| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 27.10.2022 |
HÜSEYİN ÖRS (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 22'nci maddesi üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz aldım. Hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri "Sermayesi işletmeden çekilmesi hâlinde vergilendirilmeyecek olan ayni veya nakdî sermayenin dışında diğer unsurları da barındıran şirketlerde sermaye azaltımının sermayenin hangi unsurlarından yapıldığı hususunda idare ile mükellefler arasında görüş ayrılıkları yaşanabilmekte, vergi kanunlarında bu hususu açıkça düzenleyen bir hüküm bulunmaması nedeniyle söz konusu durum zaman zaman yargı yoluna taşınan ihtilaf hâline de gelebilmektedir -söz konusu maddede yani bu maddede- yapılan düzenlemeyle sermayesi işletmeden çekilmesi hâlinde vergilendirilmeyecek olan ayni veya nakdî sermayenin dışında farklı unsurları da barındıran şirketlerin sermayelerini azaltmaları durumunda sermayenin hangi unsurunun ne kadar tutarda azalacağı ve azaltıma konu edilen bu unsurlar üzerinden nasıl vergileme yapılacağı hususunun netleştirilmesi amaçlanmaktadır." Bu maddenin gerekçesi de böyle ifade edilmiş.
Değerli arkadaşlar, bilindiği üzere, 4737 sayılı Endüstri Bölgeleri Kanunu kapsamında ülke ekonomisini uluslararası rekabet edebilir bir yapıya kavuşturmak, teknoloji transferini sağlamak, üretim ve istihdamı artırmak, yabancı sermaye girişini hızlandırmak ve özellikle üretim maliyetleri açısından büyük ölçekli yatırımlar için uygun sanayi alanı oluşturmak üzere ülkemizde çeşitli şehirlerde kurulan endüstri bölgeleri bulunmaktadır. Endüstri bölgelerinde amaç, yatırımcıya özellikle yüksek katma değerli ürün üretiminde uygun yatırım yerleri ve altyapısı tamamlanmış yatırım bölgeleri, arsaları oluşturmaktır. Ancak bu uygulamaların birçoğunun sadece göz boyamadan ibaret olduğunu görüyoruz; yöre halkını kandıran, siyasi şovlara konu olan uygulamalardan öteye geçmediklerini görüyoruz maalesef. Örnek mi istiyorsunuz arkadaşlar? İşte, sizlere Temel fıkralarına konu olacak bir uygulama örneği vereceğim bugün. Dönemin Sanayi ve Teknoloji Bakanı açıklama yapıyor, diyor ki: "Ülkemizde sanayileşmenin yurt sathına yayılması konusunda çalışma başlatıyoruz." Güzel. "Ve bu kapsamda da yüksek teknolojili ürünlerin üretimi için belli bölgelerde kuracağımız endüstri bölgelerinden birini de -benim şehrim- Trabzon ilimizde oluşturacağımız yatırım adasını endüstri bölgesi ilan ederek yatırımcılara tahsis edeceğiz." diyor.
Değerli arkadaşlar, hiçbir çalışma yapılmadan ve yatırım adası yeri oluşturulmadan ve dünyada örneği olmayan bir uygulamayla Sayın Cumhurbaşkanımızın 25 Ağustos 2019 tarihindeki ziyareti öncesinde -Cumhurbaşkanımız gelmeden- 24 Ağustos 2019 tarihli ve 30868 sayılı Resmî Gazete'de yayımlatılan 1481 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı'yla Arsin Organize Sanayi Bölgesi'nin alt kısmında ve koordinatları deniz içinde yer alan bir alan Trabzon Yatırım Adası Endüstri Bölgesi olarak ilan ediliyor. İşte, bunu, o günkü Resmî Gazete'nin nüshasını da size gösterebilirim. Hatta burada alanla ilgili de değerli arkadaşlar -ekte alanın haritası da verilmiş- Resmî Gazete'nin nüshasını gösterdim.
Değerli arkadaşlar, bugün 27 Ekim 2022. 24 Ağustos 2019 tarihinden bugüne üç yıldan fazla zaman geçmiş. Bakıyoruz, kâğıt üzerinde Trabzon ilinde endüstri bölgesi var gözüküyor ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı "web" sitesinde de endüstri bölgeleri içerisinde gösteriliyor ama ortada bir şey yok. Arsin Yatırım Adası Endüstri Bölgesi'nin kurulması süreci ancak şöyle özetlenebilir: Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik; baktık, bir arpa boyu yol gitmemişiz. İşte, bizim Arsin Yatırım Adası ve Endüstri Bölgesi'nin hikâyesi de budur.
Beni dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)