GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yeşil Sol Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:9
Tarih:18.10.2023

İYİ PARTİ GRUBU ADINA UĞUR POYRAZ (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, biraz önceki hatipleri de dikkatle dinledim. 3 Ekim tarihinde yine bu kürsüden yargıdaki yapılanma, Emniyetteki yapılanma, hatta Türk Silahlı Kuvvetlerindeki yapılanmaların yine bu kurumlar tarafından, kendileri tarafından tespit edilmesi, ifşa edilmesi ve gereğinin yapılması gerektiğini ifade etmiştik; aradan on gün geçmeden bir başsavcı tarafından Hâkim ve Savcılar Kuruluna verilen bir dilekçeyle bu konuya ilişkin ilk kez resmî bir husus da siyasetin gündemine ve yasama organının gündemine tekrar gelmiş oldu. Tabii, bununla ilgili, bugün 81 ilin Baro Başkanlarının, 81 ildeki bütün avukat meslektaşlarımın buna benzer onlarca örneği var ama biraz önceki Yeşil Sol hatibinin örnek verdiği gibi "Senin kumpas davan, benim kumpas davam..." üzerinden örnek vermeye gerek yok. Burada, Türk hukukunun tüm davalarda objektif, tarafsız, bağımsız ve karar metninin üzerine yazıldığı üzere Türk milleti adına karar veren bir iradeyle davranması bizim için önemli.

Bugün, Türkiye'de uzun dönemdir -birçok hâkim ve savcı için söylüyorum, bunun örneklerini de yaşıyoruz, çok basit bir örnek de vereceğim- Adalet Bakanını atayan Sayın Cumhurbaşkanı, Bakan Yardımcılarını atayan Sayın Cumhurbaşkanı, Hâkim ve Savcılar Kurulunun çoğunluk üyelerini atayan Sayın Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanlığı bürokrasisini atayan Sayın Cumhurbaşkanı. Dolayısıyla bütün bu atama silsilesinde temel konu nedir? Denetim ödevi. Her kurumun içerisinde çürükler olacaktır ama denetim mekanizması bu çürükleri öngörmek, tespit etmek ve gereğini yapmakla mükelleftir. Bu doğrultuda, bu atamaların Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin getirdiği imkân ve yetkiyle tek kanaldan, tek elden yapıldığı, haddizatında aynı tornadan geçmiş gibi bir hemşehrilik ilişkisi ya da bir devre ilişkisiyle yapıldığı bir süreçte bu ve buna benzer onlarca dilekçe ya bizlerin makamına ya Hâkimler ve Savcılar Kuruluna ya da ilgili makamlara verilmeye devam edecektir. Burada, bugün, Adalet Bakanlığının, Adalet Bakanlığına mensup yargıçların kendi meslektaşlarına ilişkin önlerine gelen bütün itirazları, bütün hususları son derece titiz bir şekilde -sadece bu dilekçedeki unsurları değil- dikkate almaları gerekiyor.

Çok basit bir örnek daha vereceğim ama süremi ekleyerek giderseniz Sayın Başkan, kesinti olmasın; teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Teknik olarak kesiliyor, tekrar açıyoruz.

UĞUR POYRAZ (Devamla) - Teknik olarak sustum Sayın Başkanım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Poyraz.

UĞUR POYRAZ (Devamla) - Biraz önce de ifade ettiğim gibi, bugün FETÖ'den dolayı birçok hâkim ve savcı irtibat ve iltisak sebebiyle ihraç edildi. Peki, bu hâkim ve savcıların hangilerinin verdiği kararlarla ilgili yargılamanın yenilenmesine karar verildi? Bugün, Türkiye'deki en kritik hususlardan biri budur; birçok hâkim ve savcı irtibat ve iltisaktan ihraç edildi ama verdikleri kararlarla ilgili yargılamaların yenilenmesine karar verilmedi. İşte, bu ve benzeri siyasi iradenin gölgesi altındaki hukukun işlerlik kazanması ve toplumda vicdan oluşturması maalesef mümkün değil. Bugün, bu ve buna benzer tartışmaların ve önergelerin tamamı, Türk hukukunun kendi hukukunu, kendi ilkelerini ve kendi onurunu ayağa kaldırabilmesi için yol verecektir, mücadeleye katkı sağlayacaktır.

Teşekkür ediyorum, Meclisi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; Saadet Partisi sıralarından alkışlar)