| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 02.11.2022 |
MURAT ÇEPNİ (İzmir) - Teşekkürler Başkan.
Genel Kurul ve değerli halkımız, geçtiğimiz günlerde Millî Eğitim Bakanlığı ile A101 arasında bir anlaşma gerçekleştirildi. Bu anlaşmaya göre öğrenciler bir gün okula gidecekler, dört gün ise A101'de çalışacaklar. Bugüne kadar bu Mecliste henüz yoksullar için, işçiler ve emekçiler için bir yasa çıkarmış değiliz. Tüm itirazlarımıza rağmen, AKP ve saray iktidarı, şirketleri hortumlama, besleme, doyurma telaşıyla yeni yeni yasalar çıkarıyor ve bunları da halkın çıkarına imiş gibi sunma gayreti içerisinde. Bu konuda da bir başarı elde etme telaşında ama nafile, gerçekler karartılamaz. Burada da yine, bu anlaşmada da yine buna benzer bir amacın olduğunu net olarak söyleyebiliriz.
Okullaşma oranını Millî Eğitim Bakanlığına, Bakana sorarsanız yükseldiğini söylüyor yani yüzde 95'e çıktığını söylüyor ama gerçek böyle değil. Oysa ilk dört yıldan sonra, özellikle, 17 yaşına gelen çocuklar açısından, gençler açısından bu oran yüzde 85'e kadar düşüyor.
Yine, çocuk işçilik: TÜİK verilerine göre 720 bin çocuk işçi bulunuyor. Yine burada da bir aldatmaca var, burada da 1,5 milyonu bulan çırak, stajyer ve meslek eğitimi gören çocuk işçiler var. Şimdi, yoksullaştır, açlığa mahkûm et, işsizliğe mahkûm et, sonra da kurtarıcı olarak devreye gir. İşte, bütün bunlar, başta çocuk işçiler açısından son derece gündemde.
Çocuk işçiler açısından sadece büyük bir emek sömürüsü değil yaşanan, aynı zamanda büyük bir işçi katliamı da yaşanıyor ve son sekiz yılda en az 513 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetti; bu, İSİG Meclisinin 2021 Haziran raporuna göre. Yani her ay bir Soma yaşanırken, aynı zamanda, bu ölen, hayatını kaybeden işçilerin de bir çoğunluğu yine çocuk işçilerden oluşuyor.
Mesleki eğitim merkezleri eliyle son dokuz ayda 900 bin öğrenci çalışmaya başlamış. Yani çocuklar okumaları gerekirken, eğitim almaları gerekirken çalışmak zorunda kalıyorlar. Çalışmak zorunda olan çocuklara da böylesi aldatmacalı düzenlemelerle sözüm ona onlara iyilik yapılıyor, onlar kurtarılıyor, onlar meslek sahibi yapılıyor, onlar iş sahibi yapılıyor ama işin gerçeği, AKP gençlere, sermayeye ucuz iş gücü olarak bakıyor. Bu ülke ucuz işçi cenneti, bu ülke güvencesiz çalışma cenneti ama bu cennet işçilere değil patronlara cennet; yoksullara, milyonlarca işçiye ve çocuğa bir cehennem niteliğinde. Fakat çok daha çarpıcı bir durum var, bu anlaşmayı yaptılar, yetmiyor; bu anlaşmanın içerisinde büyük bir soygun var, büyük bir sömürü var. Çırak öğrencilere asgari ücretin yüzde 30'u verilecek, kalfa öğrencilere ise yine bu asgari ücretin yüzde 50'si verilecekmiş. Peki, bunu kim verecek? Şirketler vermiyor, kamu veriyor yani halkın bütçesi şirketlere hortumlanıyor. Yani neresinden bakarsanız bakın, başından sonuna büyük bir sömürüyle karşı karşıyayız ama AKP Genel Başkanı "3 çocuk yapın." diyor, AKP Genel Başkanı aileden, işte, çocukların geleceğinden dem vuruyor fakat tablo ortada; okumayan, okuldan uzaklaşmak zorunda kalan, işsizleşen ve köle gibi çalışmak zorunda kalan gençlere ne söylemiş oluyor aslında? Ya tarikatlara gideceksiniz ya mafyaya dâhil olacaksınız ya uyuşturucunun bataklığına düşeceksiniz ya da AKP'nin elemanı olacaksınız; gençliğe sunulan başka bir çözüm yok.
Şimdi, bunun karşısında dün, çok sayıda kentte liseli öğrenciler bu anlaşmaya karşı açıklamalar yaptılar sokaklarda. Dün, İstanbul'da Bakanlık önünde, Kadıköy'de SGDF'li gençler açıklama yaparken işkenceyle gözaltına alındılar. Yine, bugün, eğitim emekçileri tüm bunlara karşı bir gün iş bıraktılar. Şimdi, biz esasen bu soygun düzenine karşı, bu şirketler koalisyonu AKP'nin tüm halkı yoksullaştırıp şirketlerin kölesi hâline getirme politikalarına karşı gerçek gücün gençlikte ve emekçilerde olduğunu söylüyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
MURAT ÇEPNİ (Devamla) - Direnen öğrencileri ve eğitim emekçilerini buradan bir kez daha selamlıyoruz. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)