışı, sektör çeşitliliğinin sağlanması gibi birçok ekonomik fayda sağlarlar. Kanundaki tanımından da anlaşılacağı üzere endüstri bölgeleri, esnek ve bilgi yoğun üretimin yapılacağı bölgeler olup aynı zamanda yabancı yatırımı çekme açısından bir teşvik uygulamasıdır. Teşvik uygulamalarının başarısı hedeflere, kaynaklara, yasal düzenlemelere ve diğer politikalara uyumuna bağlı olarak değişebilecektir. Bu bakımdan, özel endüstri bölgelerinde kullanılan araçların performansının ölçülmesi, bu uygulamanın ülke ekonomisi açısından gerekliliği ve zamanlama, teşvikin nasıl bir yasal çerçevede sunulduğu ve uygulanan bu düzenlemenin niteliğinin belirlenmesi, söz konusu teşvik uygulamasının etkinliğini ortaya koyacaktır.

Özel endüstri bölgelerinde uygulanacak teşvikler, diğer endüstri bölgelerinde uygulanan teşviklere ilişkin usul ve esaslara tabidir yani gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine yönelik teşviklere 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki Kanunu'nda yer alan hükümler uygulanmaktadır. Bu bölgelerde faaliyette bulunan mükelleflere gelir vergisi stopajı, sigorta teşvikleri, bedelsiz yatırım yeri tahsisi ve enerji desteği uygulamaları sağlanmaktadır. Endüstri bölgelerinde uygulanan teşvikler, vergisel teşviklerden ziyade ilave istihdamı artırmak amaçlı yapılan teşviklerdir.

Endüstri bölgelerinin kuruluşundaki ana hedef, yerli ve yabancı yatırımcı için bürokratik işlemlerin asgariye indirilmesi, planı onaylı ve altyapısı hazır bölgelerde gerekli izin ve onaylarını en kısa sürede alarak faaliyete geçmeleri ve bu yolla ülke ekonomisine katkıda bulunacak olmalarıdır. 2017 yılında yapılan yasal düzenlemeyle endüstri bölgelerine yönetici şirket modeli, özel endüstri bölgeleri gibi yeni uygulamalarla ilgili hükümler getirilerek yatırımcılar için endüstri bölgeleri cazip hâle getirilmiştir. 2018 yılına kadar 6 olan endüstri bölgesi sayımız bu düzenlemeler sayesinde 29'a ulaşmıştır. 2021 yılı sonu itibarıyla 31.615 kişi istihdam edilmiş, 11 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilmiştir. Ülkemiz cari açığının finansmanında 8,4 milyar dolarlık katkı bu endüstri bölgelerince sağlanmıştır.

Bu yasa teklifinde endüstri bölgeleri yöneticileri ve yatırımcılarından gelen talepler doğrultusunda bazı değişikliklere ve sadeleştirmelere gidilmektedir. Teklifin 7'nci maddesinde 4737 sayılı Kanun'un 4/B, 8'inci maddesinde 4737 sayılı Kanun'un 4/C maddeleri yürürlükten kaldırılarak "endüstri bölgesi" ve "özel endüstri bölgesi" olmak üzere iki tür esas alınarak sadeleştirme yapılmaktadır. Teklifin 9'uncu maddesiyle özel endüstri bölgesi ilan şartlarından biri olan kurulu alanlardaki 150 bin metrekare şartı 100 bine, boş alanlardaki 200 bin metrekare şartı 150 bine düşürülmektedir. Böylelikle yüksek teknolojili, stratejik, katma değerli, ihracat potansiyeli yüksek yatırımların da endüstri bölgeleri imkânlarından yararlanması sağlanmaktadır. Özel endüstri bölgesi ilan edilen alanlar içerisinde başvuru sahiplerinin talep etmesi, özel mülkiyete konu arazi maliklerinin sanayi yatırımı yapmayı taahhüt etmesi şartıyla söz konusu arazinin kamulaştırılmaması yönünde düzenleme yapılarak sanayicilerin de mülkiyetleri üzerinde özel endüstri bölgesi imkânlarından faydalanması sağlanmaktadır. Özel endüstri bölgelerindeki kamulaştırma ve altyapı harcamalarının başvuru sahibi tarafından karşılanacağı hususu düzenlenmektedir. Birden fazla yatırımcının yer aldığı özel endüstri bölgelerinin yönetim, işletme ve diğer hizmet masraflarına bölgede yer alan yatırımcıların katılmasına ilişkin düzenlemeler de yapılmaktadır.

Teklifin 10'uncu maddesiyle endüstri bölgesi çalışmalarında yönetici şirketin nasıl belirleneceği hususu yanında şirketin yetki ve sorumluluklarına ve cezai müeyyidelere ilişkin düzenlemeler yapılmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; seçim bölgem olan Konya'da 1'i özel olmak üzere 3 endüstri bölgesi bulunmaktadır. 2012 yılında kurulan Karapınar Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi, Karapınar bölgesinde geniş ve tarıma elverişsiz araziler üzerinde kurulmuştur. Bölge 59 milyon 586 bin 876 metrekare alana sahiptir. Bölgenin güneş santrali için potansiyel kurulu gücü 4 bin megavat olup bölgede yapılacak yatırımlar senelik olarak 1 metrekarelik alanda 60 kWh/yıl ile 90 kWh/yıl arasında enerji üretebilecektir. Konya Teknoloji Endüstri Bölgesi ise Konya-Ankara yolu üzerinde, Aşağıpınarbaşı mevkisinde 158,1 hektar büyüklüğündedir. Yaklaşık 300 bin metrekaresinde ASELSAN Konya Silah Sistemleri Fabrikasının da kurulduğu bölgede robot, nanoteknoloji, yapay zekâ, savunma, uzay ve havacılık projeleri başta olmak üzere ileri teknoloji çalışmaları gerçekleştirilmektedir. Yaklaşık 4 bin kişinin istihdam edileceği bölgede 700 milyon dolarlık yatırım yapılması, katma değerli ve ileri teknoloji üretimle cari açığa pozitif katkı sağlanması beklenmektedir

Geleceğin hava muharebelerinin insansız muharip jetlerle gerçekleştirileceği öngörülmektedir. Bu bağlamda Türkiye'nin Bayraktar Kızılelma'sı gibi savunmaya yönelik ileri teknoloji silahlarının olması, adına şarkılar bestelenen, Karabağ'ın Ermeni işgalinden kurtulmasında destanlar yazan, ülkemizin terörle mücadelesinde kahraman askerlerimizi şehit eden teröristlerin etkisiz hâle getirilmesini sağlayan İHA, SİHA'lar gibi teknoloji alanında ülkemizin savunmasına yönelik Türkiye'miz adına nice güzel eserlerin endüstri bölgelerinde yapılması ve geliştirilmesi temennimdir.

Sözlerime son verirken kanun teklifinin ülkemize hayırlı olmasını diliyor, büyük Türk milletini ve onun büyük Meclisini saygıyla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)