GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:21
Tarih:16.11.2022

CHP GRUBU ADINA LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Önemli bir önerge. Bu önergenin konusunu oluşturan dava, geçen yıl Konya'da hepimizi sarsan bir katliam haberiyle gerçekleşti ve 1 aileden 7 kişi 1 kişi tarafından vuruldu, ev yakılmak istendi, deliller karartılmak istendi ve ailenin başından beri kaygı duyduğu -biz de o günlerde Konya'daydık- ve Konya'daki yurttaşlarımızın büyük bir kaygıyla takip ettiği süreçte herkesin düşündüğü, kafasının arkasındaki soru bu katliamın hangi gerekçeyle işlendiği konusu.

Değerli milletvekilleri, bir devlet yurttaşlarının hukuki güvenliğini sağlamak durumunda ve adaleti gerçekleştirmek durumundadır. Eğer bir ülkede yaşayan yurttaşların bir bölümü kendilerinin etnik kökenlerinden dolayı ayrımcılığa uğradığını düşünüyor ve adaletin bu yüzden gerçekleşmediğini ileri sürüyorsa ülkeyi yönetenlerin bir defa değil, bin defa düşünüp bu konuda gereğini yapmaları ve bütün yurttaşlarına güvencelerini vermeleri gerekir ama bir yıldan fazla süren dava süreci sonunda gördük ki geldiğimiz nokta ailenin, mağdurların hâlâ bu kaygıdan ve dava sürecinin bir ırkçı saike bakılmamasından kaynaklanan endişelerinin hâlâ sürdüğünü gösteriyor; devlet bunu gidermek durumunda.

Biz, bu hadisenin bir versiyonunu, benim de içinde bulunduğum bir ortamda, Genel Başkanımızla beraber Çubuk'ta bir şehit cenazesinde yaşadık. Değerli milletvekilleri, oradaki halkın nefret söylemleri, kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı dil yüzünden ne hâle geldiğini en yakından görmüş, yaşamış ve karşınızda tesadüfen hayatta olan bir milletvekili olarak söylüyorum ki bu yurttaşları ve bu ortamı sürükleyen siyasetin dilidir, siyasetin getirdiği kutuplaştırmadır, bilinçaltına isteseniz de istemeseniz de yerleştirdiğiniz nefret tohumlarıdır. Ben bunu bizzat hayatım pahasına yaşamış bir kişi olarak çok net gördüm. Siz istediğiniz kadar başka saiklerin olmadığını söyleyin, o saikler insanların kafasına girmiştir, yerleşmiştir ve olayın bir nedeni de bunlardır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

LEVENT GÖK (Devamla) - Şimdi, iktidara düşen bir görev var: Bir dava sürerken, bu araştırma önergesinin konusu ortadayken eğer aile, Halkların Demokratik Partisi ve bizler -benim şahsımı da dâhil edebilirsiniz- bu davanın seyrinden hoşnut değilsek, mahkemenin tutumunu beğenmiyorsak, yürütülen soruşmadan tam da beklediğimiz bir sonucun çıkacağı konusunda endişelerimiz varken Meclisin yapması gereken ve iktidarın özellikle yapması gereken, bütün kafalardaki tereddüdü giderecek bir araştırma komisyonu kurmak ve toplum önüne çok berrak gerekçelerle çıkmaktır. Bunu yapmaktan kaçınmayalım. Bunu yaptığımız zaman toplum şeffaflaşır, devlet hesap verebilir bir hâle gelir ve hiçbir olay karanlıkta kalmaz ama bunları yapmazsak, bunlardan kaçınırsak ve katillerin sırtı sıvazlanırsa değerli arkadaşlarım, korkarım ki toplumda ayrışma artar, kutuplaşma artar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

LEVENT GÖK (Devamla) - Son cümlem efendim.

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

LEVENT GÖK (Devamla) - ...ve devleti yönetmek her zamankinden çok daha fazla meşakkatli olur ve yönetilemez bir hâle gelir. Bu nedenle bu tarz önergelerden çekinmeyelim, kendine güvenen bir devlet bu önergeden çekinmez. "Ben gereğini yaptım, yurttaşlarımın hukuki güvenliğini sağlıyorum. Topluma nefret tohumları atmıyorum. Benim dilim yurttaşları birleştiren bir dildir." diyen bir iktidar bu önergeden çekinmez ve gereğini yapar.

Biz de Cumhuriyet Halk Partisi olarak toplumda oluşan bu kaygı ve nefret ortamını bir an önce çözümlemek amacıyla önergenin arkasında olduğumuzu ve destek vermek için burada olduğumuzu ifade ediyor, hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)