Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 13 |
Tarih: | 26.10.2023 |
HEDEP GRUBU ADINA ADALET KAYA (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli vekiller; öncelikle, yaşadıkları sorunlar nedeniyle çaresizliğe kapılarak yaşamlarına son vermiş olan 3 gencimize ve yine bugün Aydın Işıklı Kız Öğrenci Yurdu'nda düşen asansörde yaşamını kaybeden Zeren Ertaş'a Allah'tan rahmet diliyorum; ailelerinin başı sağ olsun.
Son dönemde artan intihar olayları ülkede yaşanan çoklu krizlerin bir sonucudur ve bu ölümlerden ülkeyi yönetenler, savaşa bütçe ayıranlar, tarikatlara bütçe ayıranlar bire bir, birinci dereceden sorumludurlar.
Ana dilde, bağımsız, bilimsel ve tarafsız eğitim veren kurumlar olması gereken üniversiteler bugün gelinen noktada baskıcı ve ne yazık ki bilim üretilmeyen mekânlara dönüşmüş durumda.
Uçuk fiyatlardaki kiralardan günlerdir bahsediyoruz ve bu nedenle de öğrenciler ne yazık ki ev kiralayamıyorlar ve kötü koşullarda devlet yurtlarında kalmak zorunda kalıyorlar. Üniversite öğrencisi sayısı her yıl artarken yeni yurt yapılmıyor; yeni yurt yapılmadığı gibi olanlar da başka kurumlara devrediliyor, hatta azaltılıyor, yurt odalarındaki yatak sayısı artırılarak kapasite genişletilmiş gibi gösteriliyor. KYK yurtlarındaki öğrenciler tıklım tıklım odalarda kurtlanmış yemekler yemek zorunda kalıyorlar, su akmayan banyoları kullanmak zorunda kalıyorlar ve bu koşullara mecbur bırakılıyorlar.
Gençlik ve Spor Bakanlığı, kendi bünyesindeki yurtlara kaynak aktarmak yerine tarikatlara ve vakıf yurtlarına finansman sağlıyor. Sadece 2022'de derneklere ve vakıflara aktarılan kaynak 560 milyondan daha fazla. Tarikat yurtlarında kalan çocuklar da gençler de güvende değil. Bunu şöyle hatırlayabiliriz: Baskı nedeniyle yaşamına son veren Enes Kara'yı unutmadık, hepimiz hatırlıyoruz. Diğer yandan, Antalya'da kaçak tarikat yurdunda canice öldürülen Mehmet Sami Tuğrul'u da hatırlayalım; sadece katil cezalandırıldı ve diğer hiçbir sorumlu soruşturma bile geçirmedi.
İktidar, gençlerin en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Öğrenciler özellikle son yıllarda yaptıkları eylemlerle "Barınamıyoruz!" diyerek sokaklara çıktılar ve bu demokratik haklarını kullanırken ne yazık ki birtakım disiplin soruşturmalarına maruz bırakılarak üniversitelerden koparılmak istendiler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ADALET KAYA (Devamla) - Bir dakika rica etsem Sayın Başkan...
BAŞKAN - Grup Başkan Vekillerimizle değerlendirme yapıldı ve prensip olarak birer dakikaların verilmemesi konusunda bir karar alındı.
ADALET KAYA (Devamla) - Çok önemli, çok rica ediyorum.
SIRRI SAKİK (Ağrı) - Sayın Başkan, o zaman Grup Başkan Vekillerinin konuşmalarını kısın.
BAŞKAN - Ama işte, bu, hafta sonu programlarından dolayı...
ADALET KAYA (Devamla) - Bir dakika rica ediyorum sizden.
BAŞKAN - Buyurun.
ADALET KAYA (Devamla) - Ben buradan gençlere seslenmek istiyorum: Evet, çok kötü koşullarda yaşıyorsunuz, çok çaresiz hissediyorsunuz ama lütfen tükenmeyin çünkü biz birbirimizin çaresi olabiliriz. Örgütlenmek zorundayız ve bu düzeni birlikte değiştirebileceğimize inanmak zorundayız.
Bir de son olarak özellikle, intihar eden 3 çocuktan, 3 gençten 2'sinin Kürt olması da bir tesadüf değil çünkü bölgesel eşitsizlikler nedeniyle hem ekonomik krizden hem de savaş politikalarından, baskı politikalarından Kürt yurttaşlar daha çok etkileniyorlar. Bu nedenle de hep beraber mücadele etmek zorundayız. İntihar etmek ya da çaresizliğe düşmek çözüm değil, bunu birlikte başarabiliriz diyorum.
Saygılar sunarım.
Çok teşekkür ediyorum Sayın Başkan. (HEDEP sıralarından alkışlar)