GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:42
Tarih:21.12.2022

ZEKİ HAKAN SIDALI (Mersin) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; bu maddeyle, Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ ve TCDD'ye ait bazı limanların özelleştirilme sürelerinin kırk dokuz yıla tamamlanmasını tekrar görüşüyoruz. Hepimiz bu teklife aşinayız aslında, ne de olsa bu kanunun 4'üncü kez Meclise gelişi. Limanların özelleştirilme sürelerinin kırk dokuz yıla uzatılmasındaki bu ısrarınızı, yılan hikâyesine çevirdiğiniz EYT'de, emekli maaşlarının iyileştirilmesinde, okullarda çocuklara iki öğün yemek verilmesinde, çiftçilere hibe ve desteğin artırılmasında, öğrencilere verilen bursların insanca okumayı sağlayacak hâle gelmesinde de görmek isterdik. Ancak sizler, bunlar yerine, kamuya da millete de hiçbir faydası olmayacak, hatta zararı olan bir konuda ısrar ediyorsunuz. Bu öyle bir ısrar ki ne Danıştayı dinliyorsunuz ne de Anayasa Mahkemesini. İlk özelleştirilen limanların bile sözleşme bitiş sürelerine en az dört yıl var ama siz, apar topar, bu süreyi kırk dokuz yıla tamamlamak istiyorsunuz. Bu acelenin sebebi ne? Bu kadar mı nakde sıkıştınız? Kiralama süresi daha dolmamış limanların ihalesiz bir şekilde aynı firmalara veriliyor olması, kamu yararı ilkesine de rekabetçiliğe de siyasi etiğe de aykırı. Bu yılın başında Genel Kuruldan geçirdiğiniz bu teklifin Anayasa'ya aykırı olduğunu, yanlış yaptığınızı söylemiştik; dinlemediniz. Nitekim, Temmuz 2022'de Anayasa Mahkemesi tarafından bu kanun iptal edildi. Gerekçe basit; sebep: İhaleye girmeye istekli kişilerin engellenmesi serbest rekabet ve eşitlik ilkeleriyle bağdaşmıyor; limanların gerçek özelleştirme değerlerine ulaşmasının engellenecek nitelikte olması. Yani bu hakkı halkın zararına devrediyorsunuz, mevcut koşullarda çok daha iyi bir fiyata ihale edebilecekken etmiyorsunuz. Aynı şekilde "ihalenin diğer tarafları işletmenin kırk dokuz yıllığına uzatılacağını bilseydi ihale ilk yapıldığında daha yüksek tekliflerle ihaleye girerdi, kamu daha fazla kazanırdı." diye de düşünmüyorsunuz. Kamu yararını dikkate almıyorsunuz derken tam da bundan bahsediyorum. Yönettiğiniz ekonomi yangın yeri, sizse yangından mal kaçırırcasına iş yapıyorsunuz. Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçelerini dikkate almadan, bu konuda bir revize yapmadan teklifi yine bir kanunun arasına sıkıştırıveriyorsunuz. Kanun iptal edilene kadar bakalım kaç tane daha sözleşme yenileyeceksiniz? Üstüne üstlük, teklifin gerekçesinde "Liman işletmecileri taahhüt ettikleri yatırım faaliyetlerini gerçekleştirmemektedir." ifadesi yer alıyor yani işletmelerin yapması sözleşmelerle sabit olan yatırımları yapmadıklarını itiraf ediyor. Normal şartlarda, sorumluluklarını yerine getirmemek iptal gerekçesiyken sizin idealinizde kırk dokuz yılı kapma vesilesi oluyor yani ihaleyi kazanan hem işi yapmıyor hem de bunun için ödüllendiriliyor; neden acaba? Mesela Mersin Limanı'na bakalım: İşletmecinin mevcut sözleşmeye aykırı tutum ve davranışları geçtiğimiz yılların Sayıştay raporlarında yer almıştı. TCDD'ye ait olan 12 bin metrekarelik arsanın bedelsiz şekilde kullanıldığı, yükleme boşaltma işlemleri için sözleşmeye aykırı biçimde ücret alındığı resmî raporlarda tespit edildi. Peki, sonuç ne oldu? Kamu zararı yaratan işletmeci ödüllendirildi, sözleşmesi uzatıldı. Şimdi siz kimi koruyorsunuz? Yine gerekçenizde "Limanların kamu yararı sağlanacak şekilde işletilip işletilmeyeceğini görmek istedik. O yüzden başta kırk dokuz yıl yapmadık." diyorsunuz. Yine aynı gerekçede "Yatırımlar yapılmıyor." demiştiniz. Yatırım yapmadan nasıl kamu yararı sağlanabilir ki? Nereden tutsak elimizde kalıyor işin aslı. Şimdi, siz, yatırımların yapılmayacağını -mesela Taşucu'nda- görmek için mi beklediniz? Diyelim ki işleyişi görüp karar veriyorsunuz; e, Taşucu Limanı 2021'de özelleştirilmişti; daha bir gemi yanaşmadan, bir konteyner indirilmeden kırk dokuz yılı kaptı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

ZEKİ HAKAN SIDALI (Devamla) - Tamamlıyorum.

Olmayan işleyişte ne görebildiniz merak ediyoruz. Anlaşılan niyet okuyorsunuz ama niyet okuyarak devlet yönetilmez.

Teklifteki gariplikler bununla da bitmiyor. Hatırlayın, limanın bir kısmının özelleştirilmesine yönelik kararlar Danıştay tarafından iptal edilmişti fakat bu iptal kararlarının uygulamaya dahi koyulmadığının hepimiz şahidiyiz. Danıştay iptal ediyor, siz bu kararı uygulamıyorsunuz. Şimdiye kadar, hukuku uygulamak yerine etrafından dolanmayı seçmiştiniz; anlaşılıyor ki artık bundan da yoruldunuz, o sebeple "Ek sözleşmeyle ilgili olarak Danıştaydan görüş alınmaz." ibaresini getiriyorsunuz.

Söylenecek çok şey var, ezcümle: Anlayın artık, milletin sizin bu haksız, hukuksuz uygulamalarınıza da kendini yok sayıp şanslı azınlığa kıyak geçmenize de tahammülü kalmadı; Allah'tan az kaldı.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)