GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın 362 sıra sayılı 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 363 sıra sayılı 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin sekizinci tur görüşmelerinde yürütme adına yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:6
Birleşim:37
Tarih:13.12.2022

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay'a yaptığı çalışmalar için teşekkür ediyor ve başarılarının devamını diliyorum. İletişim Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığı, Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Millî İstihbarat Teşkilatı, Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Savunma Sanayii Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığının bütçelerinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Sayın Başkan, siyasi ve demokrasi tarihimiz darbelerle, muhtıralarla vesayet girişimleriyle kesintiye uğramıştı ve sistemden kaynaklanan sorunlar nedeniyle de çok sayıda hükûmet krizleri çıkmış, istikrarsız hükûmetlerin deneme yanılma yöntemiyle ülke meseleleri âdeta yapboz tahtasına çevrilmişti, memleketin temel meseleleri ortada kalmıştı. Ülkemizde çok partili demokratik seçimlerin cumhuriyet döneminde ilk kez yapıldığı 1946'dan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin yürürlüğe girdiği 9 Temmuz 2018'e kadar tam 51 hükûmet Türkiye'de görev yapmıştır. Aradan geçen süre yetmiş iki yıldır ve bu yetmiş iki yıl boyunca 17 koalisyon hükûmeti, 6 azınlık hükûmeti, 3 darbe hükûmeti ve 2 de geçici hükûmet kurulmuştur. Türkiye'nin temel problemi bir türlü siyasi istikrarın temin edilememiş olmasıydı ve Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle Türkiye siyasi istikrarını sağlamıştır. Bu, çok önemli bir kazanımdır ve asla göz ardı edilemez.

Aziz milletimiz 16 Nisan 2017 referandumuyla Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine "evet" demiştir, 24 Haziran 2018 seçimleriyle de bu referandum teyit ve tescil edilmiştir, 9 Temmuz 2018 tarihinde de Cumhurbaşkanının Türkiye Büyük Millet Meclisinde yeminiyle birlikte fiilen yürürlüğe girmiştir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi 4 sütun üzerine inşa edilmiştir; yönetimde istikrar-temsilde adalet, demokratik uzlaşma, güçlü yasama-güçlü yürütme ve denge-denetim. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle bu hedeflerin büyük ölçüde gerçekleştiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Türkiye Büyük Millet Meclisi tarihinin en güçlü, en fonksiyonel, en demokratik hâline kavuşmuştur; bunun da kriterleri son derece matematiksel ve somut bir gerçeklik olarak içinde bulunduğumuz hâldir ve inkârı mümkün değildir. 2018 seçimlerinde, seçimlere katılım nispeti -çoğu seçimde olduğu gibi- yüzde 86,5'tur ve seçmen iradesinin Meclise yansıma oranı yüzde 99'dur. 24 Haziran seçimleriyle birlikte 9 parti Meclise girmiş, 5 parti grup kurmuştur; şu anda Türkiye Büyük Millet Meclisinde 14 siyasi parti temsil edilmektedir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi yüksek temsiliyete ve çoğulculuğa sahiptir. Yönetimde sağlanan istikrarla, Türkiye Büyük Millet Meclisi, tarihimizde ilk defa Altıncı Yasama Yılında çalışmalarına devam etmektedir. Biz şimdi Altıncı Yasama Yılındayız, bundan evvel Meclisimiz hiç Altıncı Yasama Yılını yaşamamıştı; bu da istikrarın bir göstergesidir. Meclisimiz sandalye dağılımları itibarıyla da uzlaşmacı bir yapıya sahiptir.

Dolayısıyla, Türkiye, kuvvetler ayrılığına belirgin şekilde sahip, güçlü, fonksiyonel ve demokratik bir yapıya kavuşmuştur. Meclis eski sisteme göre yürütmenin vesayetinden kurtulmuştur ve Meclisin yürütmeye karşı denetim gücü de vardır. Bu sistemle millete, Meclise ve yargıya hesap veren bir Cumhurbaşkanlığı makamı oluşmuştur.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine yönelik eleştirilere baktığımızda, bu eleştirilerin aslında sisteme yönelik bir eleştiri yani doğrudan bir sistem eleştirisi olmadığını; bu sistemden önce de yani altı yıl önce, on yıl önce, on beş yıl önce, yirmi yıl önce, yirmi beş yıl önce, otuz yıl önce yapılan eleştirilerin bu defa yeni sisteme yüklenerek yapıldığını görüyoruz; bu, sistemle de alakalı bir durum değildir. Türkiye, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle siyasi istikrarını sağlamış, millî çıkarları ve hedefleri doğrultusunda güçlü bir şekilde kendi çizdiği yolda ilerlemeye devam etmektedir. Millî savunmada, bilişimde, enerjide, teknolojide, sağlıkta ve daha pek çok alanda Türkiye bir atağa geçmiş ve kaybolan yıllarını telafi etmektedir. Bir yandan meşru haklarımıza göz dikenlere hadlerini bildirilirken diğer yandan "Yurtta barış, dünyada barış." parolasıyla Türkiye diplomasinin âdeta bir cazibe merkezi hâline de gelmiştir.

Türkiye, yüksek teknolojinin ve savunma sanayisinin gelecek vizyonunu şekillendirmektedir, 170'ten fazla ülkeye de savunma sanayisi ürünleri ihraç eden bir ülke hâlindeyiz. Karada, denizde, havada, savunma sanayisinde büyük başarılara imza atan, günümüzün alperenleri olarak kabul ettiğimiz, gördüğümüz Savunma Sanayii Başkanı Sayın İsmail Demir ve Selçuk Bayraktar'la birlikte bu projelerde emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyoruz ve sizlerle gurur duyuyoruz diyorum. Güvenlik güçlerimizle birlikte terör örgütlerine karşı başarılı operasyonlara imza atan Millî İstihbarat Teşkilatını ve tüm çalışanlarını tebrik ediyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Yedi dakika doldu.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Hepinizi saygıyla selamlıyorum.