| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 03.04.2023 |
HDP GRUBU ADINA ZÜLEYHA GÜLÜM (İstanbul) - Merhabalar.
Ben size konut mağdurlarından bahsedeceğim, zira yıllardır sorunları çözülebilmiş değil. Yüz binlerce insan bu ülkede bir ev alabilmek için sözleşme yaptı ama dolandırıldılar; borçlarını ödediler, kredi borçlarını ödediler ama bir ev sahibi olamadılar. İktidara yakın olan inşaat şirketleri iktidar yetkililerinin, belediye başkanlarının katıldığı proje açılışlarıyla güven yarattılar halkta ve sonrasında halk bu güven tersine döndüğü için de kaybetti, dolandırıldı. Türkiye genelinde 300 bini aşkın konut mağduru insan var. Ön ödemeli konut satışı yöntemiyle halka hayalî evler sattılar ve bunları satanlar da üstelik geçmişte benzer dolandırıcılık davalarından yargılanan insanlardı. Ama -şikâyet ettiğim- konut mağdurları yargıya başvurdular, Meclise başvurdular, dediler ki: "Bunlar bizi mağdur ediyor, dolandırıyor, haklarımız ortadan yok oluyor." Ama ne Meclis ne de yargı onların sorunlarına çözüm üretmedi; hâlen de mücadele etmeye devam ediyorlar. Yetmedi, son süreçte çete-mafya ekipleri konut mağdurlarını tehdit etmeye, onların olması gereken konutların üzerine çökmeye başladılar; buna ilişkin de yargıya başvurdu konut mağdurları, dediler ki: "Bizim elimizden almaya çalışıyorlar, tehdit ediyorlar." Ama şikâyet edilenler değil, mağdurlar maalesef yine mağdur oldu. Önceki hafta İstanbul'da konut mağdurları basın açıklaması yaptı, seslerini duyurmaya çalıştı, şunu sordular: "Bu müteahhitler, çete-mafya üyeleri kim tarafından korunuyor, neden adalet sağlanmıyor?" dediler.
Bu adaletsizlik sadece konut mağdurları için geçerli değil, işçiler, emekçiler açısından da benzer durum devam ediyor. Patronlar örgütlenen, sendika hakkı için greve çıkan işçileri işlerinden atmaya, haklarını gasbetmeye devam ediyor, buna karşı iktidar ise sermayeden yana tutumunu sürdürerek işçilerin karşısında yer alıyor. Sendikalaşma hakkını gasbeden işverenler hukuksuz eylemlerinden dolayı hiçbir şekilde bir müdahaleyle karşılaşmazken anayasal haklarını kullanan emekçilerse polisle karşı karşıya kalıyor. Mata Otomotiv fabrikası işçileri ek zam ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle iş bırakma eylemi başlattıkları için 600 işçi işten çıkarıldı. Seslerini duyurmak için Ankara'ya yürümek istediler ancak polis engeliyle karşılaştılar.
Yine, Cengiz ve Kolin Holdingin ortaklığıyla kurulan Satera Elektrikte çalışan ve çoğunluğu kadın işçilerden oluşan 18 işçi de Birleşik Metal-İş Sendikasına üye oldukları için işten çıkarıldı; onların direnişi de fabrika önünde devam ediyor. Kocaeli'de MKS Transformatör fabrikası işçileri de Birleşik Metal-İş'e üye oldukları için 30 işçi işten çıkarıldı, geri kalan diğer işçiler de tehdit ve baskılarla istifaya zorlandı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
ZÜLEYHA GÜLÜM (Devamla) - MKS Transformatör fabrikası işçileri de fabrika önünde direnişlerini sürdürüyorlar.
Yine, Bursa'da kendilerine dayatılan sefalet zammını kabul etmeyen yüzlerce enerji işçisi geçtiğimiz günlerde iş bıraktı. İşçiler, ENERJİ-SEN yönetimiyle birlikte Uluğ Enerjinin Bursa'daki merkezi önünde direnişlerini sürdürüyorlar ama ne yazık ki bu direnişlerin hiçbirinde iktidardan yana ya da Çalışma Bakanlığından yana bir duyarlılık, bir destek göremiyorlar; aksine, işverenin, patronların desteklendiği anlayışı, sermayeden yana anlayışı bu iktidar sürdürüyor. Biz de buradan hakları için direnen tüm işçilerin, emekçilerin direnişini selamlıyoruz; onlarla birlikte olduğumuzu, mücadelelerinin ortak olduğunu bir kez daha tekrar ediyoruz.