| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 71 |
| Tarih: | 09.03.2023 |
CHP GRUBU ADINA EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine söz aldım.
Değerli arkadaşlar, yine bir vergi affı düzenlemesiyle karşı karşıyayız. Böyle bir düzenlemeyi yine bir torba kanunla getirdiniz. Yirmi bir yıllık iktidarınız döneminde toplam 12 adet -uzatmalar ve ihyalar hariç tabii ki- alacakların yapılandırılması ve varlık barışı kanununu da yürürlüğe koydunuz. Getirdiğiniz bu düzenleme, çok geniş kapsamlı bir düzenleme ve ekonomik krizin ağırlığı altında ezilen seçmeni seçim öncesi biraz rahatlatmaya dönük hazırlanmış. Teklif, kapsamı ve özü itibarıyla mali af getiren bir kanun teklifidir. Siz buna "af" demeyi sevmiyorsunuz ama bunun adı "mali af" değerli arkadaşlar.
11 maddeden oluşan bu görüştüğümüz ikinci bölümde hangi düzenlemeler var, şöyle kısaca onlara bir değinmek istiyorum:
13'üncü maddede, TOKİ'nin konut ihalelerine damga vergisi istisnası getiriliyor. Aslında, buradaki bu düzenleme konut satın almaları dar gelirli vatandaşlar için biraz daha kolaylaştırmaya yönelik düzenlenmiş gibi görünse de TOKİ müteahhitlerine yapılan bu istisnanın TOKİ'den ev alan dar gelirli vatandaşlara da sağlanması gerekirdi, maalesef bu düzenlemede bu hakkaniyetlilik yok.
14'üncü maddede, ortaklığın giderilmesi davası sonucunda yapılan satışlarda alınacak asgari maktu harç tutarı yapılan satış sayısı kadar değil, sadece 1 kez alınacak. Şimdi, bu ne demek? Çok hisseli bazı taşınmazların satışlarında, satış işlemleri sonrasında çok fazla satış işlemi çıktığı için satış bedelinden daha yüksek tutarda harç alınması söz konusu olabiliyordu, düzenlemeyle bu durum düzeltilmiş gibi görünüyor.
15'inci maddede Trafik Kanunu'nda sürücülerin 5 ila 95 puan arası ceza puanları siliniyor, geri alınan sürücü belgeleri de iade ediliyor. Bu düzenlemeden de toplam yaklaşık 2,5 milyon kişinin etkilendiği Komisyonda bize bilgi olarak verildi.
Yine, 16'ncı maddede boru hatları veya elektrik telleriyle taşınan ve sürekli akış hâlinde olan malların ithaline ilişkin olarak ödenen katma değer vergisi ithalatın yapıldığı dönemde indirim konusu yapılabilecek.
17'nci maddedeki düzenleme, spor kulübü ve şirketlerinin sporcularına ödedikleri ücretlerin gelir vergisi amatör sporun ve altyapının desteklenmesi için kulüp veya şirketlere iade edilecek. Aslında, bu da Komisyonda çok tartışılan bir maddeydi, madde üzerinde arkadaşlarımız değinecektir.
18 ve 21'inci maddelerde Cumhurbaşkanının AR-GE ve tasarım merkezi ve teknoloji bölgeleri dışında gelir vergisi desteği kapsamında çalışabilecek süreyi artırmaya ilişkin yetkisi yüzde 100'e çıkarılıyor. Bu oran daha önce yüzde 20'sine kadar yararlanmaya olanak sağlıyordu.
Yine 19'uncu maddede şirket satın almalarına ilişkin finansman giderlerinin satın alan ve satın alınan şirketlerin birleşmesi sonrasında da gider olarak yazılabilmesine izin verilmekte. Hazine ve Maliye Bakanlığı 2009 yılı başında söz konusu faizlerin gider olarak indirimini kabul etmemekteydi. Danıştayın da tarhiyatı onayladığı aslında biliniyor. Yani dolayısıyla böyle bir madde neden şimdi getirilmeye gerek duyuldu da getirildi? Bu da bir soru işareti olarak kalmış bulunuyor.
20'nci maddeye gelecek olursak motorlu araçların sigorta kapsamında tamirinde çıkma parçaların kullanılmasına da izin veriliyor. Bu düzenlemenin poliçelerde fiyat düşürerek tasarruf sağlayamayabileceği, kötü ve çakma parça kullanımını kolaylaştırabileceği yönündeki eleştirilere de Komisyon görüşmelerinde tatminkâr cevaplar verilememiştir.
22'nci maddedeki düzenleme büyükşehirlerle ilgili. Büyükşehirlerde mahalleye dönüşen köy ve beldelere önceden sağlanmış olan bazı ayrıcalıkların süresi uzatılıyor. Şimdi, bu kapsamda, kırsal mahalle ve yerleşik alan tespitini tamamlayarak uygulamaya başlayan belediyeler 6360 sayılı Kanun'la tanınan indirimlerinin 31/12/2022 tarihinden sonra son bulacağını düşünerek 2023 mali yılı gelir ve gider bütçesini mevcut mevzuat hükümlerine göre hazırlamışlardı. E, şimdi, baktığımız zaman, kırsal mahalle ve kırsal yerleşik alan uygulamalarını tamamlamış olan büyükşehirlerde bu sürelerin uzatılması belediyelerin ve su kanal idarelerinin bütçede öngörülen gelirlerinin ciddi olarak azalmasına sebep olacak. Bu indirimlerin tanındığı bölgelerin turizm gelişme bölgesindeki veya özellikle büyükşehir kentsel rantlarının oluştuğu kısımları da kapsadığı ifade edilip madde düzenlemesinin bölge farklılıkları dikkate alınarak yeniden gözden geçirilmesi konusunda Komisyondaki önerimiz de kabul edilmemiştir. 22'nci maddede, kırsal mahalle ve kırsal yerleşik alan uygulamalarını tamamlamış olan bu büyükşehirlerin kapsam dışında kalacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekiyor değerli arkadaşlar. Aslında, bu düzenleme de kanuni düzenlemeler yapılırken ve büyükşehir yasası çıkarılırken hiçbir şekilde ileriye dönük yeterince analiz yapılmadığı, ilerinin görülmeden, hızlı bir şekilde, eleştirilere de hiç kulak vermeden çıkarıldığının bir kez daha kanıtı olarak gözümüzün önüne geliyor.
Şimdi, değerli arkadaşlar, neden sürekli vergi affı kanunları getirmek zorunda kalıyorsunuz? Şimdi, iktidarınız süresince vergilemede adaleti sağlayan, kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alan ve vergiyi tabana yaymaya yönelik bir vergi sistemini getiremediniz, kuramadınız, kurmadınız. Bir yandan dolaylı vergiler yoluyla ekmek üzerinden dahi zorunlu olarak fakirin cebinden vergisini alırken diğer yandan sürekli getirdiğiniz vergi aflarıyla vergilerini düzenli olarak ödeyen gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri üzerinde de haksızlığa uğrama duygusu yarattınız. Vergiye uyumu bozdunuz; mükelleflerin, vatandaşların adalet duygusunu yok ettiniz.
Getirilen teklifte de vergisini düzenli ödeyen mükelleflere yönelik ilave birtakım teşvik ve indirim mekanizmaları eksik bırakılmış. Bu konudaki önerilerimiz de Komisyonda hiç dikkate alınmadı. En azından, vergi uyumu sağlamak konusunda vergisini düzenli ödeyen mükellefler için de bir düzenleme koyalım demiştik.
Her bir vergi affı ya da diğer adıyla yapılandırma kanunu sonrası tahsilat sonuçlarının da çok başarılı olduğu söylenemez. Komisyon çalışmaları sırasında dağıtılan tablolardaki verilerde söz konusu kanunların uygulama sonuçlarına ilişkin tahakkuk, tahsilat oranının oldukça düşük seviyede gerçekleştiği de anlaşılıyor. Evet, işte, Komisyonda bize dağıtılan bu tablolarda yıllar içerisindeki vergi indirimleri, vergi afları sonucundaki tahsilat sonuçlarına baktığımızda, örneğin 7256 sayılı Kanun -6'ncı sırada listemizde- 2020 yılı tahsilat oranı ne kadar biliyor musunuz? Yüzde 21,11. 2021 yılındaki 7326 sayılı Kanun'da -bu SGK tahsilatıyla ilgili konuşuyorum- yüzde 16,72. Gelir ve kurumlar vergisi tahsilatına baktığımızda, bu oran, yine aynı kanunlarda, yüzde 26,3; yüzde 51,8 olarak karşımıza çıkıyor değerli arkadaşlar. Son yapılandırma kanunlarındaki performans dikkate alındığında da işte, bu düzenlemeden de aslında tahsilat beklentisinin düşük olduğu Komisyon görüşmelerinde de anlaşıldı. Zaten güvenin ve ekonomik istikrarın olmadığı bir ülkede mali afların, vergi ve prim yapılandırmalarının başarılı sonuçlar getirmesi de mümkün değildir.
Genel Başkanımız ve 13'üncü Cumhurbaşkanı adayımız ne dedi? "Ben Kemal, geliyorum." Biz iktidara geliyoruz değerli arkadaşlar. Vatandaşlarımızı vergisini ödemekte zorlanır olmaktan çıkaracağız, rahatça ve gönüllü olarak vergilerini ödemelerini sağlayacağız, yeni bir vergi sistemi kuracağız, vergi reformu dâhil her alanda yapıcı ve kalıcı reformlarla Türkiye'de yeni ve kalıcı bir sayfa açacağız; çok az kaldı değerli arkadaşlar.
Şimdi, kalan çok kısıtlı süremde depremle ilgili birkaç noktaya değinmek istiyorum. Deprem olalı bir ayı geçti.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Bir dakika süre...
BAŞKAN - Buyurunuz.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın geçici barınma için hâlâ çadır ihtiyacı devam ediyor, tuvalet, banyo ihtiyacı, hijyen ihtiyacı, su ihtiyacı devam ediyor değerli arkadaşlar.
Bakın, geçtiğimiz hafta Hatay'daydım. Vatandaşlarımız köyde çadır bulamadıkları için seraların içinde barınmak zorunda kalıyorlar o korkunç koşullar içerisinde. Aslında, iyi ki CHP'li belediyeler var, onlar da olmasa, onların kurduğu çadır kentler ve konteyner kentler de olmasa vatandaşlarımızın çok daha fazlası açıkta kalacaktı.
Sonuç olarak, çadır ihtiyacını bile gideremeyen bir iktidarsınız. Daha önceki depremlerde söz verdiğiniz deprem konutlarını yapıp teslim edemeyen bir iktidarsınız. Gidip Adıyaman'a bakabilirsiniz bu konuda. Şimdi, çıkmış, çadır veremediğiniz vatandaşa "Hemen kalıcı konutlar yapıp teslim edeceğiz." diyorsunuz. Kalıcı konutlar için müteahhitlere kaynak aktarmak için de Plan ve Bütçe Komisyonunda...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım. Çok kısa, toparlıyorum. Son cümlem.
BAŞKAN - Tamamlayınız.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Kalıcı konutlar için müteahhitlere kaynak aktarımı için Afet Yeniden İmar Fonu kuruyorsunuz. Bunun yanında, bugün, Plan ve Bütçe Komisyonunda bu kanun teklifini görüşüyoruz. Siz, bu işleri yönetmekten çok uzaksınız değerli arkadaşlar. Şimdi önceliğiniz şu olmalı: Öncelikle bölgedeki eksikleri tamamlamak zorundasınız. Enkazları, kaldırılmamış enkazları kaldırmak zorundasınız. Seçim geliyor, kalıcı konutları da geçici konutları da hiç merak etmeyin biz yapacağız, biz gerçekleştireceğiz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum.