GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 6'ncı Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:35
Tarih:11.12.2022

HDP GRUBU ADINA NUSRETTİN MAÇİN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; günümüzde insan sermayesi yani maddi olmayan sermaye; bilgi, bilim ve teknoloji, çok önem kazanan bu üç kavram; insan hayatında bu kadar önemli olan bu üç alan... Türkiye'ye geldiğimizde, özellikle biyoteknoloji ve coğrafyanın da hiç olmadığı kadar önem kazandığı bir süreçte Türkiye'de iktidar savaş, kaos ve belirsizlik siyaseti izlemekte ve izlemeye devam etmektedir. Bu politikaların bir sonucu olarak ülkede düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü, hak ve özgürlükler kalmadı. Toplumsal muhalefet yapan, başta HDP olmak üzere emek örgütleri, meslek örgütleri, kadın örgütlenmeleri, ekolojik örgütlenmelerin hepsinin mücadelesine "terör ve dış güçler" yaftasını yapıştırarak toplumu böylece manipüle etmektedir. Üniversiteler ideolojilerin, felsefelerin araştırılıp tartışılması gereken, panellerin, konferansların yapılması gereken bir alan olması gerekirken, özerk ve demokratik olması gerekirken, bu iktidar tarafından, akademisyenlerden tutalım öğrencilere kadar bilimsel düşünce üretenlere karşı düşman hukuku izlemektedir. Hiçbir akademik kariyeri olmayan ama iktidara itaat edenler üniversite rektörleri olarak atanmaktadır.

Şimdi, sevgili halkım, bu zihniyet, bu uygulamaları çok açık bir şekilde yapmaktadır ve Türkiye'de özellikle son yıllarda beyin göçü inanılmaz bir şekilde artmaktadır. Örnek vereyim, sadece son on ayda Türk Tabipleri Birliğinin verilerine göre 2.153 doktor yurt dışında çalışma vizesi almaktadır.

Yine, OECD ülkelerinin tamamı yabancı beyin göçünü kolaylaştırıcı politikalar izlerken bu beyin göçünden birkaç ülke yoğun bir şekilde faydalanmaktadır. Başta ABD -yüzde 51- Kanada, Avustralya, Fransa, Almanya ve İngiltere'yi de eklediğimiz zaman bu beyin göçünün yüzde 85'i bu ülkelere gitmektedir. Ben, Çin, Hindistan ve Brezilya'dan bahsetmiyorum çünkü bugün ABD ve Avrupa'nın en güçlü rakibi 3 ülkesi ve teknolojik üretimde lider konumundadırlar.

Değerli halkım, yine, aşağıda yüksek teknoloji firmalarının yoğun olduğu ve Türkiye'den beyin göçünü alan ülkeler listesi var; bunlar ABD, İngiltere ve Avrupa ülkeleridir ama ben yine isimlerini sayayım: ABD, İngiltere, İrlanda, Belçika, Hollanda, Almanya, Fransa, Avustralya, Avusturya, İsviçre, Lüksemburg, İsveç, Norveç, Danimarka, Finlandiya. Ülkenin değişik üniversitelerinden mezun olmuş, yukarıdaki 15 ülkede 120 bin Türk vatandaşı var ve bunların çoğu da mühendistir arkadaşlar. Sırf Hollanda'daki ASML firmasında 600 Türk mühendis var, bunların yüzde 70'inden fazlası da savunma sanayisi firmalarına girmiştir.

Şimdi bunu neden söylüyorum? Değerli milletvekilleri, sayın halkım; hepimiz biliyoruz ki 12 Eylül darbesinin arkasında ABD ve İngilizler vardı. Son yirmi beş yıldır Orta Doğu'daki postmodern savaşın arkasında da küresel güçler vardır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) - Tamamlayacağım.

Bu coğrafyanın çok önemli olduğu bir dönemde bakın, özellikle Avrupa'yı söyleyeyim, son on beş yirmi yıldır nüfus artışı yüzde sıfırdır; Orta Doğu, Asya ve Afrika ülkelerinden müthiş bir genç akademik bilim adamı istiyor. Bu Orta Doğu'daki postmodern savaştan kaynaklı Türkiye'den, Orta Doğu'dan, Asya'dan, Afrika'dan bir beyin göçü vardır. Onun için bu iktidarın yürütmüş olduğu savaş politikasıyla ne DAP'a bir yatırım yapılabilir ne de GAP'a bir yatırım yapılabilir. Kırk üç yıldır GAP'ı bitiremediniz, neden? 3 trilyon doları savaş bütçesine verirseniz ne DAP'a yatırım yaparsınız ne de GAP'a yatırım yaparsınız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NUSRETTİN MAÇİN (Devamla) - "Asgari ücret" diye bir kavram ortaya attınız, oysa insanca yaşanabilir bir ücret tartışmamız gerekirken 21'inci yüzyılda asgari ücreti de simit ve çay üzerinden hesaplıyorsunuz; bu, korkunç, utanç verici bir tablodur.

Ben halkımı saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Beş altı ay kaldı, inşallah bu iktidar gidecek, demokratik yeni bir Türkiye gelecek. (HDP sıralarından alkışlar)