Konu: | Konutların Turizm Amaçlı Kiralanmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 12 |
Tarih: | 25.10.2023 |
HASAN BİTMEZ (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; içinde yaşadığımız dezenformasyon çağı bilgi eksikliğinden çok, daha tehlikeli bir bilgi kirliliği çağıdır. Sosyal medya ve internetin propaganda üreticileri her türden manipülatif ve saptırıcı ifadeyi size hakikatmiş gibi sunabilmektedirler.
Hakikati saptırmanın örneklerinden birkaçı son günlerde yoğun olarak İsrail'in yaptıklarını makul ve meşruymuş gibi sunma çabalarında sergileniyor. Örneğin "Filistin devleti" diye bir devlet yokmuş gibi gafletle konuşanlar ya da her şey güllük gülistanlıkken Filistinliler İsrail'e saldırmış gibi anlatan haberciler, yorumcular, siyasiler.
Yine, son dönemde yayılan bir diğer saptırılmış ifade de Filistin topraklarındaki direniş hareketleriyle ilgili. Siyonist laf cambazları kendi kanlı ellerini gözlerden gizlemek için yurtlarını savunan insanları teröristmiş gibi gösterme gayreti içindeler. Bilinmelidir ki Filistin'de işgale karşı direnen bütün gruplar birer siyasi partidir, sadece ve sadece işgale karşı direniyorlar. Bu hareketlerden biri olan Hamas Filistin Parlamentosunda çoğunluğa sahip bir siyasi partidir. Filistin'de yapılan son seçimlerde, Hamas, 132 milletvekilli Mecliste 76 milletvekilliğini kazanarak 1'inci parti olmuştur. Uluslararası örgütlerin demokratik teamüllere uygun raporu verdiği seçimlerin sonuçları açıklanır açıklanmaz İsrail ile suç ortağı Amerika Birleşik Devletleri Hamas'ı tanımama kararı aldılar. Bu parti, kendisine temel siyasi vazife olarak İsrail'in işgal ettiği toprakları geri almayı belirlemiştir; bütün sebep aslında bu.
Peki, işgalcilerin zorbalıkla aldığı evlerini, yurtlarını geri almak için verilen mücadeleye terör yaftasını kim yapıştırıyor? Dikkatli bakın lütfen, kim bunlar? Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ülkeleri, İngiltere, Avustralya; tamamı emperyalist ülkeler ve işgalci ülkeler; bütün tarihleri katliam, kıyım ve soykırım olan işgalci ülkeler. Özellikle ülkemizdeki birtakım gazetecilerin, yazarların bundan neden rahatsız olduklarını sormak gerekiyor. Bir halkın topraklarının işgaline direnmesi sizi neden rahatsız ediyor?
Kıymetli arkadaşlar, Anadolu işgalden nasıl kurtarıldı? Filistin'de çalınan evlerini savunan insanlara "terörist" demek Millî Mücadele döneminde neler yaşanmış olduğunu hiç bilmemek, kendi kalesine gol atmak demektir. Emperyalistlerin işgali sonrasında Anadolu'daki hareketler için "tehlikeli" diye yazan İngiliz istihbaratının Filistinliler için nasıl bir değerlendirme yapmasını bekliyorsunuz? Bizim Kurtuluş Savaşı'mız neyse Filistin'deki direniş hareketlerinin de yaptığı aynısıdır. Bu yüzden Millî Mücadele demek Anadolu Müdâfaa-i Hukuk ve Rumeli Müdâfaa-i Hukuk demektir, emperyalistlerin kirli postallarıyla masum bir halkın topraklarını kirletmesine rıza göstermemek demektir.
Müdâfaa-i Hukuk Cemiyetleri, millî bağımsızlığa ulaşmak amacıyla, milletimizin, vatanını savunmak, memleket topraklarının paylaşılmasını önlemek ve insan haklarını korumak gibi yüce amaçlarla millî uyanış ve şahlanmasının ifadesidir; Anadolu'da ve Rumeli'de işgalcilere karşı mücadele vermek demektir. Şayet direniş hareketlerinin zorbalığa karşı verdiği hak ve hukuk mücadelesini görmüyor da sadece İsrail'in gasbettiği topraklardaki kayıplarını görüyorsanız medyanın size oynadığı oyunun içerisindesiniz demektir. Filistin'de işgale karşı mücadeleyi bir direniş değil de terör faaliyeti görmek bütünüyle hak gasbına uğramış bir direniş olan Millî Mücadele'yi hiç anlamamış olmak demektir. Zulme ve barbarlığa karşı direnişi terör eylemi saymak siyonist medyanın dezenformasyon ağına düşmek demektir. Filistinlilerin işgale karşı bu direnişi asla bir terör değildir ama yeryüzündeki bütün vicdan sahibi insanların hemfikir oldukları üzere İsrail bir terör devletidir. Evet, İsrail bir terör devletidir. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)