Konu: | İzmir Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu'nun yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin konuşması |
Yasama Yılı: | 1 |
Birleşim: | 15 |
Tarih: | 13.07.2023 |
BAŞKAN - Sayın Dervişoğlu, ben de bunu uzatmak niyetinde değilim, sadece bir şey söyleyeyim: Hani, bu kadar telaşa mahal yok, selam Allah'ın selamı, ya alırsınız ya almazsınız, dili de önemli değil ama... (İYİ Parti sıralarından gürültüler)
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Anlamıyoruz ki Başkan, anlasak alacağız Başkanım.
BAŞKAN - Müsaade edin, müsaade edin.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Telaş yok bir kere!
BAŞKAN - Müsaade edin arkadaşlar. Arkadaşlar...
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Sayın Başkanım...
BAŞKAN - Arkadaşlar, müsaade edin.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Ama beni telaşa kapılmış gibi itham etmeyin.
BAŞKAN - Sadece bir cümle, sadece bir cümle söyleyeceğim izninizle. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) İzninizle...
Bakın, Sayın Dervişoğlu...
AHMET GÖKHAN SARIÇAM (Kırklareli) - Bölgende geçerli olabilir ama Genel Kurulda olmaz bu geçerlilik.
BAŞKAN - Müsaade edin, müsaade edin, olup olmayacağını söyleyeceğim.
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - İngilizce oluyor da Kürtçe niye olmuyor?
BAŞKAN - Şimdi, Sayın Dervişoğlu...
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Ya, Tanal, ne alakası var yani! İngilizce de olmaz, İngilizce de olmaz canım. Ne alakası var?
BAŞKAN - Arkadaşlar...
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - İngilizce oluyor, Fransızca oluyor, Almanca oluyor; Kürtçe niye olmuyor? Allah'ım ya!
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen birbirimizle konuşmayalım.
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Ya, boş ver... Yani bırak! Bu seninki öküz altında buzağı aramak bile değil ya!
BAŞKAN - Lütfen... Lütfen...
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Ayıp ya!
BAŞKAN - Şöyle: Sayın Dervişoğlu "Burada bir şey şerh ediliyor. Ben Arapça bilmiyorum." dedi. "Şerh etmek" Arapça, Türkçe'yle uzak yakın hiçbir ilgisi yok. Bak, Arapça konuştunuz. Burası bana diyor ki: "Müdahale edin."
DURSUN MÜSAVAT DERVİŞOĞLU (İzmir) - Türkçesini söyleyin, bir dahakine onu...
BAŞKAN - Müsaade edin.
Bura bana diyor ki: "Müdahale edin." "Müdahale" "duhul"dan gelir, o da Arapça. Vekil de Arapça bir selam vermiş yani buraya girersek çıkamayız. (Yeşil Sol Parti sıralarından alkışlar)