Konu: | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 1 |
Birleşim: | 16 |
Tarih: | 14.07.2023 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MUSTAFA SAVAŞ (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerinde AK PARTİ Grubum adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle sizleri saygıyla selamlıyorum.
2002 yılında AK PARTİ'nin iktidara gelmesiyle birlikte uygulamaya koyduğumuz mali disiplin ve yapısal reformlar sonucunda Türkiye'nin temel makroekonomik göstergeleri hızlı bir şekilde düzelmiştir. Bu dönemde faiz oranları düşmüş, Türkiye'nin üretim kapasitesi artırılmış ve sanayimizde büyük atılım ve dönüşüm sağlanmıştır.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Faiz oranları mı düştü Başkanım?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Buna bağlı olarak dünyada örnek olarak gösterilen millî gelir ve ekonomik büyüme rakamlarına ulaşılmıştır.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Faiz oranlarının düştüğünü söylüyor sayın hatip Başkanım. Nerede düştü?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Kamu maliyesi politikalarının etkin ve verimli kullanılmaya başlanması sonucunda 2002 yılında yüzde 11,1 olan merkezî yönetim bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2022 yılında yüzde 1'e gerilemiştir. Bütçe açığının azaltılması, kaynakların faiz ödemeleri yerine yatırıma yönlendirilmesi sağlanmış ve Türkiye ekonomisi son yirmi yılda gelişen ülkelerin çok üzerinde performans göstermiştir. Türkiye ekonomisinin en güçlü yönlerinden birinin kamu maliyesi olduğu, kamu borcunun da düşük ve yönetilebilir seviyede bulunduğu tartışmasız kabul edilen bir gerçektir. Türkiye bugün mali disiplini temsil eden uluslararası kriterlere göre bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya ve kamu borç stokunun gayrisafi yurt içi hasılaya oranı parametrelerinde Avrupa Birliği, OECD ve G20 ülkeleri arasında istisnai başarıya imza atmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ hükûmetleri bugüne kadar gerçekleştirdiği icraatlar ve yaptığı reformlarla ülkemizi sadece bölgesel ve küresel düzeyde önemli bir aktör hâline getirmemiş, aynı zamanda vatandaşlarımızın alım gücünü ve refah seviyesini de arttırmıştır.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Şanlıurfa'nın alım gücü düşük, refah seviyesi de ayaklar altında. Ben anlamadım ki nereyi anlatıyor sayın hatip bizlere.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın milletimiz nezdinde test edilmiş ve sınanmış bir başarı hikâyesinin olduğu son seçimlerde bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bildiğiniz üzere, 2020 yılının başından itibaren tüm dünyayı etkileyen Covid-19 salgını ve daha sonra başlayan ve hâlen devam eden Rusya-Ukrayna savaşı gibi küresel gelişmelerin etkisiyle yaşanan çalkantılı dönemde tüm dünyada makroekonomik göstergelerde olumsuzluk hâkim olmuş, bununla birlikte, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde alınan tedbirlerle bu olumsuzluklar ülkemizde minimize edilmiştir.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Onun için mi dolar yükseldi bu kadar?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Nitekim üretimin çarkları durdurulmadan hayata geçirdiğimiz politikalar ve sunduğumuz desteklerle ekonomimiz canlı seyrine devam etmiş, 2020 salgın yılında küresel ekonomi yüzde 3,1 oranında daralma kaydederken Türkiye ekonomisi sanayi sektörü öncülüğünde yıl genelinde yüzde 1,9 oranında büyümeyi başarabilen az sayıda ülkelerden biri olmuştur. Salgın sonrası dönemde elde edilen kesintisiz ve yüksek büyüme hızımız birçok kurumsal tahminin ötesine geçmiştir. Bu dönemde istihdam artışı, turizm gelirleri ve mal ihracatımızda önemli kazanımlar elde edilmiş, küresel krizden itibaren kesintisiz büyüme süreci yaşanmıştır.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Dolar kaç lira oldu?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - 2021 yılında son elli yılının en yüksek büyüme hızına ulaşan ekonomimiz 2022 yılında da savaşa rağmen yüzde 5,6 oranında güçlü bir büyüme kaydetmiştir. Hükûmetimizin güçlü politikalarıyla, deprem felaketinin yaşandığı 2023 yılının ilk çeyreğinde ekonomimiz seçim atmosferine rağmen yüzde 4 büyüme oranı kaydederek canlılığını korumuştur. Diğer taraftan, 2023 yılının ilk altı ayında ihracatımız 123,4 milyar dolar olarak gerçekleşmiş, ithalatımız ise 184,8 milyar dolar olmuştur. 2022 yılında attığımız adımlar neticesinde bir önceki yıla göre yüzde 53 artışla 46,3 milyar dolara ulaşan turizm gelirimizin 2023 yılında tarihî rekorlar kırması beklenmektedir.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Sayın Başkanım, bu konuşmayı Şanlıurfa'nın Yıldız Meydanı'nda meydanında yapsa var ya, halk ne diyecek ben anlamıyorum yani bu işi.
BAŞKAN - Sayın Tanal, hatibin insicamını bozmayalım lütfen.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Şanlıurfa'nın Yıldız Meydanı'nda anlatsa bunu...
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Dolayısıyla önümüzdeki aylarda enerji...
BAŞKAN - Sayın Hatip, bir saniye.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Sayın Başkanım, Şanlıurfa'nın Yıldız Meydanı'nda sayın hatip böyle konuşsa...
BAŞKAN - Sayın Tanal, ama böyle bir usul yok. Lütfen hatibin insicamını bozmayalım. Lütfen...
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Ben de usulü hatırlatıyorum zaten, olmadığını biliyorum, hatırlatıyorum ben.
BAŞKAN - Sayın Tanal, lütfen.
Buyurun Sayın Hatip.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Sayın Tanal lütfen, biraz dinleyin. Ekonomiyi biraz öğrenin. Lütfen, lütfen, rica ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Efendim, işte, siz öğrendiğiniz için dolar 26 lira oldu. Bakın, dolar onun için 26 lira oldu.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Bakın, Tanal, her konuda bilginiz var, her konuda ahkâm kesiyorsunuz, her konuda fikrinizi burada söylüyorsunuz. Lütfen ekonomiyi de bize bırakın, ya, ekonomiyi bize bırakın.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Efendim, siz ekonomiyi bildiğiniz için dolar 26 lira oldu.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Allah aşkına lütfen, rica ediyorum. Lütfen, lütfen...
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - E, Allah aşkına, dolar niçin 26 lira oldu? Ekonomiyi bu kadar iyi biliyorsunuz, niçin dolar 26 lira oldu? Tamam, ekonomi bu kadar iyiyse niye 26 lira oldu?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Dolayısıyla...
BAŞKAN - Buyurun Sayın Hatip.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Sayın Başkan, lütfen...
BAŞKAN - Sayın Tanal, bir daha uyarmayacağım.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Ağabey, özür dilerim yani arkadaşlar sizden de özür dilerim. Ekonomi bu kadar çok iyiyse niye 26 lira oldu?
BAŞKAN - Sayın Tanal, lütfen.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Ben hatipten özür diliyorum. Ekonomi bu kadar çok iyiyse niye dolar 26 lira oldu?
BAŞKAN - Teşekkür ederiz. Bırakın, hatip konuşmasını tamamlasın.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Sonuç ortada -biraz önce de söyledim- Sayın Cumhurbaşkanımızın vatandaş nezdinde test edilmiş, sınanmış bir başarı hikâyesi olduğu için sonuç ortada. (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Beyefendi, ya, anladım. Bu ekonomik başarınız bu mu?
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Sonuç ortada Sayın Tanal. Lütfen...
BAŞKAN - Sayın Tanal, soru-cevap kısmında 11'inci sıradasınız. Böyle bir usulümüz yok kürsüyle. Sorarsınız sorunuzu, cevabını alırsınız.
Buyurun, lütfen devam edin.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Peki Değerli Başkanım.
MUSTAFA SAVAŞ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Dolayısıyla, önümüzdeki aylarda enerji ithalatındaki azalış ve turizm gelirleri öncülüğünde hizmet ihracatı gelirlerimizdeki artışın cari işlemler dengesine olumlu yansımaları olacaktır.
İş gücü piyasalarına baktığımızda ise Türkiye 2002-2022 döneminde 9,4 milyon istihdam oluşturmuş, 2023 yılı Mayıs ayı verileri itibarıyla toplam istihdam düzeyi 31,7 milyona ulaşmıştır. Bununla birlikte, iş gücüne katılımı teşvik edici politikalar sonucunda özellikle kadınlarda güçlü iş gücüne katılım artışı sağlanmıştır. Son yirmi yıllık dönemde iş gücüne net yeni katılım 10,5 milyon kişiye ulaşmıştır. İlgili dönemde istihdam oranı 2022 yılı itibarıyla yüzde 47,5 seviyesine yükselmiştir. Depremin iş gücü piyasası üzerindeki sınırlı etkisinin nisan ayı itibarıyla sona ermeye başladığı gözlenmekte ve önümüzdeki dönemde iş gücüne katılım ve istihdam oranlarındaki artışın devam etmesi beklenmektedir. Nitekim bu yılın mayıs ayında mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak yüzde 9,5 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan 2023 yılına gelindiğinde, enflasyon oranı hızlı bir düşüş eğilimine girmiştir; 2022 yılı Kasım ayında başlayan gerileme süreci 2023 yılı Haziran ayında da devam etmiş ve yıllık enflasyon yüzde 38,2'ye gerilemiştir.
Dolayısıyla, tüm bu göstergelerin de işaret ettiği gibi, ülkemiz ekonomisi 6 Şubatta yaşanan deprem felaketine ve küresel düzeyde yaşanan olumsuzluklara rağmen sürdürülebilir ve güçlü büyüme görünümünü korumaktadır. Ülkemizin izlediği politikalara güvenin bir göstergesi olarak, Türkiye'nin beş yıllık ülke kredi risk primi de düşüşünü sürdürerek 13 Temmuz itibarıyla 442 baz puanla son yirmi yılın en düşük seviyesine gerilemiştir. Türkiye yatırım, üretim, ihracat, istihdamı önceleyen ekonomi politikaları ve güçlü kamu maliyesiyle Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde her türlü güçlüğü aşmaya muktedir olduğunu bir kere daha göstermiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği üzere 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'yla merkezi yönetim bütçe giderleri 4 trilyon 470 milyar lira ödenek tahsis edilmiştir. Ancak 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle yapılan harcamalar başta olmak üzere kamu idarelerinin ödenek ihtiyaçlarının karşılanabilmesi amacıyla 1 trilyon 119,5 milyar lira ödeneğin ilgili kamu idarelerinin bütçelerine eklenmesi zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Kahramanmaraş merkezli depremler 11 ilimizde 14 milyondan fazla insanımızı etkileyen ve asrın felaketi olarak nitelendirilen büyük bir afet olarak tarihimizdeki yerini almıştır. Bu vesileyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar ve yakınlarına sabırlar diliyorum.
Deprem bölgesinin nüfus, coğrafi büyüklük ve millî gelirdeki payı bakımından arz ettiği önem ve insani kayıplarımızın yanı sıra maddi kayıplarımız düşünüldüğünde her ekonominin kolay kolay üstesinden gelemeyeceği çok ciddi bir yük ortaya çıkmıştır. Tabii, bunun dışında kaybolan anıların, umutların ve sevgilerin ölçülmesine ise imkân bulunmamaktadır. Böyle bir afetin dünyanın en güçlü ekonomilerini bile sarsacağı ve bu sarsıntının uzun süre devam edeceği hepimizin malumudur. Ancak, Türkiye yaşanan bu afeti Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde en az hasarla atlatmasını bilmiştir. Bu olağanüstü hadisede her zaman olduğu gibi vatandaşımızın yanında olduk, yaşanan felaketin etkilerinin en hafif şekilde atlatılmasını ve tekrar normal hayata dönülmesini sağlamak üzere gerekli tedbirleri ivedilikle ve kararlılıkla aldık. Mevcut bütçe olanakları dâhilinde tüm imkânlarımızı bölgeye sevk ettik, milletimiz de asrın felaketi karşısında kelimenin tam anlamıyla asrın dayanışmasını göstermiştir.
Şimdi, depremin ekonomimiz üzerindeki olumsuz etkilerini gidermek için ek önlemlerin alınmasına ihtiyaç duyulmuştur, bu ağır yükün altından hep birlikte kalkacağız. Bildiğiniz üzere, deprem bölgesinde hayatın normale dönmesi için yoğun gayret sarf ediyoruz; şehirlerimizi eskisinden daha güvenli, dayanıklı hâle getirmekte kararlıyız, bu yılın ekim, kasım aylarından itibaren yapımı tamamlanan konutların teslimatını peyderpey gerçekleştireceğiz. İlk bir yılda 319 bin konutun inşasını bitirip hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyor, toplamda 650 bin konut inşa etmeyi hedefliyoruz. Depremin yaralarını sararken dirençli şehirler yaklaşımımıza uygun bir şekilde planlama süreçlerini tamamladık. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz çerçevesinde, afetlere duyarlı şehirleşme, depremden etkilenen tüm şehirlerimizde yaşam kalitesini en yüksek seviyeye çıkaracak kentsel dönüşüm seferberliğiyle yeni yerleşimler oluşturmak için gece gündüz var gücümüzle çalışıyoruz. Bu çerçevede, mali disiplinden asla taviz vermeden, geçtiğimiz yılı öngörülenin altında bir açıkla kapatan bütçemizin 2023 yılında yeni koşullar ve ihtiyaçlara göre revize edilmesi için ek bütçe kanun teklifimizi Gazi Meclisimize sunduk. Ek bütçeyle depremden zarar gören vatandaşlarımızın ihtiyaçları karşılanacak, hasar gören konutlar yeniden inşa edilecek, altyapı hasarlarının onarılması veya yeni altyapının tesis edilmesi sağlanacak, kamu idarelerinin yapı stokunda oluşan zararlar giderilecektir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; depremin hemen ardından mart ayında Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığımızın açıkladığı rapora göre depremin maliyeti 104 milyar dolar hesaplanmıştır. Bu rakam ekonomimiz üzerinde büyük bir yük oluşturmaktadır. Kanun teklifimizle ek bütçenin 527,3 milyar liralık bölümünün deprem sonucu ortaya çıkan hasar ve tahribatın etkilerinin giderilmesi amacıyla kullanılması öngörülmektedir. Hazırladığımız ek bütçe kanun teklifiyle öngördüğümüz ilave ödenekler başta depremin etkilerinin ortadan kaldırılması olmak üzere zorunlu harcama alanlarına yöneliktir. Tüm sosyal kesimleri desteklemeyi, ekonomimizin sağlıklı büyümesini hedeflemektedir. Diğer taraftan ek bütçenin deprem dışındaki giderlerinin dağılımına bakıldığında, vatandaşlarımıza yönelik hizmetlerin iyileştirilmesi yönünde il özel idarelerine ve belediyelere aktarılacak kaynaklar, ülkemizin büyümesine ve istihdamına katkı sağlayacak yatırımların daha hızlı tamamlanabilmesi amacıyla tarımsal sulama projeleriyle kara yolu ve demir yolları başta olmak üzere yatırım nitelikli giderler, tarımsal destekler, tarım sektörü yatırımlarıyla tarımsal kredi sübvansiyonu müdahale alımları ve tarımsal KİT'ler, engelli evde bakım destekleri, 65 yaş üstü yaşlılar ile engelli vatandaşların aylıkları, muhtaç ailelere yapılacak yardım ödemeleri ve diğer sosyal amaçlı giderler için kullanılması öngörülmüştür. Ayrıca engelli eğitim desteği, okul yemeği giderleri, ücretsiz ders kitabı ve yardımcı materyal giderleri, taşımalı eğitim giderleri gibi eğitim hizmetlerinin yürütülmesi, esnaf sanatkâr ve çiftçilere sağlanan hazine faiz destekli krediler nedeniyle Halk Bankası ve Ziraat Bankasının görevlendirme giderleri, genel aydınlatma giderleri, konut, ibadethane ve cemevlerine ücretsiz doğal gaz sağlanabilmesine ilişkin sistem kullanım bedelleri, deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarının silinmesi ve ertelenmesi nedeniyle oluşan giderlerin karşılanabilmesi, diğer zorunlu harcamalar, faiz giderleri için kullanılması öngörülmüştür.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK PARTİ Hükûmetlerimiz sürdürülebilir ve güçlü büyüme yolunda konjonktürel sıkıntıları bertaraf etmek için maliye, para ve gelir politikalarının eş güdümüne özel önem vermektedir. Küresel ekonominin yeniden yapılandığı ve öngörülebilirliğin azaldığı bir dönemde sağladığımız destekleyici adımlar sayesinde ekonomimizin direncini ve cazibesini artırdık. Yeni dönemde ekonomi politikalarımız çerçevesinde üretimde verimliliğin sağlandığı, istihdamın ve ihracatın yeni rekor seviyelere ulaştığı ve bu süreçte enflasyonun yeniden tek haneli seviyelere düşürüldüğü güçlü ve müreffeh bir Türkiye'yi inşa etme gayesiyle yola devam ediyoruz. Bu çerçevede hazırladığımız ek bütçe kanun teklifimiz hem depremin etkilerini ortadan kaldırmayı hem de sosyal kesimleri desteklemeyi ve ekonomimizin sağlıklı büyümesine katkı sağlamayı hedeflemektedir. Bu çerçevede ek bütçe ödeneklerimiz 1 trilyon 119,5 milyar lira olup bu giderlerin karşılığı olarak gelirlerimizin de aynı tutarda artacağını tahmin ediyoruz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye büyük demokrasi ve kalkınma hamlesi sayesinde son yirmi yılda bir asırlık yolu katetmiş, nihayet kendi hedeflerini, kendi vizyonunu belirleyip uygulayabilecek bir iklime kavuşmuştur. AK PARTİ olarak her alanda yaptığımız reformlarla ülkemizi 2023 hedeflerimize ulaştırmak için elimizden gelen tüm gayreti gösterdik. Aziz milletimiz de şahittir ki bu süreçte onca badireleri atlattık, engelleri aştık, ülkemiz üzerinde oynanan gerek siyasi gerek ekonomik nice sinsi planı boşa çıkardık. Şimdi ise cumhuriyetimizin ilk asrını geride bırakıp ikinci asrına başlayacağımız bu dönemde de Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı vizyonuyla güven ve istikrardan taviz vermeden başarılarımıza yenilerini ekleyeceğiz. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla ülkemizi dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri yapma, milletimizin güvenliğini, huzurunu, refahını en üst seviyeye çıkarma hedefini birlikte başaracağız.
Hazırlanan ek bütçenin her bir kuruşu deprem bölgemizin ihtiyaçları başta olmak üzere toplumumuzun geniş kesimlerinin ihtiyaçlarını karşılamak, geleceğe umutla bakacakları yarınların altyapısını oluşturmak için harcanacaktır.
Bu düşüncelerle ek bütçenin ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. 15 Temmuz Millî Birlik ve Demokrasi Günü'nü kutluyorum. Hain darbe girişiminin yıl dönümünde her karış toprağı şehit kanıyla bezenmiş vatanımız ve mukaddes değerlerimiz için şehadete yükselen şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına ve aziz milletimize başsağlığı diliyorum, kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)