GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:10
Tarih:19.10.2023

UĞUR POYRAZ (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gündemdeki teklif, içeriğine dair söylenecek her şeyden önce, mevcut iktidarın milletin mabedi yüce Meclisimizi nasıl hakir gördüğünün aslında bir ifadesidir. Başlığına bakarsanız, önümüze sunulan, teknolojik yeniliğin yasal düzenlemeden hızlı geliştiği bir alan olan paylaşım ekonomisinin turizm sahasındaki etkilerine dair bir kanun teklifi. Konut piyasasında kalite kontrolüne, kayıt dışı ekonomiden güvenlik konularına pek çok boyutu olan bir alan ve yasanın da bu doğrultuda güncellenmesi önemli bir adım ama bir bakıyoruz ki bir ucuna Sayın Cumhurbaşkanının emekliler için duyurduğu 5 bin TL'lik -adına artık "ikramiye" mi dersiniz, "sadaka" mı dersiniz- bu ödemeye dair düzenleme sıkıştırıverilmiş çünkü iktidarın Parlamentoya da demokrasiye de aslında pek saygısı yok. Usuldür, teamüldür, istişaredir; bunlara tahammülü de tenezzülü de yok. Bir yol tutturmuş, kendine ne lazımsa atıyor bir torbaya, ihtisas komisyonuymuş, paydaşların katılımıymış, bu ve benzeri tüm detaylarla meşgul etmiyor kendini. Genel Kurula gelince de "Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir." Kendine saygısı olan, milletine saygısı olan, demokrasiye saygısı olan, milletin iradesini ucu büzgülü bir torbaya kapatma hoyratlığını nasıl hoş görebilir! Türkiye Büyük Millet Meclisi Türk milletinin en değerli hazinesidir; harcında bütün bir milletin kanı, teri ve gözyaşı bulunmaktadır. Türk milletinin ezelî ve ebedî varlığının tecelli makamı, iktidarın bir eliyle yazdığını diğer eliyle imzaladığı bir kâtip makamı değildir ve olamayacaktır; buna ne aklımız ne vicdanımız ne hukuk ne de tarih razı olacaktır.

Teklifin içeriğine gelince, bir kez daha görüyoruz ki kendi aklını ortak akıldan üstün, demokratik katılımı ve istişare kültürünü ise bir ayak bağı olarak gören anlayışıyla akılcı, etkili ve tutarlı politikalar yazılamıyor. Paylaşım ekonomisi dünya çapında dev şirketler doğurmuş bir sektör. Maalesef ki iktidar bu rüzgârı arkamıza alıp ülkemizin yelkenlerini doldurmayı değil devletin ve kanunun gücüyle bir zümrenin cebini doldurmayı düşünüyor zira bildiği ve alıştığı da bu zaten. "Girişimcilik" sözünü dilinden düşürmüyor ama internet girişimlerinin can damarı olan ödeme sistemleri bizde yasaklı. Turizm, ekonomimizin temel direği ama dünyanın en büyük seyahat siteleri bizde yasaklı. Teknoloji büyük dönüşümler yaratır, bu dönüşümler bazen yıkıcı olur ve devletin müdahalesini gerektirir ama bu müdahale bir sektörü tümden yasaklayacak veya birilerine kazandırıp birilerine de kaybettirecek biçimde olamaz ve olmamalıdır.

Önümüzdeki teklif her açıdan arızalar, sakatlıklar ve tutarsızlıklarla doludur. Çeşitli örneklerle ifade edeyim: Teklif, apartmanlarda kısa dönem kiralama yapmak isteyenlerden tüm daire sahiplerinin onayını talep ediyor. Diyelim ki 40 daireli bir apartmanda oturuyorsunuz, evinizi kısa dönemli kiralamak için 39 dairenin her birinin imzası ve onayı lazım ama villada oturuyorsanız böyle bir şeye ihtiyaç yok, hatta oturduğunuz daire sıradan bir apartman değil de lüks bir rezidans ise siz de muafsınız çünkü AK PARTİ Grubuna mensup arkadaşlarımızın teklif ettiği değişiklikle bu şart kaldırıldı. Bu bakışla, teklifin hem kanundaki eşitlik ilkesine hem de mülkiyet hakkı olgusuna aykırılığı çok açık. Konut krizine bu yolla bir çözüm bulunacağı umuluyorsa kamu harcamaları, göç politikası, plansız şehirleşme gibi kök sorunlara dokunmadan bulunacak çözümlerin ancak bir pansuman olacağı da apaçık ortadadır.

Yine, aynı teklifin 5'inci maddesin (ç) bendinde kiralanan mülkler için "Yetkili kamu kurum ve kuruluşları tarafından denetlenecek." deniliyor ama denetimi kimin nasıl yapacağı belli değil. Denetimin kapsamına genel ahlaka aykırı durumlar da alınmış ama tanımı belli değil. Devletin ahlakı hukuk, bunun ifadesi de kanundur. Değil midir? Öyleyse "suç teşkil eden durumlar" ifadesiyle konuyu çok daha net ve nesnel bir zemine oturtmak mümkünken bu tercih nedendir?

Teklifte Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansıyla ilgili yeni düzenlemeler var. Ekonomimizde turizm bu derece önemli bir yer tutarken bu alanda bir ihtisas kurumu olması pek tabii olumludur ancak bu çok önemli ve ihtisas gerektiren kuruma yapılacak kadro alımlarında, üstelik Sayın Cumhurbaşkanının mülakatların kaldırılacağına ilişkin demeci ve kamuoyundaki derin rahatsızlığa rağmen, bu usule yine, yeniden yer verilmesi nedendir?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Poyraz.

UĞUR POYRAZ (Devamla) - Ya Hükûmet yetkilileri halka yalan söylüyor ya iktidar partisi vekilleri onlara meydan okuyor ya da kamuoyu önünde bir tiyatro oynanırken arkada gene birileri ballı kadrolar için hazırlanıyor, birileri için de bu ballı kadrolar hazırlanmaya devam ediyor. Ya biri ya öteki; söyleyin bunlardan hangisi?

Bir de tabii, emeklilerin 5 bin TL'lik ikramiyesiyle ilgili garabet var. Bu kanun teklifinde ne işi var belli değil. Yoksulluk sınırının 40 bin TL'ye yaklaştığı şu şartlarda 5 bin TL hangi yaraya merhem olacak belli değil. Çalışma mecburiyetindeki düşük gelirli emekliye yapılan ayrımcılık konusu var ki insafa, vicdana sığacak bir iş değil. Son tahlilde, yasama usulünü ve teamülünü baypas ederek dar bir zümrenin çıkarlarını koruyup servetini büyütürken pek çok başka sorun doğuracak ve mevcutları derinleştirecek bu teklifi bu hâliyle desteklememiz mümkün değildir.

Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)