| Konu: | ON ÜÇ İLDE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VE YİRMİ ALTI İLÇE KURULMASI İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 78 |
| Tarih: | 14.03.2013 |
CHP GRUBU ADINA CELAL DİNÇER (İstanbul) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanımıza yeni görevi hayırlı olsun diyorum.
Değerli arkadaşlar, ben tüm Orduluları kutluyorum. Üç ayda yaklaşık 60 bin nüfus kazandırarak, nüfusunu 771 bine çıkararak Guiness Rekorlar Kitabı'na girdi. Çünkü, yaklaşık bir yıl önceki nüfusu -gene TÜİK rakamlarına göre- 714 bin 771 bine yaklaşık bir yıllık bir sürede çıktı. Dünyada böyle bir nüfus artışı yoktur arkadaşlar. Yaklaşık yüzde 10-15 civarında -binde demiyorum- bir nüfus artışı sağlanmış. Ordulular bunu hak ettiler, kendilerini yürekten kutluyorum, büyükşehir olmalarını da yürekten kutluyorum bu kadar başarı kazandıktan sonra.
Değerli arkadaşlar, gene bir AKP klasiğiyle karşı karşıyayız. Biz bu yasa görüşülür iken -6360 sayılı Yasa olarak çıktı- "bütünşehir" dediğimiz yasa görüşülürken dedik ki: "Çok yanlış yapıyorsunuz, hiçbir objektif araştırma yapmadan, sadece nüfus kriterini alarak büyükşehir yapıyorsunuz." O konuşmamda -tutanaklarda da bellidir- "Ordu'nun ne günahı var?" dedik. "Yaklaşık 10 bin nüfusu, 20 bin nüfusu yetmiyor diye Ordu'yu niye yapmıyorsunuz, niye büyükşehir yapmıyorsunuz?" dediğimizde olumlu bir yanıt alamamıştık. Nitekim daha önceki Çevre Bakanlığının, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının, daha önceki adıyla Çevre ve Orman Bakanlığının isminde değişiklik yapıldığı kanun hükmünde kararnameleri dört buçuk ayda tam 4 defa değiştirdiniz. Şimdi de daha yeni kanunun üstünden bir buçuk-iki ay geçmeden, Orduluları küstürdüğünüz için, bakanı görevden aldığınız için -ben geçenlerde gene söyledim- bakana jest olsun diye Ordu'yu büyükşehir yapıyorsunuz. Böyle kanun yapma tekniği olmaz arkadaşlar.
Biz, tekrar ediyorum, Ordu'nun büyükşehir olmasından gurur duyarız, Ordu'nun büyükşehir olmasını canıgönülden destekleriz ancak bu yasanın önceki yasaya bağ kurarak, 6360 sayılı Yasa'ya bağ kurarak, aynı hükümleri taşımış olmasından dolayı, o hükümlerine de karşı çıkıyoruz. Çünkü o hükümler ülkemizi federal yapıya yönlendirecek hükümler içermektedir, yerel yönetimlerin, yerel halkın yönetime katılmasını yok edecek hükümler içermektedir. O kanun millî iradenin en ücra köşede gerçekleştirilmesinin önünü kapatan bir yöntemdir ve kapatan hükümler içermektedir. Eskiden, Ordu için söylüyorum, 4 bin kişi, seçilmiş insan Ordu'yu yönetirken şimdi yaklaşık 380-400 kişi yönetecek. Dolayısıyla halkın yönetime katılımını engellemiş olacaksınız, bütün köylerin tüzel kişiliğini kaldıracaksınız, yaklaşık 53-54 tane beldeyi ortadan kaldıracaksınız. Bu insanların suçu nedir?
Şimdi bizim bir önergemiz var, biraz sonra okunacak. Biz orada 6 tane yeni ilçe kurulmasını öneriyoruz. O ilçeler kurulsun, belde halkı yönetime daha yakından katılsın.
Değerli arkadaşlar, şimdi Ordu'yla ilgili bir doküman var elimde. Bunu İnternet ortamında herkes çıkarabilir. Biz bütünşehri veya büyükşehri ne için kuruyoruz? Kentleşmiş, kent yapısına kavuşmuş, insanların bir arada yaşadığı kentlerin tek elden daha düzgün yönetilmesi için, değil mi?
Şimdi Ordu'nun ilçelerini okuyorum:
Akkuş'a bağlı beldeler:
Akpınar: Fındık üretimi ağırlıklı olup tarıma sahiptir. Beldede ticari imalat yapılmamaktadır.
Çayıralan: Hayvancılık ve buğday ön plandadır. Bu beldemizde ticari imalat yoktur.
Kızılelma: Hayvancılık ön plandadır.
Salman: Fındık üretimi yapılan beldede aynı zamanda hayvancılık ön plandadır.
Devam ediyorum:
Aybastı: Fındık ve hayvancılık ağırlıklı olmaktadır. Sanayi adına imalat yoktur.
Pelitözü: Fındık üreticiliği ve hayvan yetiştiriciliği eşit ağırlıklı devam etmektedir. İmalat yoktur.
Çatalpınar aynı, Çaybaşı aynı, Fatsa aynı, Gölköy aynı, Gürgentepe aynı, İkizce aynı, Kabadüz, Kabataş aynı, Korgan aynı, Kumru aynı, Mesudiye, Perşembe, Ünye. Bunları çoğaltmak mümkün.
Bu kadar tarım ağırlıklı bir bölgede siz bütünşehir kurarak köylere nasıl hizmet götürebileceksiniz? Şu anda Ordu İl Özel İdaresi Genel Sekreteri üç aydır köylerde kapı kapı gezip kendi başarısızlığını bütün halka ilan etmektedir "Biz il özel idaresi olarak Ordu'da hizmet yapamadık, büyükşehir olursanız size şöyle hizmet yağacak, böyle hizmet yağacak." diye. Bir bürokratın köy köy gezip bu propagandayı yapmasının ne kadar yasal olduğunu ben sizin takdirinize bırakıyorum. Ama bu aynı zamanda bir gerçeğin de itirafıdır. Bu gerçek nedir? Siz, yani sizin iktidarınız "Biz köylere hizmet götüremedik?" Bunun açık bir ifadesidir. Bunu da huzurlarınızda belirtmek istiyorum.
Değerli arkadaşlar, peki, il özel idarelerinin tüzel kişiliğinin kaldırılmasını, Türkiye'de ikili bir yapının ortaya çıkarılmasını ne kadar doğru buluyorsunuz? Türkiye'de geriye kalan 51 ilde il özel idareleri yaşayacak, onlar daha az gelir alacaklar büyükşehir olmadıkları için. Peki, adında "adalet" olan bir partiye bu yakışıyor mu? Niçin adaletsiz bir gelir dağılımı yapıyorsunuz? Gelirleri hiç olmazsa eşit dağıtın, diğer bütünşehir olmayan, büyükşehir olmayan iller de bu paydan yeteri kadar yararlansın ama bu konuda da sizin tavrınız her zamanki gibi aynı.
Siyasal bakımdan değerlendirdiğimizde bu kanun önceki kanunla bağlı olduğu için Türk denetim yapısını il esasından bölge esasına kaydırmaktadır. Bunun tehlikelerini de huzurlarınızda bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Temsili demokrasinin tabanını daraltmaktadır. Ordu örneğinde verdim, 4 bin seçilmiş kişinin yerine 400 kişi seçilecek. Yönetim ölçeği halkın iktisadi ve siyasi ihtiyacına göre değil yerli ve yabancı yatırımcıların yani rantçıların isteğine göre ayarlanmaktadır. Peş peşe çıkardığınız Mera Yasası, işte Bütünşehir Yasası, şehirlerle ilgili yasaların tümü ranta açılma yasasıdır, rant dağıtma yasasıdır. Şimdi Ordu da bundan payını alacaktır.
Ordu halkına yeni yükler getireceksiniz. Belediye Kanunu'na göre -biraz evvel bir arkadaşımız açıkladı- alınan vergiler beş yıl ertelenecek. Ben, burada Ordu halkına sesleniyorum: Bunun sıkıntılarının ne olduğunu gidiniz İzmit halkından sorunuz, gidiniz İstanbul'un köylerinden sorunuz. Henüz yeni bütünşehir, büyükşehir olan iller bunu fark edemediler ama önümüzdeki ilk seçimlerde bunun farkını görecekler. Vergiler? Sadece belediye gelirlerindeki vergilerden muaf beş yıl. Beş yıl sonra gene bu vergiler alınacak ama diğer kanunlardaki vergiler bütün Ordu halkının sırtına yüklenecek. Burada bütün Ordu halkını uyarıyorum. Bu yasanın kendilerine çok ağır yük getireceğini huzurlarınızda belirtmek istiyorum.
Evet, bir diğer konu da, Hükûmet bu yasalarla iktidar odağının bir parçası hâline getirmek istiyor yerel yönetimleri. Ordu'nun, kâğıt üzerinde, köy ve köy altı yerleşimleri bir gecede kentleştiriliyor. Biraz evvel okudum, hiçbir ilçesinde sanayisi olmayan Ordu'nun, tarıma dayalı bir bölgenin birdenbire kent alanı ilan edilmesinden dolayı oradaki halkın imar düzeninden kaynaklanan bin türlü sıkıntıları olacak; hayvancılığı yeterince yapamayacak, sıkıntılar yaşayacak, hayvanına içirdiği suyun parasını ödeyecek. Ordu halkı bu sıkıntılara layık değil. Bu yüzden, bu yasanın bütünşehir şeklinde değil, sadece yarıçap esasına göre Ordu'nun merkezîleşmiş bölgelerini içine alacak şekilde ve gerçek anlamda dünyada uygulandığı şekilde büyükşehir olarak çıkarılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz.
Eksik de çıksa, yanlış da çıksa genel de bu yasanın tüm Ordu halkına hayırlı olmasını diliyorum. Yüce heyetinizi tekrar saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)