| Konu: | Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 11.01.2023 |
ÖZGÜR CEYLAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 392 sıra sayılı Teklif'in 4'üncü maddesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Çalışan memurundan işçisine, emeklisine, işverenine kadar milyonlarca yurttaşımızı doğrudan ilgilendiren ve etkileyen bir torba teklifi görüşüyoruz. Tepeden tırnağa bilgisiz, ilgisiz ve liyakatsiz kadroların yirmi yılın sonunda Türkiye'yi getirdiği noktanın neticesidir bugün konuştuğumuz teklif. Saraydaki Cumhurbaşkanından tutun da ne yaptığını bilmez ekonomi bürokratlarına, ışıltısı kendi önünü dahi aydınlatamayan Bakanına kadar bütün liyakatsiz kadrolar bu yaşadığımız ekonomik buhrandan sorumludurlar.
Tayyip Bey'i üzmeyen İstatistik Kurumunun yani TÜİK'in katkılarını ise Türkiye'de emeklisinden çalışanına toplumun tüm kesimleri iliklerine kadar hissetmeye devam ediyor.
Değerli milletvekilleri, görüşmekte olduğumuz teklifin 4'üncü maddesiyle, işverenlere verilecek 400 TL katkının nereden sağlanacağını belirliyorsunuz. Siyasal partiler iktidar olduklarında hayata geçirdikleri iş ve işlemleriyle toplumun hangi kesimlerinin yanında olduklarını da ortaya koyarlar. Milyonlarca kamu çalışanı ve emeklisine hangi kritere göre yaptığını kendisinin dahi bilmediği zamla, önce ölümü gösterip sonra sıtmaya razı etmeye çalışan Cumhur İttifakı, ENAG ve İstanbul Ticaret Odasının enflasyon rakamlarının yanından dahi geçmeyen TÜİK rakamlarını baz alarak işçileri ve emeklileri açlığa, memurlarıysa yoksulluğa mahkûm etmiştir.
Değerli milletvekilleri, nereden verecekmiş haşmetli sultanımız bu 400 lira asgari ücret desteğini, bir de ona bakmak lazım. Türk çalışma hayatına 1999 yılında girmiş İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılayacakmış. Tabii, bu desteği alabilecek durumda kaç işveren var, o da ayrı bir soru. Yarattığınız kriz döneminde, Kuruma prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve faiz borcu olmayan işverenler yararlanabilecek yani tuzu kuru olanlar. Elbette Türkiye, işverenlerini destelemelidir ama bunun desteleme aracı İşsizlik Sigortası Fonu mu olmalıdır?
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hayır.
ÖZGÜR CEYLAN (Devamla) - Üretimi, istihdamı ve işverenin AR-GE yatırımlarını merkezî yönetim bütçesinden destekleyecek mekanizmaları hayata geçirmek siyasal iktidarların sorumluluğudur.
Peki, bu Fon ne için kurulmuş? İlk kurulduğunda, sadece sigortalı çalışırken işsiz kalan emekçilere yani evine ekmek götürme olanağını yitiren emekçilere maaş ödemesi yapabilmek amacıyla kurulmuş. İşsizlik Sigortası Fonu ilk prim tahsilatını 2000 yılı Haziranında, işsizlere ilk ödemesini ise 2002 yılı Mart ayında yaptı. Fon ilk kurulduğunda yüzde 2 işçi, yüzde 3 işveren primi kesildi ve yüzde 2 de devlet katkısı sağlandı. 2004 yılında yapılan değişiklikle işçi pirimi yüzde 1'e, işveren primi yüzde 2'ye ve devlet katkısı da yüzde 1'e indirildi. Haziran 2022 rakamlarına göre, Fon'da biriken 376 milyarın 270 milyarı harcanmış, geriye kalan para ise 106 milyar lira; harcanan 270 milyarın sadece 46,8 milyarı işsize maaş olarak verilmiş. Yanlış duymadınız, işsiz kalan emekçiyi desteklemek için kurulan Fon'dan işsizlik ödeneği olarak ödenen rakam yalnızca 46,8 milyar lira arkadaşlar. 180 milyarın üstündeki para "kısa çalışma ödeneği" "nakdî pandemi desteği" "işbaşı eğitimi" "aktif iş gücü programı" "teşvik ve destekler" kalemleri adı altında iktidar tarafından sermaye kesimine aktarılmış. Nasıl olsa işçinin, emekçinin sahibi yok diye mi bu kadar rahat el uzatıyorsunuz bu ülkenin emeğiyle geçinen insanlarının birikimine?
Cumhuriyet Halk Partisi ve Millet İttifakı'nın iktidarında emekçilerin birikimleri yağmalanmayacak, yağmalatmayacağız diyerek sözlerimi büyük usta Ruhi Su'nun şu dizeleriyle sonlandırmak istiyorum: "Sabahın bir sahibi var/Sorarlar bir gün, sorarlar/Biter bu dertler, acılar/Sararlar bir gün, sararlar."
Saygılarımla. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)