Konu: | Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 16 |
Tarih: | 01.11.2023 |
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Evet, kentsel dönüşüm yasası... 1999 -depremi- aslında 17 bin insanın yaşamını yitirdiği, travmaların hâlâ sürdüğü, neredeyse yılda ortalama 1 yıkıcı depremin yaşandığı ülkemizde aslında son derece ders alınması gereken ve milat olması gereken bir tarihken ne yazık ki 2011 yılında Van'ın Erciş ilçesinde meydana gelen deprem sonrası kentsel dönüşüm yasası çıkarılmış ve on bir yıldır uygulamada olan bir yasa kentsel dönüşüm yasası.
Peki, baktığımız zaman, amacına uygun olarak kullanıldı mı kentsel dönüşüm yasası? Asla böyle bir şey olmadı, tamamen ranta dönük uygulamaların yapıldığı, rantı yüksek alanlarda "Burası afet riskli alan." kisvesi altında dönüştürüldüğü oluşumlar yaşandı. Bunu nereden biliyoruz? Bunu rakamlarla biliyoruz arkadaşlar. İstanbul Belediyesinin yaptığı bir çalışmaya göre ve sizin de bu teklifte sunduğunuz rakamlara göre, 2 milyon 200 bin bağımsız bölümün dönüşümünün tamamlandığı ve 400 bin bölümün çalışmalarının devam ettiği ifade edilmiş ancak bu alanların olası afet risklerine dayanıklılığı tartışma konusu. Bakanlıkça yapılan dönüşüm maalesef sadece riskli alanda olan dönüşümün yüzde 5 olduğunu göstermekte yani rakamlarla baktığımız zaman 2 milyon 200 bin konutun sadece 110 bini riskli alanda bulunduğu için dönüştürülmüş, geriye kalan 2 milyon 90 bini ise rant sağlamaya dönük olarak dönüştürülmüştür; bu içler acısı bir durumdur arkadaşlar. Bu, her yıl yaşadığımız can kayıpları, mal kayıpları ve ekonomimizi de sarsan depremlerden hiç ders almadığımızın en önemli göstergelerinden biri. Biliyorsunuz ki ülkemizde özellikle Bayraklı'da, İzmir Bayraklı depreminden sonra 27'nci Dönemde bir komisyon kuruldu ve bu Komisyonda sabahlara kadar, beş ay aralıksız çalışma yapıldı. Sivil toplum örgütlerinden, bilim insanlarından, akademisyenlerden, üniversitelerden görüşler alındı ve Temmuz 2021 yılında bu deprem raporu, Komisyon raporu hazırlandı. Yine, bu 11 ilimizi sarsan Kahramanmaraş depremlerinden sonra kurulan Deprem Komisyonu Mayıs 2023'te bin sayfalık bir üretim yaptı. Yine, aylarca akademisyenler, sivil toplum örgütleri, odalar, TMMOB, aklınıza gelen her kurum dinlendi ve çok önemli önermeler sunuldu bunların içerisinde. Peki, bunlara dair herhangi bir yasal düzenleme yapıldı mı? Maalesef yapılmadı arkadaşlar. Baktığımız zaman, şu anda taslak olarak getirilen kentsel dönüşüm yasası bu sorunu çözmekten tamamen uzaktır. Tek çözümmüş gibi bize sunuluyor ama bunun çözüm olmadığı ortada, bir kere bütünlüklü bir yasa yapma yöntemini uygulamamız gerekiyor. Bakın, bizler bugün bir afet bakanlığı... Bakın, afete sadece deprem olarak bakamayız; heyelan, kaya düşmesi, çığ düşmesi, tsunami ve benzeri gibi -orman yangınlarını da bunun içerisine katarsak- pek çok afetle karşı karşıya kalan ülkemizde bir afet bakanlığı kurulması zorunludur arkadaşlar ve bu her 2 kitapta da bu önermeler mevcuttur, hâlâ ülkemizde bir afet ve iklim değişikliği bakanlığı kurulmamıştır. Yama gibi "kentsel dönüşüm" adı altında yine ranta, yine insanların mülküne çökecek, yine bazılarını zengin edecek uygulamalara gidiyorsunuz; hiç ders almıyorsunuz arkadaşlar, hiç ders almıyorsunuz. (CHP sıralarından alkışlar) 50 binin üzerinde insan hayatını kaybetti, daha ne zaman ders alacağız? Bakın, afet yasası mutlaka çıkarılmalı. 1959 yılında, altmış dört yıl önce çıkarılmış afet yasasıyla yönetiliyor bu ülke. Günümüz koşullarına, günümüz teknik koşullarına uygun bir afet yasasına acilen ihtiyaç var.
Ben çok teşekkür ediyorum, İYİ Parti Grup Başkan Vekilimiz buradan fay yasasının çıkarılmasına ilişkin görüş bildirdi. Burada defalarca kanun teklifi verdik ve defalarca haykırdık, Tam 24 ilimiz ve 100'ü aşkın ilçemiz doğrudan fay zonları üzerinde bulunuyor arkadaşlar, bugün eğer 11 ilimizde bu kadar büyük yıkım yaşandıysa fay zonu üzerinde doğrudan bulunduğu için bu illerimizde bu kadar can kaybı ve bu kadar mal kaybı yaşandı. Hâlâ ısrarla bugün kentsel dönüşümü insanların mülkü üzerine...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Şevkin, çok teşekkür ediyorum.
Birer dakikaları mutabakat çerçevesinde herkese eşit uygulayacağım, ek süre vermeyeceğim.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) - O zaman tutanaklara geçsin.
BAŞKAN - Çok teşekkür ediyorum.
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Devamla) - Bu, tarihî bir fırsattır arkadaşlar, gelin hep beraber bütünlükçü bir yasa yapalım, bir afet yasası çıkaralım. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)