| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 16 |
| Tarih: | 03.11.2022 |
CHP GRUBU ADINA YILDIRIM KAYA (Ankara) - Teşekkürler Sayın Başkanım.
Değerli milletvekili arkadaşlarımız, belki bugün Parlamento bu konuyu araştırmak istemeyebilir ama 90 bini aşkın usta ve uzman çalışanlar, özellikle halk eğitim merkezinde uzman ve usta öğretici olarak çalışanların kulağı bizde, bunu biliyorum. Dün Türkiye Büyük Millet Meclisi Cumhuriyet Halk Partisi Grubu Grup Başkan Vekili Engin Altay'ı ziyaret edenlerin, 90 bin usta öğretici adına ziyaret edenlerin talebini bugün Parlamento gündemine taşıyoruz. Parlamentodan beklentileri şudur: "Yıllardır bu sorunumuz çözülmedi, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu sorunumuza sahip çıkın." dediler. Biz sizin sorunlarınıza sahip çıkıyoruz, dün geldiniz, bugün Parlamentonun gündemine taşıdık, Genel Kurula getirdik. Eğer bu konu araştırılıp sorunlarınız çözülmezse size söz veriyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında bu sorunu mutlaka çözeceğiz. Nasıl ki dün geldiniz bugün gündeme taşıdık, yarın da iktidar sürecinde bu sorun çözülecek. Dün 2 Kasımdı, sizin sorunlarınızın çözülebilmesi için eğitim örgütleri, öğretmen sendikaları Türkiye'nin dört bir yanında iş bıraktı. Sadece 1 sendika değil, 2 sendika değil, 14 sendika birlikte iş bıraktılar. Haykırdıkları şuydu: "Öğretmenlerin sorunları var, bu sorunlar çözülmeli. Bu sorunlar çözülmezse greve gideceğiz." dediler ve gittiler. Buradan 14 sendika Genel Başkanını, iş bırakan eğitim emekçilerini gururla ve onurla selamlıyorum.
Bugün biliyorsunuz 3 Kasım -hiç kimse unutmasın- Susurluk'ta bir kamyon çarptı, çete-mafya-siyaset ilişkisi açığa çıkmıştı.
Bu sorunların tümümün çözümü mümkün. Gelin hep birlikte bu usta öğreticilerin sorunlarına bir bakalım. Bunlar halk eğitim merkezinde yetişkinlere yönelik yaygın eğitim kapsamında çalışırlar. Usta öğreticilerin günlük çalışma süresi en fazla sekiz saattir. Kurum müdürü cumartesi, pazar günleri ya da saat 08.00'le 23.00 arasında bunları göreve çağırabilir. Ancak göreve çağırdıkları yani cumartesi, pazar günleri çağırdıklarında ek ders ücretlerinde bir artım söz konusu değil. Gece mesaiye kaldıklarında da, hani biliyorsunuz, birçok kurumda eğer gündüz 20 liraysa gece çalışırlarsa 40 lira olur, bu uygulama da yok. Haftada ortalama on beş saat ila otuz saat arasında çalışırlar. 40 lira ders ücreti alırlar. Otuz saat çalıştıklarını hesap ederseniz aylık 4.800 lira ellerine para geçiyor. Peki, asgari ücret ne kadar? 5 bin liranın üzerinde. Peki, açlık sınırı ne kadar? 7.500 liraya dayanmış. Allah'tan korkun, elinizi vicdanınıza koyun. Otuz saat çalıştığını varsaysanız bile 4.800 lira maaşla bir insanın Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de geçinmesi mümkün mü? Tabii ki mümkün değil.
Ne istiyorlar bizden? İstedikleri çok net: Ek ders ücretlerinin artırılmasını istiyorlar. SGK primlerinin tam zamanlı yatırılmasını istiyorlar çünkü yirmi beş gün yatırılıyor, daha fazla yatırılmıyor. İşsizlik maaşından yararlanamıyorlar, nedeni şu: On iki ay değil on bir ay çalıştırılıyor, on ikinci ay çalışsa işsizlik sigortasından da yararlanacaklar, bundan da yararlanamıyorlar. Ek ders ücret karşılığı çalışan usta öğreticiler kadrolu çalışanların yararlandıkları özlük haklardan yararlanamıyorlar. Aynı işi göreceksin, aynı zamanı ayıracaksın fakat aynı haklara sahip olmayacaksın; niye? Bu az değil, 90 bin kişi. Her birini 4'le çarpın, binlerce, yüz binlerce insanı açlığa mahkûm etmeye hakkımız yok.
Çok açık, telafi eğitimine çağırıyorlar. Diyelim ki hasta oldunuz, rapor aldınız ya da çocuğunuzun düğünü var, izin aldınız. Daha sonra telafi eğitimine çağırıyorlar. Telafi eğitiminde de ek ders ücreti ödemiyorlar. İzin aldığında, raporlu olduğunda ek ders ücreti ödenmez, tamam, buna eyvallah ama telafi eğitimine çağırdığınız bir insana ek ders ücreti ödemek zorundasınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
YILDIRIM KAYA (Devamla) - Teşekkürler Başkan.
Eğer bunlar yapılamazsa ne olur? Eğer bunlar yapılamazsa uzman ve usta öğreticiler gerekli hizmeti veremezler. Gerekli hizmeti veremediklerinde ne olur? Kapattığınız 20.243 köy okulu var ya, onun içerisinde 2 bin köy okulunu yetişkin eğitimi için ayırdınız. Yetişkin eğitiminde görevlendireceğiniz bu insanlar, bunlar ne yapacak? Köye gidecek. Neyle gidecek? Ya özel arabasıyla ya da servisle. Bunlara ödeyecekleri ücret bile yetmiyor. Gelin, hep birlikte elimizi vicdanımıza koyalım, bu usta öğreticilerin sorununu araştıralım, eğer haksızlarsa diyelim ki: "Kusura bakmayın, haksızsınız." Ama haklılarsa gelin, hep birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisinde usta öğreticilerin, 90 bin kişinin hakkını hep beraber verelim. Burada siyaset aramayalım, burada vicdan arıyoruz.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)