| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 25.10.2022 |
AK PARTİ GRUBU ADINA YUSUF ZİYA YILMAZ (Samsun) - Sayın Başkan, çok saygıdeğer milletvekillerini ve bizi ekranları başında izleyen aziz vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum. CHP grup önerisi üzerinde AK PARTİ Grubum adına söz almış bulunuyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, 1990'lı yılların başında, Avrupa Yerellik Şartı'yla birlikte, merkezî hükûmetin taşrada yaptığı hizmetlerin bir kısmını, taşra birimleri olan, taşra yerel yönetimleri olan belediyelere aktarma, belediyeler eliyle hizmeti bire bir ölçekte, insana dokunan hizmetler hâline getirme yönündeki politikaların sonucu 1990'lı yılların başından itibaren büyükşehir sayıları arttı ve 1994'te İstanbul'da Cumhurbaşkanımızın, Büyükşehir Belediye Başkanı olmasıyla başlayan bir süreçte de büyükşehirlerde, hakikaten, efsanevi hizmetler yapılmaya başlandı.
Onu takip eden süre içerisinde Konya'da, Kayseri'de, Kocaeli'de, Samsun'da, Eskişehir'de büyükşehir belediyelerinde, hakikaten, parmakla gösterilecek, şehirlerin değişimi ve dönüşümünü sağlayacak büyük projeler hayata geçmeye başladı. Ama bununla birlikte de büyükşehirlerin bu hizmet hadisesindeki başarısı, büyükşehirlerin sorumluluklarını da artırmaya başladı. O süreçte, daha önce hiç olmayan, belediyelerin görevi değil gibi gözüken birçok hizmet, adı "sosyal belediyecilik" "gönül belediyeciliği" gibi Adalet ve Kalkınma Partimizin de insanlarımıza mal ettiği birtakım hizmetlerle çeşitlenip zenginleşti.
Bu hizmetler nelerdi? Bu hizmetlerin en çarpıcı olanlarından birkaç tanesini söylemek istiyorum: Örneğin, evinde yaşlı bakım. O tarihe kadar evinde yaşlı olan birisi eğer yakın bir akrabası varsa, tanıdığı varsa gelip onun ihtiyaçlarına bakıyordu ama bugün, günümüzde evinde yaşlı olan ve hizmet ihtiyacı olan bir insanımıza belediyeler bakar hâle geldi. Engelli hizmetleri gerçekten o günlerle mukayese edilmeyecek ölçekte giderek arttı. Sokak hayvanları, gençlik merkezleri, meslek edinme kursları gibi birçok hizmet yani 90'lı yıllardan önce hiç Türkiye'nin gündeminde olmayan, yerel yönetimlerin hiç de sorumluluğu gibi gözükmeyen işler yerel yönetimin sorumluluğu hâline geldi.
Bütün bunlar da belediyelerdeki çalışma kompozisyonunu, bu hizmetleri yerine getirecek olan çalışma hayatını da çeşitlendirdi. Daha önce 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na bağlı olan memurların ve bir de belediyelerin kadrolu işçileriyle birlikte yapılan işler artık o iki pozisyonla yapılabilir iş olmaktan çıktı, onun yerine taşeron personel kullanmak veya sözleşmeli personel kullanmak gibi birtakım gereklilikler ortaya çıktı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) - Bu taşeron personel kullanım hadisesi, kullanma gereği yani belediyelerin birtakım hizmetleri ihale etme mecburiyeti yeni bir iş kolunu yani taşeron belediye çalışanları gibi bir iş kolunu ortaya koyunca bu iş giderek zorlaşmaya başladı. 2017 yılında -ondan önce olduğu gibi- AK PARTİ'miz o tarihte, Resmî Gazete'de de yayımlanan 669 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle belediyelerin kurmuş oldukları şirketlere bu taşeronlarda çalışan işçilerin geçişine imkân sağladı. Bu düzenlemeyle birlikte, işçilerin çalışma hayatlarının güvence altına alınması ve oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amaçlandı. 1 Nisan 2018'de başlayan geçiş sürecinde çalışanlara ne ücretlerinde ne de sosyal hakları açısından bir mağduriyet yaşatmamak üzere birçok çaba gösterildi.
Saygıdeğer milletvekilleri, zaten amaç, yaşanan mağduriyetlerin giderilmesiydi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) - Belediyelerde çalışan kadrolu işçiler 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında hizmet verirken şirketlerin personeli de aynı kanunlar kapsamına dâhil oldular. İki yıllık yasal sürecin tamamlanmasını müteakiben bu işçilerimiz de kadrolu işçiler gibi sendika üyesi olup toplu sözleşme imzaladılar.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Yalnız, özlük hakları taşerondan geçtiği gibi kaldı Sayın Başkan. Ücret konusunda özlük hakları aynı kaldı.
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) - Efendim, sözümü burada toparlamak istiyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, ilerleyen süreç içerisinde belediyelerdeki bu taşeron işçiler belediye şirketlerinin personeli hâline geldiler ve sorun çözüldü, AK PARTİ bu sorunu çözdü.
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Ayrımsız olarak tüm taşerona kadro verilmeli, insanlar bekliyor.
HÜSEYİN YILDIZ (Aydın) - Sayın Başkan, herkes bekliyor. Belediye taşeronları ne olacak, belediye taşeronları?
BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Kadro bir haktır.
YUSUF ZİYA YILMAZ (Devamla) - Önümüzdeki süreç içerisinde olabilecek yeni problemleri de yine AK PARTİ çözecek. AK PARTİ çalışma hayatındaki huzuru, ahengi, insanımızın refahını her siyasi hareketten daha da fazla öncelikli hâle getirmiştir. Bunun böyle bilinmesini arzu ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)