| Konu: | (2/3805) esas numaralı 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/190) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 17 |
| Tarih: | 08.11.2022 |
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Seçim güvenliği, sandık güvenliği, giren oyun aynı şekilde çıkması ve sayılması, seçim sonuçlarının sağlıklı bir süreçte halkın iradesini yansıtması çok önemli. Bunu sağlamak için ne yapmamız gerekiyor? Bunu sağlamanın yolu açık ve net; seçim güvenliğini, sandık güvenliğini sağlayıcı tedbirler alacağız. Bu tedbirler ne olacak? 2009 yılında Adres Kayıt Sistemi esas alınarak yapılan seçmen kütüklerine ek, o tarihlerde kullanılan parmak boyasını kullanmayı önereceğiz; bu yasa teklifi bunu içeriyor.
YSK 2009 yılında, o dönemde seçmen sayısını 48 milyon 265 bin 644 kişi olarak açıkladı ama 2007 yılında ise seçmen sayısı 42 milyon 600 bindi yani Adres Kayıt Sistemi esas alındı, bir yılda seçmen sayısı 6 milyon kişi arttı, sonra parmak boyası uygulamasından vazgeçildi. Parmak boyası uygulamasından neden vazgeçildi? "Çağ dışı uygulama." "Biz geri kalmış toplum muyuz?" gibi nedenlerle vazgeçildi. Arkasından ne geldi? 2010, 12 Eylül referandumu geldi yani o FETÖ terör örgütünün tüm yargıyı ele geçirdiği, devleti ele geçirdiği referandum geldi. Hatırlar mısınız, orada parmak boyası uygulaması olmadı. Ne oldu? Devleti ele geçiren bir örgüt o referandumdan yararlanarak birçok düzenlemeyi yaptı. O tarihte, 2010 referandumunda -kim olduğunu iyi bilirsiniz, özellikle AK PARTİ'li arkadaşlarımız çok iyi bilir, bir dönem ağzınızdan düşmezdi- "Mezardakileri bile kaldırarak referandumda 'evet' oyu kullandırmak lazım." diyen bir terör örgütü reisi vardı. Düşünebiliyor musunuz arkadaşlar, nereden nereye geldik! 2010'da parmak boyası yok. 2011 seçimlerinde 1 kişiye 2 farklı soyadı ve cinsiyette seçmen kâğıdı gönderildi. 2017 referandumunda referandumdan bir ay önce hayatını kaybeden vatandaşa oy kullandırıldı. 2019 yerel seçimlerinde 1 daireye 108 seçmen kaydedilmişti.
Şimdi bir de önümüzdeki seçimlerle ilgili önemli bir nokta çıktı, "evdeki yabancı" konusu var. Değerli arkadaşlar, "evdeki yabancı" ne? "Evdeki yabancı"yla ilgili olarak binlerce şikâyet var. Vatandaşlar çıkıyor, e-devlete giriyor, "Acaba benim evimde bir yabancı var mı, bir seçmen var mı?" diye araştırma yapıyor; binlerce şikâyet var. Seçime giderken nasıl kontrol edilecek, nasıl tespit edilecek? Bu Adres Kayıt Sistemi'ni kim yapıyor? Bu Adres Kayıt Sistemi'ni Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü yapıyor. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü kime bağlı? İçişleri Bakanlığı denilen, suç işleri bakanı olan Süleyman Soylu'ya bağlı. (CHP sıralarından alkışlar) Süleyman Soylu'ya bağlı olan bir işi güvenli bir iş olarak kabul edebilir miyiz? Kabul etmek mümkün değil çünkü milletvekillerine, İçişleri Bakanlığı önünde basın açıklaması yapan benim gibi 36 milletvekiline "eşkıya grubu" diyen bir kişiyi biz bakan olarak bile tanımayız ve tanımıyoruz. Böyle saçmalık olabilir mi arkadaşlar? Biz eşkıya grubu muyuz? (CHP sıralarından alkışlar)
Buradan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanına söylemek istiyorum: 36 milletvekilini "eşkıya grubu" olarak tanımlayan bakan hakkında tek bir lafınız yok; yazıklar olsun! (CHP sıralarından alkışlar)
Onun için, İçişleri Bakanlığına bağlı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün yapacağı işler şaibelidir arkadaşlar, güvenli değildir. Bunu nereden anlıyoruz? Şundan anlıyoruz arkadaşlar, bakınız: Bir araştırma yapılmış, araştırmada vatandaşa sorulmuş, denilmiş ki: "Bu parmak boyasıyla ilgili olarak ne düşünüyorsunuz?" Seçmenlerin yüzde 75'i seçimlerde parmak boyası uygulamasını istiyor. İlginç olan bir şey var: AKP'ye oy vermiş seçmenlerin de yüzde 66'sı istiyor arkadaşlar. Neden kaçıyorsunuz, neden kaçıyorsunuz? Parmak boyasından kaçıyorsunuz. Bir kişi bir yerde oy kullanıyor, gidiyor, başka yerde oy kullanıyor. Hani seçimlerde hile yoktu, seçimlerde yanlış yoktu? Buyurun bu kanuna "evet" deyin; birlikte, hep birlikte, Meclisteki bütün partilerle beraber parmak boyasını getirelim. Seçim güvenliği açısından en önemli bu yasa teklifini ortaya koyalım.
Bir de bizim YSK Başkanımız var. Çıkmış ortaya YSK Başkanı diyor ki... Bu YSK Başkanı da mühürsüz oylar, zarftaki 4 oyun 3'ü geçerli, 1'i geçerli değil... Muharrem Akkaya demiş ki utanmadan, sıkılmadan: "Dünyada gerçekten örnek gösterilerek yaptığımız işlerden bir tanesi 'seçim' diye düşünüyorum." Ona da yazıklar olsun! Yaptıkları seçimler ortada; 13 bin farkla kazandığımız seçimi iptal etti, 800 bin farkla kazandık. Onun için, YSK'nin sabıkası, sicili bozuk arkadaşlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım.
MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye) - Muharrem Bey çok pırlanta gibi bir adam ya Sayın Bülbül.
SÜLEYMAN BÜLBÜL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, gelin, Türkiye'de şaibeli olmayacak, şaibe altında bırakmayacak bu kanun teklifini hep beraber geçirelim. Bu şaibeyi ortadan kaldırmak, güvensizliği önlemek için bu parmak boyasına geçilmelidir diyoruz. Vatandaşın talebini görün arkadaşlar, AK PARTİ seçmeninin talebini görün bizim talebimizi görmeyecekseniz. Vatandaşların sandıklara gönül rahatlığıyla, huzurla gitmesini bizlerin sağlaması mutlaka gerekiyor. Bunun tek çaresi, kısa sürede yapılabilecek en kolay, en basit uygulama parmak boyasıdır.
AKP'li arkadaşlara sesleniyorum: Madem seçimlerde hile hurda olmuyor, madem kendinize çok güveniyorsunuz; hadi, gelin, teklifimize destek verin ve bunu tüm partilerin desteğiyle geçirelim.
Teşekkür ederim arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)