| Konu: | On İkinci Kalkınma Planının (2024-2028) Sunulduğuna Dair Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 15 |
| Tarih: | 31.10.2023 |
AYKUT KAYA (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum. Ülkemizin üretmesine, büyümesine emeğiyle katkı sağlayarak ülkemizin üretim şartlarını döndürenleri yaşlanınca unutmak düşünülemez, düşünülmemelidir. Fiyatlar sürekli artarken, enflasyonun yüksek seviyelerde kalacağını Merkez Bankası kabullenmişken artmayan tek şey en düşük emekli aylığı oldu. Mercer CFA Enstitüsü, geçtiğimiz günlerde Küresel Emeklilik Endeksi'nin 2023 sonuçlarını paylaştı; dünya nüfusunun yüzde 64'ünü kapsayan 47 ülkenin emeklilik sistemleri yeterlilik, sürdürülebilirlik ve bütünlük alanlarında incelendi. Yapılan bu çalışmada ne yazık ki ülkemiz 47 ülke arasında emeklilik sisteminin genel durumu açısından 44'üncü sırada yer aldı; yeterlilik alanı verilen, aylıkların emekliler için ne kadar yeterli olduğunu gösteren endekste 40'ıncı sırada yer aldık; sürdürülebilirlik alanında yani emeklilik sisteminin ödeme yapmaya devam edebilirliğinin ölçüldüğü endekste 44'üncü sırada yer aldık; son olarak emeklilik sisteminin ne kadar güvenilir olduğunu tartışan bütünlük alanı var, bu alanda da 36'ncı sırada yer aldık. Ben, bu sonuçlara bakınca -küresel olarak verilere de baktığımız zaman- emeklisine yeterince ücret ödeyemeyen ve finansal sürdürülebilirliği de risk altında olan bir emeklilik sistemine sahip olduğumuzu görüyorum. Peki, bu durumdan hızlıca kurtulmamız mümkün mü? Doğum oranları düşerken, iş gücüne katılım oranı kıyas ülkelerin gerisindeyken, ortalama ücret asgari ücrete yakınsamasını sürdürürken bu pek de mümkün gözükmemektedir.
Kıymetli milletvekilleri, aslında, bu sonuca varmak için bir küresel endekse de bakmaya ihtiyacımız yok; bugün, 10 milyona yakın emekliye 7.500 TL aylık ödeyen, ortalama ödediği emekli aylığı 8.500-9.000 TL arasında olan bir emeklilik sistemine sahibiz. TÜRK-İŞ'in 2023 Eylül verilerine göre, yetişkin bir erkek ve bir kadının dengeli beslenebilmesi için yapacağı gıda harcaması tutarı 7.251 TL, BİSAM verilerine göre 6.748 TL. Emekli bir amcamızın kendisi ve eşinin dengeli beslenebilmesi için yaptığı harcamadan sonra cebine kalacak ücret 249 TL; bununla siz orta mesafeli bir otobüs bileti bile alamazsınız.
Emekli aylığıyla ilgili kendi ilimden, Antalya'dan bir örnek vermek istiyorum. En düşük emekli aylığı alan bir emeklimiz Antalya'mızda bırakın bir daire kiralamayı, bir oda kiralamakta bile zorlanacaktır; yeme içme ve diğer ihtiyaçlarını saymıyoruz bile. Emeklilerimiz, geçim sıkıntısı nedeniyle bugün çarşıda, pazarda ve düşük ücret ödeyen diğer işlerde çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Avrupalı emeklilere baktığımız zaman, ülkemize rahatça tatile gelmekte, keyiflerini sürmektedirler. Emeklilerimizin bu dinlenebilecekleri dönemde, yorgunluklarını atacakları dönemde çalışmak zorunda kalmaları ülkemiz için kabul edilebilir bir durum değildir. İkramiye verirken bir de çalışmak durumunda kalan emeklilerimizi bu ikramiye kapsamı dışına almak da kabul edebileceğimiz bir durum değildir.
Emeklilerimizi çocukları dâhil kimseye muhtaç olmayacakları bir emekli maaşına kavuşturmak Türkiye Cumhuriyeti'nin en temel görevlerinden biridir. Kısa vadede kamu tasarruflarından açılacak mali alanı, en düşük emekli aylığını asgari ücret düzeyine çekmek için kullanabiliriz. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener Hanımefendi'nin de sık sık dile getirdiği gibi asgari ücretin gerçek enflasyona göre belirlenmesi ve en düşük emekli aylığının da bu asgari ücret seviyesine çıkarılması elzemdir. SGK'nin fon yönetimini iyileştirmemiz hem de iş gücü piyasasının etkinliğini artırmamız elzemdir. Çalışanlarına yeterli ücret sunabilen ülkeler emeklilerine de insanca yaşama fırsatı sunmaktadırlar. O yüzden, emeklilik sorunumuz düşük ücreti normalleştirmeye çalışan emek piyasası politikalarımızın da neticesidir.
Ralph Waldo Emerson'un güzel bir sözü var: "Hayat, bir varış noktası değil bir yolculuktur." der. Emeklilerimizin bu yolculuğa müreffeh şekilde devam edebilmelerini sağlamak da bu ülkenin seçilmiş vekilleri olarak bizlerin görevidir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)