| Konu: | Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 12 |
| Tarih: | 25.10.2023 |
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Sayın Başkan, Genel Kurulumuzu saygıyla selamlıyorum.
Aslında, 24'üncü maddede yapılan şey, yetkin ve deneyimli olan koruma kurullarının elinden yetkilerin alınıp yeni kurulmuş olan bir kuruma devredilmesidir. Anayasa Mahkememizin iptal ettiği, özellikle görev yapma yetkisini başkanlığa tanıyan kural ve mülkiyet hakkının sınırlanmakta olduğu dikkate alınarak yani başkanlığa kamulaştırma yetkisi verilerek özel mülkiyetteki taşınmazların kamulaştırılmasına imkân tanınması getirilmek istenmektedir. Bu, Anayasa kurallarına ve aslında Anayasa Mahkemesinin aldığı kararlara bir çalım atmayla ilgili bir şeydir.
Şimdi, bu kanun teklifinin özüne gelelim. Bu kanun teklifi niye düzenlendi, nedir? Günübirlik kiralardan gelir elde etmek. Şimdi, bir insan bunu niye yapar, ona bir bakmamız lazım. Yani iki türlü tasnif edebiliriz: Bir, bu işi ticaret için yapanlar; iki, yoksullaştırıldığı ve mecbur olduğu için bu işi yapanlar. Türkiye'nin Ayşe ninesi, Murat amcası bu yoksulluk nedeniyle, tarımdan geçinme olanağını kaybetmesi nedeniyle, Türkiye'nin birçok bölgesinde, benim bölgem Karadeniz'de bu nedenlerle bu yola başvurmuş durumdadır.
Emekli olduğu hâlde geçinemediği için evini kiraya verme isteğinden siz pay almak istiyorsunuz. Diktiğiniz göz bu değil aslında, diktiğiniz göz şu: Burada bir ticaret hacmi var. Bu ticaret hacminden, Fatma halanın sattığı sütünden, bahçedeki peynirinden, domatesinden, evine konuk ettiği insandan elde ettiği geliri de kesip orada sizin tayin ettiğiniz çeşitli turizm firmalarına bu ticaret alanını devretmek istiyorsunuz, yapmak istediğiniz şey bu. Biz de buna itiraz ediyoruz.
O yüzden, bu kanunu düzeltin; sadece kendisine gelir elde etmek isteyen, işsiz olup bu işi yapan, 1 adet bungalovu olan, 1 adet evi olan, emekli olan, gelire ihtiyacı olan -ki onu siz yarattınız- bu insanları, bu kanunun dışında tutun. İşte, bunu yapmadığınız zaman sizin bu ticaret hacmini istediğiniz alana kaydırmak istediğiniz açıkça ortaya çıkıyor.
Bütün cezalara bakıyoruz... Martın sonundan sonra eğer şunu yapmazsanız 500 milyondan başlar; 2,5 trilyona kadar ceza var; orayı kazarsan böyle olur, plakayı almazsan şöyle olur. Zaten kıt kanaat geçinen insanlara ödül vereceğinize aslında tutuyorsunuz, benim söylediklerimi yapmazsanız sizi cezalandıracağım diyorsunuz. Bu çok büyük yanlıştır.
Karadeniz'de sırtında sepetiyle dereden kum alan insanlara ceza yazıyorken makinaları sokup oradan kamyonlarca kum alan şirketlere ses çıkarmıyorsunuz; dağlarında hayvancılık yapan insanlar orada meralarını kullanırken onların önünü kesip orada turizm firmalarının işletme kurmasına izin vereceksiniz; tarımı, hayvancılığı bitireceksiniz; sonra da bu yasayla bizi, vatandaşları, Türkiye'yi buna uymaya mecbur edeceksiniz. Ben size söyleyeyim: Eğer bu kanun böyle geçerse sizin mart ayından sonra uygulamak istediğiniz cezalar karşınıza bir kâğıt gibi çıkacak; mart ayında, yerel seçimlerde sizi vatandaş başka türlü cezalandıracak. Bu yüzden tekrar söylüyorum: Bu kanun teklifini revize edin, bu kanun teklifini yoksulların, özellikle işi olmayanların, bu işi yapanların, bir ev sahibi olanların, emekli olanların kullanabileceği ve bunlardan gelir elde edilmeyeceği bir biçime dönüştürün, eğer dönüştürmemiş olursanız da bunun vebali sizde olacaktır. Vatandaşımız şimdi yazmış, Çayeli Gürgenli köyünde iki aydan daha fazla heyelandan dolayı kapalı olan yolunu açmayacaksınız onun değil de falanca, bilmem nerenin yolunu turizm için yapacaksınız, bu büyük bir haksızlıktır buna katılmıyoruz. Genel Kurulun bir daha bunu düşünmesini, bu teklifi bir daha düşünerek geriye çekmesini istiyoruz. Ben biliyorum, hepinizin vicdanlarında bu söylediklerime katıldığınızın farkındayım ama saraydan gelen talimatları geçemiyorsunuz; o yüzden, bunun bir karşılığı olacak.
Genel Kurula saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)