| Konu: | ELEKTRİK PİYASASI KANUNU VE TÜRKİYE RADYO-TELEVİZYON KURUMU GELİRLERİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 75 |
| Tarih: | 07.03.2013 |
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, ikinci bölüm üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü, öncelikle emekçi bir kadın olan annemin ve değerli eşimin ve Türkiye'deki, dünyadaki bütün emekçi kadınların gününü kutluyorum, saygılar sunuyorum.
Bugün burada elektrikle ilgili, enerjiyle ilgili konuşuyoruz. Türkiye'de elektrik fiyatları pahalı. Neden pahalı diye baktığımızda, aslında, elektriğin üretim aşamasından gelen yani girdilerin pahalı olmasından kaynaklanan bir ana sorun var. Biz elektriği yaygın olarak doğal gazdan, petrolden, kömürden, rüzgârdan ya da hidroelektrik santralleriyle yani suyla karşılayarak üretiyoruz. Üretimde bu girdilerin temininde eğer bir yükseklik varsa elektrik fiyatları da bu yüzden yüksek oluyor.
Şimdi, kömür meselesi konuşuluyor. Kömürde, TKİ'nin bütün eleştirilere, bütün raporlara, bütün suç duyurularına rağmen kömürü ihalesiz olarak ve fahiş fiyattan temin ettiği burada konuşuluyor, bu konuda çıkıp kimse açıklama yapmıyor. Sonra, Mehmet Amca ay sonunda elektrik faturası gelince bakıyor, "Ya bu fatura nasıl bu kadar geldi?" diyor. Mehmet Amca bu vakitte bizi izleyebiliyor olsa ona şöyle söylemek lazım: Mehmet Amca, bu kömür ihalesinde birilerin yediği hurmalar ay sonunda geliyor, senin faturanı tırmalıyor. Bu kömürdeki ihalesiz alım sırf Mehmet amcayı vurmuyor, hepimizi sıkıntıya sokuyor. Kömürü sadece elektrik üretiminde kullanmıyoruz. Sayın Bakanın deyimiyle "Fakir fukara kömür olarak da dağıtılıyor." Kömürü kim dağıtıyor? Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu. Ne beklersiniz? Bu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'nun bir kömür ihalesi açması lazım, Türkiye'nin en büyük kömür alıcısı olarak kıran kırana, kamunun da özel sektörün de olduğu bir kömür temini ihalesi yapması lazım ama bunu yapmıyorlar. Ne yapıyorlar? O kömürü TKİ'den alıyorlar. TKİ'den alınması demek, ihalesiz ve burada eleştirilip bir kelimeyle bile cevap verilmeyen bu yöntemle Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'na belli yerlerden kömür temin etmek demek.
Bakın, Ali Babacan bir ara çıktı ne dedi: "Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu doğrudan kömür alım ihalesi açsın." Ortalık karıştı, ortalık. Hükûmetin Başbakandan sonra en güçlü bakanlarından bir tanesi bunu söyledi, bir anda ortalık karıştı. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu bir kömür ihalesi açsın da görelim bakalım, TKİ girsin, bu fiyatlarla o ihaleyi alsın. Ondan sonra da burada Sayın Bakan gerine gerine otursun.
Doğal gaz ile elektrik üretimine geldiğimiz zaman: Rusya'dan, İran'dan, Azerbaycan'dan doğalgaz alıyoruz. Bir tane formül var, kocaman kitapta gördüm, Plan Bütçede sordum, aklım almadı, sonra dediler ki: Bu formül, o formül. Rusya'ya gitti birileri, bu formülde bir çarpan değişti, Türkiye'yi 2 milyar dolar çarptı Ruslar. Ya olur mu böyle bir şey, sorun hesabını. Bakana sorduk "devlet sırrı" dedi. Sonra Gazprom diye bir şirket var; ukala adam, çıktı, övüne övüne, dünyadaki en pahalı doğal gazı Türkiye'ye kasnakladığını, onu da o formül dairesinde yaptığını söyledi. Bizde devlet sırrı, Gazprom'un o Rus iş adamları övünüyorlar bizi nasıl çarptıklarıyla ilgili.
Benim bildiğim elektrik depolanamaz, yani bugün konuştuğumuz anlamdaki elektrik depolanamaz. "Enterkonnekte sistem" diye bir sistem var, oraya verilecek, arz-talep dengesi olacak. Birinden biri farklı olursa ortalık karışır. Şimdi, siz, öyle bir iş yapıyorsunuz ki özel sektörün doğal gaz ve kömür ile çalıştırdığı santrallerden 18 kuruşa kilovatı taahhüt ediyorsunuz, o anda onu alacaksınız, kullanınca da alıyorsunuz ama arz-talep dengesi bozuluyor, arz fazlası var ama adama ödeyeceğiz. Ne yapıyoruz? Keban'ın şalterini yarıya indir veya Çan'ı kapat, Kangal'ı kapat, Elbistan Termik Santrali indirsin. Peki, kaç paradan alıyorsun? 18 kuruştan alıyorsun. Kapattığın Çan kaç paraya üretiyor? 6 kuruşa üretiyor. Böyle bir yaklaşım olabilir mi? Bu hangi vicdana sığar?
Doğal gazda "al ya da öde" anlaşması: Sıkıntı neden? Depolayamıyoruz diye. Sayın Bakan sormak isterim: Tuz Gölü'nün altına -bir çılgın proje vardı- doğal gaz deposu yapıyordunuz. Ne oldu? Şimdi, aynı faka elektrikle basacaksınız. Konya Ovası'nın altında aküler hazır herhâlde! Bir tek o durumda bu iş işler, onun dışında doğal gazda başımıza ne getirdiyseniz, Şimdi de öyle getirirsiniz. Konya Ovası'nın altını akümülatörle döşemeden bu işi yaparsanız, yetimin hakkını orada Gazprom'a yedirdiğiniz gibi, burada da elektrik üreten özel şirketlere yedirirsiniz.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)