| Konu: | Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının Hakkâri Yüksekova'da afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi bahanesiyle insanların yıllardır oturduğu ikametgâhlarına gönderdiği tebligata ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 6 |
| Birleşim: | 84 |
| Tarih: | 04.04.2023 |
ZÜLEYHA GÜLÜM (İstanbul) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Hakkâri Yüksekova'da afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi bahanesiyle insanların yıllardır oturduğu ikametgâhlarda tebligatlar yapmıştır. Bu tebligatlarda denilmektedir ki: "250 bine yakın bedeli ya ödeyeceksiniz ya da buraları boşaltacaksınız." Bu insanlar, geçimlerini dahi zor sağlayan, günlük ihtiyaçlarını karşılayamayan insanlar; bu bedelleri nasıl ödeyecekler? Ekonomik krizin derinleştiği, insanların geçimlerini sağlayamadığı bir ortamda insanlardan bu bedeli istemek, aslında "Sokakta yaşayın." "Sokağa atın." demektir. Barınma hakkı en temel anayasal hak; devletin bu hakkı sağlaması gerekirken insanları evsiz barksız bırakması kabul edilemez. Üstelik "afet riski" adı altında yapılan bu durum çok daha vahim. Evlerin kişilere satılması afet riskini nasıl engelleyecek? Yine, deprem riski kâr hırsının aracı, malzemesi hâline getirilmiş durumda. İnsanların yaşam haklarından, barınma haklarından elinizi çekin diyorum.