| Konu: | Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 16.11.2023 |
ÖZGÜL SAKİ (İstanbul) - Değerli milletvekilleri, öncelikle, madde içeriğine geçmeden önce belirtmek istediğim bir şey var: Daha önceki konuşmalarda son dönemde yasalarda kadınlara ilişkin olumlu örnekler verildi ama biz kadınlar biliyoruz ki herhangi bir iktidarda, bir yasada, herhangi bir yerde kadına dair ufacık bir kazanım var ise bu feminist mücadelenin, kadın mücadelesinin eseri; hiçbir iktidar bunu bahşetmiyor. Dolayısıyla, o söz edilen maddelerde sokaklardaydı kadınlar günlerce, Meclisteydi, meslek örgütlerindeydi dolayısıyla kadın kazanımlarını bir iktidarın bize bahşetmiş gibi sunmasını asla kabul etmiyoruz, feminist hareket, kadın hareketi bunu asla kabul etmiyor; her birinin altında bizim emeğimiz var. Kaldı ki AKP iktidarının seçimlerden öncesinden uzun süredir başlayan icraatları ortada, İstanbul Sözleşmesi'ni iptalle bunu taçlandırdı şimdi de nafaka gibi en temel kadın haklarına bile göz dikmiş vaziyette ama biz mücadelemize tabii ki devam edeceğiz.
Gelelim madde içeriğine. Bu madde, ilk, aile ve gençlik bankası kurulmasıyla önümüze geldi. Ancak burada kadın ve gençlik alanında sosyal politikaların nelerden ibaret olduğuna baktığımızda şöyle diyor bize teklif: "Aile kur ama borçlan, sonra ömür boyu kredi borcunu öde. Aile kur ama iktidarın arzu ettiği muhafazakâr toplum düzenine uygun bir aile olsun. Aile kur ama aile içindeki erkek şiddetine, istismara ses çıkarma; kol kırılır yen içinde kalır." Bu teklifte kadının adı yok, bu teklifte gençlerin arzularının, isteklerinin esamesi okunmuyor.
Bakın, sabahtan beri konuşuyoruz gençliğin durumunu. Öğrenci gençlik, işçi gençlik yakıcı boyutlara ulaşmış barınma sorunuyla karşı karşıya. Gençler işsizler, ölüyorlar KYK yurtlarında, barınamıyorlar. Kadıköy'de evler 8 ranzaya çevrilmiş, ranzanın bir tanesi 4.500 liraya kiralanıyor. Ve bu teklif, şimdi bize önerilen teklif, bize ne diyor? Bu gençleri tekrar borçlandıralım. Zaten borç altındalar, tekrar borçlandıralım. Bu iktidar niçin bunu yapıyor? Çünkü aslında bu iktidar kadınlara ve gençlere aile dışında bir değer atfetmiyor. Aile içinde atfettiği değer de borçlandırarak sermayeye esir kılma politikası.
Bu teklif genç kadınların LGBTİ+'ların toplumsal, ekonomik olarak yaşadığı sorunları, karşılaştıkları riskleri yok sayan bir teklif. Bu teklif genç kadınlara giderek derinleşen yoksulluk, işsizlik, ev içi, hane içi şiddet karşısında çözüm olarak tekrar aileyi gösteren bir teklif. Ve en önemlisi, gözden kaçırılmaması gereken en önemli nokta: Bu teklif, AKP'nin yıllardır sürdürdüğü borçla yönetme, borçlandırılmış insan imal etme stratejisinin bir parçası.
Peki, Aile ve Gençlik Fonu öncelikle kimlere kredi verilmesini öngörüyor? Deprem bölgesindeki gençlere. Hakikaten, depremde tarife sığmayacak acıyı yaşamış, sevdiklerini, evlerini kaybetmiş, kentleri yıkılmış genç insanlara verebileceğiniz tek şey "Aile kurmanızı teşvik ediyoruz." diyerek onları borçlandırmak mı; aklınıza gelen tek şey bu mu gerçekten?
4'üncü maddenin içeriğine geldiğimizde, Fonun aktarılacağı birtakım projeler tarif ediliyor. Ya, biz bunları çok gördük, olumsuz çok örnekleri var, AKP iktidarı bu konuda çok şaibeli. Bakın, İstanbul'da "vakıf" adı altında örgütlenen tarikat ve cemaatlere fonlar aktarılıyor ve tüm kamu kurumları, okullar bunlara açılıyor "projeler" adı altında. Biz çok kuşku duyuyoruz; bu Fon nasıl denetlenecek, bu kaynaklar nerelere aktarılacak; bununla ilgili hiçbir denetim, şeffaflık ibaresi de yok gelen teklifte.
Sonuç olarak, bu kanun teklifi, AKP'nin "aile" aparatıyla, dinci, muhafazakâr, patriarkal toplum yapılanmasını güçlendirmek için finansal sermayeyle el ele, çoğu zaten borçla yaşayan gençleri borç batağına sürüklemekten başka bir anlam taşımıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Saki.
ÖZGÜL SAKİ (Devamla) - Eğer gerçekten gençleri önemsiyorsanız önce gençliği araçsallaştırmaktan vazgeçin, Fonun öznesi olan gençlerin, gençlik örgütlerinin süreçlere dâhil edilmesini sağlayın. Gençlerin, özellikle de genç kadınların kendilerini yok sayan bir iktidarın himmet, fıtrat politikalarına ihtiyacı yok. Ezcümle, gençlerin özgürce kendi potansiyellerini açığa çıkaracak bir toplumsal yaşama ihtiyacı var.
Gençlerin en temel insani ihtiyaçlarını, kültürel ihtiyaçlarını görmüyoruz bile. Bir nebze nefes almak isteyen gençlerin konserleri, şenlikleri art arda yasaklanıyor. Biz diyoruz ki: Bu teklif, bu hâliyle gençleri sermayeye köle eden bir tekliftir, o yüzden reddediyoruz. (HEDEP sıralarından alkışlar)