GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:11
Tarih:24.10.2023

SURURİ ÇORABATIR (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına kanun teklifinin birinci bölümünde söz almış ve ülkemiz için turizm sektörünün öneminden bahisle görüşülmekte olan teklifin özellikle adından "kiralama" ibaresinin çıkarılarak "kullanıma sunulması" ibaresinin kullanılmasının yerinde olacağını, meselenin özünde turizm amaçlı kiralanan dairelerin kontrol altına alınması, özellikle de ülkemizde yaşanan barınma sorunu olduğunu ve getirilen teklifteki düzenlemede herhangi bir konut modeline "lüks konut" -sonradan, Plan ve Bütçede giren bir madde- "rezidans" gibi hangi adla olursa olsun yapılacak ayrıcalıklı uygulamaların başta Anayasa'mızın eşitlik ilkesi olmak üzere hukuka aykırılık doğuracağını, rekabeti bozucu etki yaratacağını ve bu maksatla kullanılan konutların kontrol altında tutulması gerektiğini ve bunun takipçisi olacağımı belirtmiştim. Bu tür bir ayrıcalık yaratılması -özellikle rezidanslarda- denetim mekanizmasını zayıflatacak, kurulması planlanan sistem daha başından ölü doğacaktır. Ayrıca bu modele dâhil edilmesi beklenen konutların imar ve iskân açısından durumları da eksik bırakılmıştır. "Yapı kayıt belgesiyle ruhsatlandırılan ya da ruhsatsız bırakılan durum nasıl çözümlenecek? Can ve mal güvenliğine ilişkin hangi garantiler sunulacak?" sorularının cevabını ne yazık ki bu kanun maddelerinde göremiyoruz. Diğer taraftan, her ne kadar onaylanmış olsa da izin belgelerinin iptalini düzenleyen hükümlerin, 5'inci maddeye ilişkin olarak, genel ahlaka aykırılık ve bu eylemin sadece yetkili kamu kurumunun bildirimine dayalı olması hukuken de fiilen de değerlendirilmesi çok zor ve sorunlu alanlardır. Tespit edilecek kusur ya da aksaklığın açıkça somutlaştırılması gerekir. Özellikle idari para cezası gibi bir uyarıcı ceza ve gerekirse yargı kararına göre hareket edilmesi gerektiğini dikkatlerinize sunmak isterim.

Bir diğer husus, Kültür ve Turizm Bakanlığının döner sermaye gelirleriyle ilgili kullanım alanına ilişkindir. Öyle anlaşılıyor ki 2252 sayılı Kültür Bakanlığı Döner Sermaye Kanunu'yla tüzel kişiliği ve özel bir bütçesi olan döner sermaye artık genel bütçenin yani Bakanlık bütçesinin bir parçası hâline gelmiş durumda. Ümit ederim ki yapılan düzenlemeyle döner sermayeye aktarılacak yeni gelirler de yerli yerinde, ülke turizminin gelişiminde, özellikle depremden zarar gören illerimizde, tarihî alanlarda ve çevreyle ilgili altyapı harcamalarında kullanılır.

Biraz önce meslektaşım Sayın Kadem Bey Turizm Bakanlığının yaptığı arıtmalardan bahsetti. Ben size bir bilgi vermek istiyorum: Turizm Bakanlığı büyükşehirlerde, özellikle Muğla ve Antalya'da 3 tane arıtma yaptı, bu arıtmaların parasını verdi ama bu arıtmaların, belediyelerle yaptığı anlaşma gereği yirmi beş sene, otuz sene işletme hakkını kendine aldı yani burada bir bağış falan yok, sadece döner sermayenin parasını aktarıyor ve orada da işletim hakkını kendine alıyor, sonra büyükşehre devredecek. Orada küçük bir bilgi vereyim size.

KADEM METE (Muğla) - Şu anda devredildi Sayın Vekilim.

SURURİ ÇORABATIR (Devamla) - Ben anlatayım, ondan sonra konuşalım.

İkinci bir döner sermaye maddesi de son yıllarda yangınlarda kaybettiğimiz orman alanlarımızın ve millî parklarımızın koruma, kullanma dengesini gözeterek planlamasının yapıldığını, Tarım ve Orman Bakanlığının döner sermayesine tahsislerden aktarılan tahsis bedellerinin yangın alanlarında ve çevrenin iyileştirilmesinde kullanılacağını görmek istiyoruz ve buradaki mağdur olan vatandaşlarımıza da bu döner sermayeden para aktarılmasını beklemekteyiz.

Bir konu da lojman konusu, bu konuda milletvekillerimizin kaygılarını anlamakla birlikte, turizm sektörünün emekçilerinin ciddi barınma sorunu yaşadığını sektörün içinden gelen birisi olarak da rahatlıkla söyleyebilirim. Bu düzenlemede yapılan tahsisli arazilerde kurulu tesislerin dışında, işletmelerin kendi personeline yer ve lojman tahsisi aynı rekabet koşulları açısından önemlidir. Bu tür yerlerin eğer ticari faaliyet gibi tesisleşmesi olasılığı gerek tahsise ilişkin mevzuat gerekse sonrasında yapılan hukuk sözleşmesi çerçevesinde mümkün değildir; biz de bunların takipçisi olacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

SURURİ ÇORABATIR (Devamla) - 17'nci madde 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu'nun 5'inci maddesine ilişkindir. Bu maddede 2021 yılında yapılan değişiklik ülkemizdeki "belediye ruhsatlı" ve "bakanlık belgeli" ayrımını bitirerek tüm konaklama tesislerinin turizm belgesi almasını zorunlu hâle getirmiş. İş yeri açma ve çalışma ruhsatı verilen konaklama işletmelerinin ruhsat aldıkları tarihten itibaren bir yıl içinde bakanlıktan turizm işletmesi belgesi alması ve turizm işletmesi belgesi iptal edilen konaklama işletmelerinin bir yıl içinde yeniden turizm işletme belgesi alması gerekiyordu, şimdi bu sürenin üç ay ile altı aya düşürüldüğünü görüyoruz; bizce bu sürenin uzatılmasında hiçbir sakınca yok, aynı şekilde devam etmesini düşünüyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)