GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:66
Tarih:28.02.2023

AK PARTİ GRUBU ADINA MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi hürmetle muhabbetle selamlıyorum.

405 sıra sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'mizin geneli üzerinde AK PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle, yüce Meclisi ve ekranları başında bizleri izleyen bütün vatandaşlarımızı hürmetle muhabbetle selamlıyorum.

Sözlerimin başında, tarihin kaydettiği en büyük deprem afetlerinden bir tanesi olan ve 11 ilimizi etkileyen, gerçekten hepimizin yüreğini yakan, büyük yıkımlara sebebiyet veren depremde vefat eden bütün vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet ve mağfiret diliyorum; bütün yaralı kardeşlerimize, vatandaşlarımıza acil şifalar niyaz ediyorum; buradaki bütün vatandaşlarımızın ve aziz milletimizin başı sağ olsun diyorum. İnşallah, millet ve devlet kaynaşmasını depremin ilk anından itibaren göstermek suretiyle bu acıyı, bu yaraları sarmaya hakikaten, hep birlikte, hep beraber gayret gösterdik. Bu çerçevede, depremin ilk anından itibaren arama kurtarma ve devamında bütün yaraları sarmaya dönük çalışan bakanlıklarımıza, kamu kurum ve kuruluşlarımıza, belediyelerimize, tüm sivil toplum kuruluşlarımıza, bu noktada, yurt dışından yardım çağrısına uyarak gelip burada her türlü desteği veren bütün kurum ve kuruluşlara, dost ve kardeş ülkelere yüce Meclisin çatısı altından teşekkürlerimi ifade ediyorum.

Tabii, bu konuda, şundan herkes emin olsun ki inşallah, bu yaraları hep birlikte saracağız çünkü milletimiz büyük bir millettir, devletimiz büyük bir devlettir. Bu konuda, Sayın Cumhurbaşkanımızın riyasetinde bugüne kadar verdiğimiz sözleri nasıl yerine getirdiysek; daha önce Van depreminde, İzmir depreminde, Adıyaman depreminde, birçok afet ve felakette hep beraber nasıl yaraları sararak onardıysak inşallah, bu durumda da bütün sözlerimizi yerine getireceğiz ve bir yıl içerisinde, bütün hak sahiplerinin hakkını gözetmek suretiyle 11 ilimizi büyük bir oranda demografik yapısına, yerel mimarisine göre yeniden ihya ve inşa edeceğiz; bu konuda hiç kimsenin endişesi, şüphesi olmasın. Bilimsel çalışmalarla, yapılan zemin etütleriyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın koordinasyonunda TOKİ marifetiyle bugüne kadar ülkemizde nasıl 1 milyon 200 bin konutu vatandaşlarımıza teslim ettiysek, deprem gören illerimizde vatandaşlarımızın yuvalarına kavuşmasına vesile olduysak inşallah, bu süreç içerisinde mutlaka bunu da gerçekleştireceğiz ve sıcak yuvalarına güzel insanlarımızı hep beraber kavuşturacağız.

Bu çerçevede, şunu ifade edeyim: Bugün önemli bir gün, gerçekten bugüne kadar verdiğimiz sözleri nasıl yerine getirdiysek bir sözümüzü daha yerine getirmenin kanun teklifi üzerinde hep beraber görüşüyoruz. 2021 yılı Aralık ayında 2022 yılı bütçesini görüşürken buradan yüce Meclisin huzurunda beş adım atacağımızı ilan etmiştik ve demiştik ki: Önce asgari ücretle ilgili düzenlemeyi yapacağız, ardından memur ve emeklilerle ilgili düzenlemeyi gerçekleştireceğiz, daha sonra üçüncü adım olarak 3600 ek göstergeyi yasalaştıracağız, dördüncü adım olarak da 500 bine yakın sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini inşallah temin edeceğiz ve bir sıralama ve süreç yönetimi olarak da beşinci adım olarak da inşallah EYT'li kardeşlerimizin talepleri doğrultusunda bu düzenlemeleri yasal hâle getireceğiz. 2021 Aralık ayında bütçe görüşmeleri, 2022 yılı bütçe görüşmeleri yapıldığı esnadaki Meclis tutanaklarında bunlar mevcut. Sonuç itibarıyla, dördünü bu süreç içerisinde yasalaştırdık, yerine getirdik; ilgili kararları aldık, yasa gerektirenleri yasayla düzenledik. Şimdi de işte Plan ve Bütçe Komisyonundan geçmiş olan EYT teklifimizi şu anda Genel Kurulda hep beraber görüşüyoruz.

İnşallah, bu EYT teklifimizle ilgili kısaca size, yüce Meclise bir bilgi vermek istiyorum. Biz bu Aralık 2021'deki açıklamaları yapınca EYT platformları, dernekleri, federasyonu temsil eden bazı yetkili arkadaşlarımız Şubat 2022 itibarıyla bizleri ziyarete geldiler, gerek Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkan Vekili arkadaşlarımızı gerekse bizi Cumhur İttifakı olarak ziyaret ettiler; bu konuyla ilgili düşüncelerini, kanaatlerini bizlerle paylaştılar ve bu çerçevede bize birçok konu başlığını tabii ki zikrettiler, bununla beraber ifade ettikleri en önemli konulardan bir tanesi 1999 yılında yürürlüğe giren yeni yasayla beraber sigortalılık süresi, prim gün sayısı ve yaş şartını taşıma durumunda emekli olunabileceğini; bununla beraber 1999 yılından, 8/9/1999 tarihinden önce sisteme girenlerle ilgili bir yaş şartı söz konusu olmadığını, bununla beraber 2022 Şubat ayı itibarıyla yürürlükteki mevzuata göre 5000 ila 5975 prim gün sayısını doldurdukları hâlde, çalışma süresini doldurdukları hâlde maalesef yaş şartını doldurmadıkları için evde beklediklerini, yaşlarını doldurmak için bekleyen birçok insanın bulunduğunu... "Bu münasebetle, adı üzerinde olan emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili bu yaş şartı evet, AK PARTİ'den önce düzenlenmiş bir durumdur bu, buna siz sebebiyet vermemiştiniz; bununla beraber bu düzenlemeyi sizden bekliyoruz, siz bunu yapabilirsiniz." şeklindeki yaklaşımlarına da muhatap olduk. Bu çerçevede görüşmelerimiz yıl içerisinde de 4-5 ayrı zaman dilimi içerisinde -2022 yılı içerisinde- gerçekleşti. Bu çerçevede tabii ki stajla ilgili bazı talepleri gündeme getirenler oldu. Biz de kendilerine bunun ayrı bir başlık olduğunu, ayrıca ele alınması hususunu ifade etmiştik.

Bununla beraber, sizlere, ekran başında bizleri izleyen bütün vatandaşlarımıza ve EYT'li kardeşlerimize açıklıkla ifade etmek isterim ki şöyle bir cümle kuruluyor bazen: "AK PARTİ ve Cumhur İttifakı'nın getirmiş olduğu ve şu an görüştüğümüz yasa teklifiyle sanki bir kademeli geçiş teklifi sunuluyor." Bu, doğru değil. Dolayısıyla bunu izah etmek ve kamuoyuyla paylaşmak, yüce Meclisle paylaşmak istiyorum. 1999 yılı 8 Eylülden önce ve 8 Eylülden sonra olmak üzere iki farklı hukuki statü getiriliyor. Yani 9 Eylül 1999'dan önce yaş şartı yok. Bununla beraber, 9 Eylül 1999'la beraber 99'dan bugüne kadar yürürlükte olan mevzuat aynı mevzuattır, 99'daki mevzuat bugüne kadar geçerli bir mevzuattır ve o mevzuatta da emekli olabilmek için üç şart aranmaktadır. Bunlardan birincisi sigortalılık süresini doldurmak, ikincisi 5000 ile 5975 gün arasında işe başlama tarihi itibarıyla değişkenlik arz eden bir kademeli prim günü sayısını doldurmak, üçüncü şart olarak da değerli arkadaşlar, yaş şartını doldurmak. Dolayısıyla üç şart yerine geldiğinde emekli olabilme hakkı elde edilebiliyor. Biz bu konuda AK PARTİ iktidarlarından önce mevcut bulunan üç şarttan bir şartı, yaş şartını tamamen ortadan kaldırıyoruz ve bugün itibarıyla 1999'dan itibaren şu ana değin yürürlükte olan mevzuata göre, kanunlara göre çalışma süresini, sigortalılık süresini ve tabi olduğu prim gün sayısını dolduran ve 1999'dan önce sigortalılık başlangıcını başlatabilen bütün çalışanlarımıza yaş şartı aranmaksızın emekli olma hakkı getiriyoruz. Dolayısıyla işin doğrusu, özü ve esası tam da budur; bunun dışındaki değerlendirmeler hakikati asla ve kata ifade etmemektedir.

Dolayısıyla bir kez daha altını çiziyorum ki biz, bugün getirdiğimiz ve üzerinde görüşmelerini yaptığımız EYT yasasıyla üç hususa düzenleme getiriyoruz. Bir tanesi; yaş şartını kaldırarak -yaklaşık 5 milyon insanımızın- yaşa takılmadan çalışma süresini, sigortalılık süresini ve 5000 ila 5975 prim gün sayısını, 1999'dan itibaren devam eden bu prim gün sayısını dolduran kişilerin hepsi 2023 yılı içerisinde de 2023 yılı sonrasında da yaş şartına bağlı olmaksızın emekli olabilecek; bunlar yaklaşık 5 milyon çalışanımızı ifade ediyor. 2023 yılı içerisinde ise yaklaşık 2 milyon 250 bin vatandaşımız bu konuda emekli olabilme hakkını elde etmiş olacak. Dolayısıyla gerçekten çok önemli bir reformdur. Bu, AK PARTİ'nin, Cumhur İttifakı'nın verdiği sözü pandemiye rağmen, enerji krizine rağmen, depreme rağmen, her şeye rağmen verdiği sözü nasıl yerine getirdiğinin, "Yaparsa AK PARTİ yapar, yaparsa Cumhur İttifakı yapar." sözünün nasıl ete kemiğe büründüğünün bir hakikat olduğunun tescilidir. Bu çerçevede, biz, bütün verdiğimiz sözleri yerine getirmenin bugün bir örneğini de hep beraber yaşamış oluyoruz. İnşallah, bu konuda bir problem söz konusu olmayacak ve herhangi bir ilave şart geçirmeden, var olan 3 şarttan 1 şartı ortadan kaldırmak suretiyle, bu noktada, 2023 yılı içerisinde 2 milyon 250 bin değerli çalışanımız emekli olmaya hak kazanabilecek. Ben şimdiden bu kardeşlerimiz için hayırlı olsun diyorum.

Bununla beraber, 1 milyona yakın taşerondan kadroya geçirdiğimiz çalışanlarımız var. Bu çalışanlarımızla ilgili de zorunlu emeklilik söz konusuydu, efendim, zorunlu olarak emekliliğe ayrılmaları söz konusuydu. Ancak biz, bu konuda gerek bakanlıklarda gerek belediyelerde, il özel idarelerinde ve bunlara bağlı şirketlerde çalışan, taşerondan kadroya geçen bütün çalışanlarımızın emekliliği hak ettiklerinde ister emekli olabilmeleri isterse çalışmaya devam edebilmeleri imkânını bu düzenlemeyle getiriyoruz.

Üçüncü olarak da bütün özel şirketlerde, özel kesimde, özel teşebbüste emekliliği hak eden çalışanlarımızın aynı iş yerinde emekli olduktan sonra da çalışabilmelerine imkân tanıyoruz ve bu manada işverenlere, iş yerlerine de yüzde 5'lik bir sosyal güvenlik destek primi vermeyi düzenliyoruz. Bu çerçevede, kişi başına, çalışan başına o iş yerine 500 lira ile 3.753 lira arasında değişen bir desteği -bu iş yerlerine çalışan başına- vererek bu şekilde yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazlaya dayalı millî ekonomik büyüme modelimizle beraber kesintisiz bir şekilde bu çalışma hayatının verimli, kalifiye insanlarımızla da devam etmesine imkân tanıyoruz. Dolayısıyla bu çerçevede, hakikaten önemli bir reforma imza atıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın 2022 yılı sonunda Kabine toplantısı sonrasında ortaya koyduğu bu iradeyi, sağlam iradeyi kanun teklifine dönüştürülmek suretiyle yüce Meclise gelmesine biz hep beraber vesile olduk. Bu çerçevede, başta Sayın Cumhurbaşkanımıza, Cumhur İttifakı'nın çok değerli Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanlarına, bütün milletvekillerimize, Komisyonda destek veren bütün milletvekillerimize, burada, Genel Kurulda bütün partilerimizin bütün milletvekillerine, destek verecek olan bütün herkese ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum. Tabii ki bu konuda ne demişsek onu yaptık, yaptığımızı söylüyoruz; söz verdiysek, vadettiysek mutlaka yerine getirdik, getiriyoruz ve bu yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatı olarak milletimizin hafızasındadır, milletimizin bilgisi dâhilindedir.

Dolayısıyla, deprem bölgesindeki bütün vatandaşlarımıza tekrar büyük geçmiş olsun diyorum. İnşallah, bundan sonraki aşamalarda da bu noktadaki bütün yaraları saracağımıza ve Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bir yıl içerisinde bütün bu 11 şehrimizi imar ve ihya edeceğimize olan inancımı sizlerle paylaşıyor, bu duygu ve düşüncelerle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.