| Konu: | Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 16.11.2022 |
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, sayın vekiller, Genel Kurul ve Genel Kurulun sevgili emekçilerini saygıyla selamlıyorum. Yine, ekranları başında bizleri izleyen sevgili yurttaşlarımızı da saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, bin yıllık Alevi inancının, bin yıllara sâri inancımızı bir torba yasaya sıkıştırdığınız bu torba yasanın son maddesinin de son konuşmacısıyım. Uyarıyoruz, aslında bu torba yasa teklifiyle şunu söylüyorsunuz: "Bin yıllardır inkâr ettiğimiz sizlerin inancını, yok saydığımız inancınızı, gelin, anlaşalım, size çimento verelim, size boya, badana verelim, elektriğinizi ödeyelim, suyunuzu ödeyelim ve bize tabi olun, devletin Alevisi olun ki biz, sizin bu ihtiyaçlarınızı karşılayalım."
Değerli arkadaşlar, Aleviler bin yıldır horlanmış, bin yıldır baskı, zulüm görmüştür. Bakın, bu baskı ve zulümlere Pir Sultan şöyle söylüyor:
"Kadılar, müftüler fetva yazarsa,
İşte kement, işte boynum asarsa,
İşte hançer, işte kellem keserse,
Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan."
Yani bin yıllardır ölümü, yok sayılmayı, horlanmayı, her şeyi göze almış ve inancını yaşamış Anadolu Kızılbaş Aleviliğini siz torba çimentolarla, elektrik, su faturalarıyla devlete mal edemezsiniz.
Değerli arkadaşlar, demokratik gelişmiş ülkelerde insanların inançları tarif edilmez. Aleviler bugüne kadar hiç kimsenin inancına karışmadılar, hiç kimsenin inancından dolayı onlara bir laf etmediler ama Aleviler inançlarından dolayı gözaltı dâhil, işkence dâhil, katliam dâhil bu topraklarda hepsini yaşadılar. Koçgiri'den Dersim'e; Çorum'dan, Maraş'tan, Sivas'tan Gazi'ye kadar Aleviler katliamları deneyimlediler ama kimsenin inancını tarif etmeye kalkmadılar. Şimdi, AKP ve MHP iktidarı bizlerin inancını bir çerçeveye sokmak istiyor, biz sizin bu çerçevenize uymayız. Biz Pir Sultan'ın yoldaşlarıyız; Pir Sultan kelle vermiş, boyun eğmemiş, biz, onun için sizin bu seçim rüşvetinize asla kanmayacağız. Bizim Alevi inancımızı tarif etmeyin, biz inancımızı ocaklarımızdan, mürşitlerimizden, dedelerimizden, analarımızdan öğrendik; sizden öğrenmeyeceğiz, hiç kusura bakmayın.
Bakın, AİHM açıkça karar vermiş. Alevi çocuklarının zorunlu din derslerine karşı Aleviler mücadele ediyor. Alevilerin talepleri son derece açık. Aleviler diyor ki: "Bizim ibadetimiz cemdir. Evet, ibadetgâhımız cemevidir." Bunu tartışmak hiç kimsenin haddine değil, hiç kimsenin hakkı değil ve Aleviler inançlarından dolayı kamuda önlerine engel çıkarılmasın istiyorlar ama bugüne kadar, maalesef, Alevilerin inançları kamuda işe alımda, toplumda, birçok yerde karşılarına engel olarak çıkarıldı. Bakın, bugün bu toplumda bir Alevi bakan yok, bir Alevi vali yok, bir Alevi general yok, bir Alevi rektör yok ve siz diyorsunuz ki: "Ayrımcılık yok." Vallahi, var; biz yaşıyoruz. Biz bununla karşılaşıyoruz; siz istediğiniz kadar söyleyin, bunu yaşayan biziz.
O açıdan, değerli vekiller, bakın, yarın utanacağınız bir torba yasanın altında imzanız olmasın. Alevilerin inancı ne bir kültür faaliyetidir ne bir turizm faaliyetidir. Aleviler nasıl inanmak istiyorsa, nasıl ibadet etmek istiyorsa bırakın öyle yapsınlar, tarif etmeye kalkmayın.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.
BAŞKAN - Buyurunuz.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sizin o asimilasyon başkanlık odalarına Alevi inancı sığmaz. Alevi inancının üzerine oturduğu doktrin rızalıktır, bizim bu torbaya rızalığımız yoktur. Bunu sadece ben söylemedim; bunu, tüm Alevi kurum temsilcileri, vakıfları, derneklerinin temsilcileri, Alevileri temsil edenler şu Meclisin önüne gelerek haykırdılar ve sizler onların üzerine polisi saldınız ve tekrar söylüyorum: Bu torbaya rızalığımız yoktur, bu torbayı reddediyoruz, yarın sizler de "Neden altına imza koydum, keşke imzam olmasaydı." diyecekseniz bu torbanın altına imza koymayın diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)