GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Deprem bölgesi Hatay'ın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:7
Tarih:20.06.2023

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 6 Şubat depremlerinin en yıkıcı etkilerini yaşayan, hiçbir hizmet almayan ve yaraları sarılmayan Hatay'ımızın sorunlarını konuşmak üzere gündem dışı söz aldım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, yüz otuz altı gün önce yaşadığımız depremde Hatay işte bu hâle geldi; taş üstünde taş kalmadı, şehir âdeta bir enkaz yığını, harabe ve bitik durumda. Medeniyetler kenti, hoşgörü kenti Hatay'ın bu hâlini boğazımıza düğümlenen hıçkırıklarla izliyoruz. Hatay bunu hak etmedi. 23 bin canımızı kaybettik, 1.857 kimliği belirsiz naaşımız var, yakınları tarafından aranan binin üstünde insanımızın ne ölüsü ne dirisi var, 302 bin aile de evsiz kaldı. Yıkılmayan ama hasar alıp girilmeyen evleri hırsızlar yağmalıyor, depremzede insanımızın şahsi eşyalarına yıkım ekipleri çöküyor, evdeki şahsi eşyaları yıkım ekipleri alıyor. Hasarsız evlerin olduğu arazileri, zeytinlikleri, tarım arazilerini de devlet kamulaştırıyor. "Depremzede Hataylının elinde ne kaldı?" derseniz koca bir hiç kaldı; insanımız yaşadığına bin pişman hâle getirildi, canından bezdirildi; bu kadim şehrin insanları hizmetten mahrum, kaderlerine terk edildi. Yirmi bir yıldır Hatay'a üvey evlat muamelesi yaptınız, depremde bari yapmayın dedik ama dinletemedik. Sessiz isyandayız, yeter artık diyoruz, yeter!

Şimdi, ben buradan öncelikli sorunlarımızı ve devlet kurumlarından beklentilerimizi sıralayacağım. Depremin üzerinden yüz otuz altı koca gün geçti, yüz otuz altı günde bir ilde barınma sorunu çözülmez mi arkadaşlar? Çözülemiyor çünkü bu durumda bile insanlarımız arasında ayrım yapılıyor, konteynerler adil dağıtılmıyor; böyle vicdansızlık olur mu? AFAD ilçelerimiz arasında ayrım yapıyor; yapmayın, ayıptır, günahtır!

Dereler haşere ve sineklerin üreme yuvası oldu. Etraf yılanlarla doldu, çadırları yılanlar basıyor, insanlarımız çadırlarda yılan korkusundan uyuyamıyor. Kendinizi ve çocuklarınızı böyle bir ortamda yaşarken düşünebiliyor musunuz? Kendinize reva görmediğinizi Hatay halkına niye reva görüyorsunuz? Bu kadar aymazlık olur mu? Acilen derelerimizi temizleyin artık.

Deprem öncesine göre Hatay'da haşere ve vektör yuvası neredeyse 10 kat artarak 1 milyonun üzerine çıktı. Belediyelerimiz ilaçlamalarda yalnız bırakılıyor, şehrimizi sinekler ve haşere bastı. Bu haşerelere bir an önce müdahale edilmezse şehrimizde salgın hastalıklar kol gezecek. Müdahale için neyi bekliyorsunuz? Hatay'ı ötekileştirmekten bıkmadınız mı? Bakanlıktan ilaçlama için takviye destek bekliyoruz; belediyeyle ilgisi yok.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Haşereler temizlendi.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Hatay bugün deprem altında, her tarafı yıkık, hâlâ "belediye" diyorsunuz. Hatay'da her şeyini kaybetmiş, elinde bir evi veya zeytinliği ya da tarım arazisi kalmış, vatandaşın bu mallarına da kamulaştırma yoluyla devlet el koyuyor.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Haşere ilaçlama...

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Diğer sorularıma da cevap verin buradan.

Bunca hazine arazisi varken hangi vicdansızlıkla bir depremzedenin yuvası, ekmek teknesi elinden alınıyor? Bu kamulaştırmaları derhâl iptal edin, vatandaşın malından gözünüzü, elinizi çekin, afet konutlarını uygun hazine arazilerine yapın.

Moloz döküm sahalarının çoğunu mahalle yakınlarına kurdunuz. Kanserojen olan, ölüm saçan asbestli molozları yaşam alanlarımızdan, su kaynaklarımızdan derhâl uzaklaştırın; havamızı, suyumuzu, doğamızı zehirlemeye son verin.

Hatay Havalimanı 6 Şubattan beri kapalı. Şu havalimanının hâline bakın: Yağmurda sel basıyor, dört aydır kapalı; bu bir utanç vesikası, utanç. Ulaştırma Bakanına sesleniyorum: Havaalanını bir an önce ticari uçuşlara açın, Hatay'ı artık kendi içine hapsetmeyi bırakın, Hatay'ı yalnızlaştırmaya son verin.

Hatay'da Dörtyol Hastanesinin dışında ameliyat yapılan ve sezaryen doğum yaptırılan hiçbir hastane yok. Dörtyolun kapasitesi de yetmiyor, insanlarımız Adana'ya sevk ediliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Bir dakika ilave ediyorum.

Buyurun.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - İki buçuk saatlik yola hangi hamile, hangi hasta dayanabilir? Yeter artık, hastalarımızı, hamilelerimizi yollarda kaybetmek istemiyoruz. Sağlık Bakanına sesleniyorum: Defne Devlet Hastanesini artık tam kapasiteye çıkarın.

Son olarak talebim Gazi Meclisimizin siz değerli üyelerinden olacak. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın elektrik, su ve doğal gaz faturalarının yıl sonuna kadar devlet tarafından ödenmesi için geçen hafta Meclis Başkanlığına bir kanun teklifi verdim. Depremzede insanımız manen, madden bitik arkadaşlar; hiçbir geliri yok, fatura ödeyecek durumları yok. AK PARTİ milletvekillerine sesleniyorum: Gelin, bu kanun teklifine "evet" deyin, bari yıl sonuna kadar faturaları devlet ödesin. Tüm kurumları göreve davet ediyorum, herkesi Hatay'a sahip çıkmaya davet ediyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)