GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:70
Tarih:08.03.2023

ZEKİ HAKAN SIDALI (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; her zamanki gibi "Hiç yoktan iyidir." denilen bu kanun teklifine "evet" diyeceğiz. Şunları da söyleyeceğiz: İktidarsınız ama 27'nci Dönemde de ekonomik sorunlara hiçbir çözüm üretemediniz, tek becerdiğiniz "yapılandırma" diyerek borca borç eklemek veya ötelemek. Basitçe, vatandaş sizden bugünün sorunlarını çözerken "mış" gibi yaparak yarın için daha büyük sorunlar yaratacak palyatif çözümler değil, istikrar ve güveni tesis edecek doğru adımlar bekliyordu; yapmadınız, yapamadınız. Bugün iktidarınızın 10'uncu ve aslında sonuncu vergi affı kanun teklifini getirdiniz. Vergiye gönüllü uyumu yıpratan bu uygulamanın sıklığı, vergi tahsilat oranlarında da düşüş yaratıyor. Ödeyenin de ödemeyenin de kendini suçlu hissettiği, dünyada eşi benzeri olmayan başarısız bir maliye yönetimi yarattınız. Bu durum yalnızca vergi ödemesinde değil, yapılandırma ödemelerinde bile azalmaya neden oluyor. Nasıl mı? Bakın, on yıl önce yapılandırmaların tahsilat oranları yüzde 50'nin üzerindeyken son yıllarda bu yüzde 10'a kadar geriledi yani yapılandırmanın bile yapısını bozdunuz. Yani hem kötü ekonomi politikalarınız hem de bunu telafi etmek için getirdiğiniz yapılandırmalarınız yalnızca vergiye uyumu değil aflara uyumu bile kontrolden çıkardı. İktidarınızda verginin temel ilkeleri olan genellik, eşitlik, adalet ve mali güce göre vergilendirme kavramları tamamen yok edildi. Bu kavramlar ülkede yok olunca maliyede de yok olması gayet doğal. Şimdi aflarla bu durumu tersine çevirip bir de bunu tam seçim öncesinde müjdeymişçesine yapıyorsunuz ama artık çok geç. Müjde, adil gelir paylaşımıdır. Müjde, kazanca göre vergilendirmektir. Müjde, vergi tabanını genişletmektir. Her neyse, bozduğunuz her şeyi İYİ Parti düzeltecek, kapsamlı ve gerçekçi bir vergi reformunu hayata geçireceğiz; gelir adaletine olumlu katkı sağlayacak, vergiye uyumu artıracak, vergi tabanını genişletecek uygulamalarla hem millet hem devlet kazanacak ve devletin kazandığı doğrudan millete hizmet için kullanılacak.

Kıymetli milletvekilleri, depremin üzerinden bir ay geçti ama acılar hepimiz için ilk günkü tazeliğini koruyor, sorun ve problemler ise artarak büyüyor. Bir gecede hayatı altüst olan depremzedelerimizin ihtiyaçlarının eksiksiz bir şekilde giderilmesinin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Aynı zamanda, depremi yaşayan illerden sonra depremden en çok etkilenen yer, memleketim Mersin oldu. Depremzedelere kucak açan Mersin'in nüfusu en az 400 bin kişi arttı; en az diyorum çünkü hiç kimse bilmiyor, hesaplayamıyor. Domino taşı gibi artarak büyüyen koordinasyonsuzluk burada da devam ediyor. Yaşanan bu yoğun göç dalgası altyapı, ulaşım ve barınma başta olmak üzere, olanaklarımızın kapasitesinin üzerine çıktı. Hemşehrilerimizin ve göç eden vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının sürdürülebilir bir şekilde karşılanabilmesi ve kentin daha dirençli hâle gelmesi için hemen şimdi bir önlem paketi gerekiyor. Depremin ilk günlerinden beri söylüyoruz, doğal afetin sosyal afete dönüşmesinin de önüne geçilmeli. Geçtiğimiz günlerde Mersin'de yaptığım görüşmelerde bu önlemlerin bir tercih değil, bir mecburiyet olduğuna bir kez daha kendi gözlerimle şahit oldum. Mersin'in tüm STK'leri bu konuda açıklamalar yapıyorlar. Bir kez de buradan kayıtlara geçsin diye tekrarlıyorum: Mersin özel bir destek statüsü kapsamına alınmalı. Merkezî bütçeden Mersin'deki kayıtlı nüfusa göre aktarılan kaynaklar fiilî durum dikkate alınarak yeniden hesaplanmalı ve acilen kullanıma açılmalı. Yardımlarda Mersin'deki depremzedeler de dikkate alınmalı. Kamu hizmetlerinin sürdürülebilir bir şekilde devamı için gerekli altyapı ve personel sayısı yeniden düzenlenmeli.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ZEKİ HAKAN SIDALI (Devamla) - Tamamlıyorum Başkanım.

BAŞKAN - Buyurunuz efendim.

ZEKİ HAKAN SIDALI (Devamla) - Yatırım teşvik sisteminde 3'üncü bölgede yer alan Mersin, olağanüstü koşullar dâhilinde 5'inci bölgeye alınmalı. Yıllardır billboardlarda resim olarak kalan, taahhüt ettiğiniz, söz verdiğiniz ekonomik ve sosyal hayatı etkileyecek projeler gerçekten ivedilikle tamamlanmalı. Bu zorlu süreçte Mersin ve Mersinliler üzerine düşeni fazlasıyla yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar ve büyük bir özveriyle de devam edecekler. Zira, depremzedeler bizim dostlarımız, kardeşlerimiz, akrabalarımız. Buradan iktidara tekraren çağrımız, kendi üzerine düşeni yapması ve Mersin'in yükünü hafifletmesidir.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.