GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:6
Birleşim:76
Tarih:21.03.2023

BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, yaşadığımız deprem ve sel felaketlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.

Değerli milletvekilleri, ülke olarak yaşadığımız büyük felaketin yaralarını sarmaya çalışırken bugün Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni görüşüyoruz. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız kırk gün sonra bile çadıra ulaşamazken biz bugün maalesef at yarışlarıyla ilgili düzenlemeler yapıyoruz. Barınma sorunu hâlâ çözülememiş, kurulması gereken konteynerler kurulmamışken biz bu teklifle, depremde ortaya çıkan molozları ormanlara dökmenin yolunu arıyoruz. Depremden etkilenen 265 bin esnafımız kendisine verilen faizli kredi dışında elle tutulur bir destek beklerken biz bu teklifle ormanları talana açıyoruz. Evleri başlarına yıkılmış yüz binlerce insan iktidarın kendilerine satacağı evlerin parasını nasıl ödeyeceğini düşünürken biz bugün çiftçilerimizin mülkiyet hakkını maalesef ihlal ediyoruz.

Değerli milletvekilleri, AKP iktidarı döneminde 2/B kapsamında veya Cumhurbaşkanı kararıyla arsa vasfına dönüştürülen, kiralanan veya yangınlar nedeniyle tahrip olan orman alanlarımızın toplam alanı mevcut orman alanlarımızın yüzde 5'ini bulmaktadır. 1956 yılında çıkarılan Orman Kanunu'ndan sonra o tarihten 2002 yılına kadar yani kırk altı yılda 250 bin hektar orman alanı tahribata uğratılmışken bu rakam son yirmi yılda 550 bin hektara çıkmıştır. Geçtiğimiz kasım ayında aşırı kesim ve odun endüstrisine ham madde yetiştirmek amacıyla seçim bölgem olan Manisa Turgutlu Dağmarmara bölgesinde büyük bir orman katliamı yaşandı. Manisa Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri konuyla ilgili sadece yaşlı ve hastalıklı ağaçların kesildiğini söyledi ancak yaptığımız incelemelerde genç-yaşlı, hasta-sağlıklı demeden bütün ağaçların kesildiğini ve köklerinin dahi söküldüğünü gördük. Ağaç katliamı bununla da bitmedi, yine Manisa'da 3.500 dekarlık bir orman alan Cumhurbaşkanı kararıyla arsa olarak tescillendi.

Değerli milletvekilleri, eğer ormanlarımızı gerçekten korumak istiyorsak 2018 yılında 6831 sayılı Orman Kanunu'na eklenen ek 16'ncı madde yürürlükten kaldırılmalıdır çünkü Cumhurbaşkanına yetki veren bu madde yüzünden bugüne kadar 10 milyon metrekareden fazla ormanlık alan orman vasfından çıkarılarak arsa olarak tescillenmiştir. Yasa mevcut hâliyle bile suistimale açıkken bu torba yasanın geçmesi durumunda ormanlarımız talana ve soyguna karşı daha da korumasız olacaktır.

Değerli milletvekilleri, depremin ve ardından yaşanan sel felaketinin ilk günlerinden itibaren Adıyaman Milletvekilimiz Abdurrahman Tutdere ve milletvekillerimizle birlikte Adıyaman'daydım; hem depremde hem de selde iktidarın ne kadar hazırlıksız olduğuna, müdahale konusunda ne kadar yetersiz kaldığına bizzat şahit oldum. İktidar, 700 bin nüfuslu Adıyaman'ı maalesef unuttu. AFAD, Adıyaman ilinin adını bile anmadı. Enkaz altında kalan yakınlarını kurtarabilmek için vatandaşların nasıl çaresizlikle AFAD ekiplerine ulaşmaya çalıştıklarını gördüm. Kendi imkânlarıyla beton kütlelerini kaldırmaya çalışan vatandaşlarımızın çabalarına bizzat şahit oldum. O yığınlarda bırakılan binlerce insan donarak öldü. Devlet Adıyaman'da maalesef yoktu.

Değerli milletvekilleri, ben deprem bölgesinde yokluk, çaresizlik, acı ve gözyaşı gördüm, yaşadıkları felaketle baş başa bırakılmış bir halk gördüm. İktidar eliyle yaşatılan bu mağduriyetler yıllarca hafızamızdan maalesef silinmeyecek ama kimse umutsuzluğa kapılmasın, bu ülke büyük bir ülke, bu afetlerin yarasını hep birlikte saracağız.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.