| Konu: | Terör mağduru aileler ve çocuk şehitlere ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 44 |
| Tarih: | 03.01.2023 |
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Değerli Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Milletimizi temsil eden yüksek şahsiyetler, milletvekili kardeşlerim; hepinize saygı sunuyorum.
Efendim, içimizden bir bayrak isim, hakikaten, burada birlikte vazife yapmaktan iftihar ettiğim, her hâliyle numuneyitimsal bir isim bugün burada yok. Aslında Meclis açılırken genellikle hep burada olur, mutlaka buraya katkı sunar o isim, şimdi yok. Niye yok biliyor musunuz arkadaşlar? Seçim bölgesinde, memleketinde. Sebep? Sebep, bundan on beş sene evvel katledilen evladının hatırasını yâd etmek. Kim bu isim arkadaşlar? Oya Eronat. Her hâliyle milletimizi temsil eden, milletimizi ifade eden, kadınlarımızı burada hakkıyla temsil eden bir isim; on beş sene önce yüreğine bir kor düştü. Kim düşürdü? Vatan hainleri, Kürt düşmanları; çok açık söylüyorum arkadaşlar, Kürt düşmanları bir Kürt evladını katlettiler. Sadece onu mu? Hayır, onunla beraber 6 gencimiz gitti arkadaşlar, yaşları 14 ile 18 yaş arasında; bombaladılar, katlettiler. Suçları neydi bunların arkadaşlar? Dershaneye gidiyorlardı, vatana, millete hizmet için donanım yüklenmek üzere gidiyorlardı. Bütün suçları buydu ve içlerinden birisi de evladını almak için gitmişti, bir veli; onu da rahmetle, minnetle yâd ediyorum arkadaşlar.
"Terör" deyip geçmeyeceğiz arkadaşlar, unutuyoruz, çok çabuk unutuyoruz olanı biteni. Çok değil, bundan beş altı sene önce neler yaşıyorduk. İşte, efendim, sadece Eren Eronat değil arkadaşlar, daha doğmamış, anasının karnında; sekiz aylık hamile insanları katleden bir imansız yapı vardı. Var hâlen daha, bitirmek üzereyiz, bitireceğiz ama dikkat etmemiz lazım arkadaşlar; buna vurgu olsun diye diyorum. Ve şehit analarını... "Ana" dediğimizde hep söylüyoruz arkadaşlar "ayağının altı öpülecek varlıklar" diyoruz analara değil mi? Hele hele şehit anaları, onları gördüğümüzde mutlaka bir temenna pozisyonu almamız lazım. O yüzden o buraya girdiğinde özel bir ışık saçıyor, Oya Eronat. Onun için de onun şahsında bütün şehit analarını, ellerini ayaklarını öperek ihtiramla burada yâd ediyorum "Unutmayalım." diyorum arkadaşlar. Ve bir şeye işaret olsun diye özellikle not düşeceğim: Bu "PKK" denen imansız bölücü örgüt asla Kürt'ü ifade etmiyor arkadaşlar. Kürt'ü ifade etse Kürt'e zulmeder mi, Kürt'ün çocuklarını katleder mi, daha doğmamış çocukları anasının karnında yok eder mi? Etmez. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar) Hep ne dedik biz arkadaşlar? Dedik ki: Bu yapı, ASALA'dan sonra oluşturulmuş bir yapıdır; bu yapı, Kürt'ten intikam almak için oluşturulmuş, ihdas edilmiş bir yapıdır; Kürt'ün hakkıyla hukukuyla uzaktan yakından ilgileri yoktur.
Bir şey daha söyleyeceğim arkadaşlar: Bakın, özellikle sözde Ermeni soykırımına vurgu yapılıyor ve şunu biliyoruz, tarihî kaynaklar özellikle kayıt düşüyorlar "O soykırımı yapanlar Kürtlerdi." diyorlar. Şimdi Kürt adına konuştuğunu söyleyenler yazık ki Kürt'ü itham edenlerin iddialarına hak verir pozisyona geliyorlar. Öyleyse bütün bunları, arkadaşlar, şu şehit çocukları andığımız günde yeniden fikredelim, yeniden düşünelim diyorum. Hak teslimi o kadar önemli ki arkadaşlar; analar, babalar evlatlarını toprağın altına gönderirken bizim de duruşumuzla onların yanında yer almamız gerekir. Aksi hâlde ne olur arkadaşlar? Onların ruhlarından yönelecek gazap okları o duruşa saygıdeğer bir hâl sergilemeyenleri vurur, buna özellikle işaret ediyorum. Bakın, bölücü örgütün, imansız örgütün bir ismi, bir bölücübaşı çıkıp siyaseti tanzim etmek üzere resmen teknik direktörlük pozisyonu alıyor bugün. Eğer onun o sözlerini nakzetmeyecek bir duruşumuz olmazsa arkadaşlar, işte o yerin altına gönderdiğimiz çocukların ruhları bizi iflah etmez. O analar, babalar, o yürek yangınlığı çeken o insanlar mutlaka ama mutlaka Hak bağlamında bizi tarumar ederler arkadaşlar, bunu özellikle sizinle paylaşıyorum.
Ve iktisadi zeminde birtakım güzellikler yaşanıyor değil mi arkadaşlar? Şimdi, bugün bir sözleşme yapılıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
İBRAHİM AYDEMİR (Devamla) - Bugün bir sözleşme var, Bulgaristan'la doğal gaz anlaşması yapıyoruz, doğal gaz sözleşmesi yapıyoruz, doğal gaz satacağız arkadaşlar, bakın. İktisadi zemin velut bir hâle geldi. Eğer şu terör örgütü olmasaydı, bu kitapsızlar olmasaydı trilyonlarca dolarımız oralara gitmezdi, milletin refahı için harcanırdı, öyle değil mi arkadaşlar? (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Şimdi, öyleyse, hem bugünü bu iki bağlamda düşünüp fikredelim, şehit evlatlarımızı yâd edelim, hem de iktisadi vasatın çok daha iyi olması için, çok daha özel bir hâl alabilmesi için birliğimize, bütünlüğümüze vurgu yapalım, hainlerle asla ve kata kulağımızı açacak kadar bile yakınlık kurmayalım efendim -bunun altını çiziyorum- ve tekraren, şehit evlatlarımızı yüreğimize gömdüğümüzü ifade ediyorum. Şehit analarının önünde de ihtiramla, hürmetle, şu Millet Meclisinde eğiliyorum efendim.
Saygılar sunarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)