| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 27.10.2022 |
HDP GRUBU ADINA OYA ERSOY (İstanbul) - Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Evet, yolsuzluk... Geçen haftalarda OECD Rüşvetin Önlenmesi Sözleşmesi'ne uyumu ölçen 2022 ilerleme raporu açıklandı. Raporun adı ne? "Yolsuzluğun İhracı." Şimdi, Türkiye bu yıl da sözleşmeyle ilgili yasaları az uygulayan ya da hiç uygulamayan ülkeler kategorisinde yer aldı ve 2021 endeks sonuçlarına göre son on yıl içerisinde en çok puan kaybeden ülkeler arasında 38 puanla 96'ncı sırada. 2013 yılıyla kıyaslayalım; 12 puan kaybetmiş, 43 sıra da gerilemiş. Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasında karşılaştırdığımızda durum ne? 27 üye ülkeden daha düşük puan alarak Bulgaristan'ın da ardından en son sıraya yerleşmiş. Peki, 38 OECD ülkesine bakalım, onların arasında durum ne? 37'nci sırada. G20 ülkeleri arasında ise sondan 3'üncü sırada. Evet, demokrasinin, hukukun, adaletin, eşitliğin, basın özgürlüğünün olmamasının nedeni ne biliyor musunuz? İşte, tam da bu, nedenlerinden biri de bu. Yolsuzluk ağlarının ortaya çıkmasını engellemek için yerli, millî lafları uçuşur, kutuplaştırma politikalarına sarılınır, demokrasinin kırıntılarını göremezsiniz; sokakta hakkını her arayanın karşısına jandarma, polis barikatı dikilir ve bu ülkenin bilim insanları, işte bugün Şebnem Hoca'da olduğu gibi, gözaltına alınır; adliyede hepimiz, bütün demokrasi güçleri onun yanında saf tutar.
Evet, iktidarınızın dönemi, yolsuzluğun yaygınlaştığı, sıradanlaştığı ve daha da önemlisi, cezasızlıkla ödüllendirildiği yıllardır. Bütçe şeffaflığı, denetim, kamu kaynaklarının kullanımına ilişkin hesap verilebilirlik olmadığında kamudaki yolsuzluk da artar. Gazeteciler ve halk dezenformasyon yasalarıyla susturulursa, talimatlı yargı yolsuzluğu yapanı değil de ortaya çıkaranı gözaltına alırsa yolsuzlukla mücadele edilemez. Zaten bu iktidarın böyle bir niyeti de yok.
Daha geçen haftalarda Türkiye'nin en büyük rüşvet ve yolsuzluk skandallarından biri ortaya çıktı ancak yargı yine harekete geçmiyor. Piyasada konuşulanlara göre, bu soygun çarkının sadece bir ayağını Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve ekibi oluşturuyor; şirketler, aracı kurumlar, manipülatörler ve vurgunun önemli aktörleri var ama yargı ısrarla bunların üstünü kapatıyor.
Son sözümü söyleyeyim, evet, zamanım kalmadı: Gideceksiniz, gideceksiniz ama hiçbir yasa sizi kurtaramayacak; gideceksiniz, hesap vererek gideceksiniz. (HDP sıralarından alkışlar)