Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 2 |
Tarih: | 03.10.2023 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA NECMETTİN ÇALIŞKAN (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Ülkemiz 6 Şubatta büyük bir deprem yaşadı. Depremin en ağır faturasını Hatay ödedi. Elbette yedi aylık süreç içerisinde çeşitli icraatlar oldu. Elbette ki deprem gibi kan olan; insanların hayatını, çevresini, birikimini, tarihini kaybettiği bir olay siyaset malzemesi yapılmaz. Bu açıdan da bugüne kadar yapılmış olan hizmetlere teşekkür etmek isterim ancak şunu da ifade etmek isterim ki yapılan icraatlar devede kulaktır, çok daha azıdır.
Maalesef ki bugün deprem bölgesinde bir açıdan 6 Şubattan daha acı durumlar yaşanmakta çünkü o gün insanlar deprem felaketine "Doğa olayıdır, tabiat olayıdır, takdiriilahidir." diyerek boyun eğdiler ama yedi ay sonra insanlar umutlarını kaybetmeye başladı, insanlar umutlarını asla kaybetmemeli.
Bu noktada, özellikle belirsiz hususlardan birisi, hepimizin yakında televizyon ekranlarında seyrettiği gibi, konteynerlerde yaşananlar. Bugün hâlen 10 binin üzerinde aile konteyner sırası bekliyor yani çadırlarda veya yakınlarının yanında yaşıyor, konteynerlerde yaşayanların ise hâli zaten felaket. Bu açıdan, buradaki önemli sorunlardan biri orta hasarlı binalara ilişkin. Depremin üzerinden bu kadar süre geçmiş olmasına rağmen orta hasarlı binalara ne yapılacağı hâlen meçhul; biri "Yıkılacak." diğeri "Yıkılmayacak." diyor ve maalesef ki bu süreçte yapılan tespitlerde deyim yerindeyse hoyratça davranıldı, hafif hasarlı binalar bile ağır hasar olduğu söylenerek yıkıldı. Burada bol keseden bir yıkım yapıldığı, millî servetin heba edildiği net bir şekilde ortada.
Değerli milletvekilleri, deprem her yerde acı ama Hatay'da biraz daha fazla acı. Hatay'da yıkım fazla olduğu kadar, Hatay sınır ili, bu açıdan da Hatay'daki depremin sadece deprem olarak değil, aynı zamanda bir millî güvenlik sorunu olarak görülmesi gerekir. Hatay'ın tahliyesi, sınır telini geriye çekmek Hatay iddiamızdan vazgeçmek anlamına gelir ve üzülerek ifade edeyim ki bu süreç içerisinde Hatay'a özel önem verilmesi gerektiği hâlde, Hatay'ın bir an önce bayındır hâle gelmesi gerektiği hâlde Hatay hiçbir şekilde öncelenmedi ve Hatay hâlen ilk günlerdeki gibi problemleriyle baş başa.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Evet, lütfen toparlayalım.
NECMETTİN ÇALIŞKAN (Devamla) - Teşekkürler.
Burada belki kanunen özel statülü bir il olmasının mümkün olmadığı söylenecek, bu konu sadece kendimizi kandırmak olur. Hepimiz biliyoruz ki buradaki herhangi bir kanun Meclis görüşmeden zaten KHK'yle, gece yarısı bir imzayla pekâlâ çıkabilir. Bu açıdan da gerçekten deprem bölgesine önem veriliyorsa Meclisin bile kararını beklemeden KHK bir an önce bu sorunu çözebilir.
Hatay'da sağlık problemi var, hastane yok, insanlar 300 kilometre ötedeki Mersin'e gidiyor. Hatay'da eğitim hizmetleri yetersiz, barınma sorunu var, gıda sorunu var, güvenlik sorunu var, havaalanı sorunu var; bu açıdan Hatay boşaltılmamalı, deprem bölgelerine özel önem verilmeli. Bu noktada bir de Hatay'da görev yapan memurlara özel teşvik verilmeli ki gelen memur bir an önce kaçıp başka yere gitmek için fırsat kollamasın. Belediyelere kesinti yapılmasın. (Saadet Partisi ve CHP sıralarından alkışlar)