| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 23.11.2023 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA MEHMET KARAMAN (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bütün fedakâr, cefakâr ve emekçi öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü de kutluyorum ama içim biraz buruk bir şekilde kutluyorum. Çünkü öğretmenlerimizin ciddi problemleri var, biz her ne kadar, bunları sürekli dile getirsek de çözüm önerileri sunsak da ne yazık ki iktidar, blok hâlinde ve bazen sistematik bir şekilde her ilettiğimiz talepleri kabul etmemektedir.
Değerli milletvekilleri, kimin getirdiğine bakmadan, bu talepleri lütfen reddetmeyelim. Bu talepler bizim değil, milletimizin talepleridir. Milletimiz bu koltukları, milletimizin hayrına olan çalışmalara engel olalım diye bize emanet etmedi, bırakın artık muhalefete muhalefet yapmayı, hayra engel olmayı bu sefer öğretmenlerimiz lehine bir kararı lütfen veriniz.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, hepinizin bildiği gibi sıklıkla uygulanmayan bir söz var, nedir o söz? "Söz benim ağzımdayken söz benim esirim, söz ağzımdan çıktıktan sonra ben sözümün eriyim." Seçim beyannamenizde dahi paylaşılmadı mı, bu halka söz verilmedi mi? Evet, verildi. O hâlde neden hâlâ mülakatlar kaldırılmıyor? Söz vermek, sizin için kıymetli olmayabilir ama vatandaşlarımız için çok önemli. Birçok öğretmen adayını daha mesleğinin başında ne hâle getirdiğimizin farkında mıyız? Kendilerini güven içinde hissetmiyorlar çünkü siz sözünüzü tutmuyorsunuz. Sözünü dahi tutmayan bir iktidarın kontrolündeki mülakata bu gençlerimiz nasıl güvenecekler? Bu hatadan dönün, mülakatları hemen kaldırın. Neden mi? Çünkü bütün siyasi partiler bu konuda söz verdiler. İnanıyorum ki böyle bir konuda 600 milletvekilimiz de "evet" oyu kullanacaktır çünkü bütün partiler bu konuda söz verdi.
Öğretmenlik en kutsal mesleklerden biridir, aramızda bunu inkâr edebilecek hiç kimse yoktur, kime sorsak bunu söyler. Evet, herkes söyler de kim ne yapar, önemli olan o. Bugün öğretmenlerimizin maaşları yoksulluk sınırının altında. Soruyorum sizlere: Bu kıymetli, çok değerli, kutsal addettiğimiz öğretmenlerimiz yoksullukla mı savaşacaklar, yoksa cehaletle mi?
Türkiye'de 3 çeşit öğretmen var: Kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen. Öğretmenlerin sorunlarının çözümü hamasetle değil, somut adımlarla yapılır. Dün kendisine bir harf öğretenin kölesi olunacak öğretmen, bugün maalesef, veliler ve öğrenciler tarafından dövülür, sövülür ve aşağılanır hâle getirilmiştir. Bu nesil bu hâle nasıl geldi, nasıl getirildi? Evet, öğretmenlerimizi bu duruma getiren yanlış düzene yazıklar olsun. Derhâl, öğretmenlerimizin en başta ücretleri olmak üzere özlük hakları düzeltilmelidir.
Özlük demişken de mevcut 7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu garabeti de var. Bu kanun tam bir Öğretmenlik Meslek Kanunu değildir; öğretmen, eğitim, yönetici, müfettişler ve teftişle ilgili sorunlar gibi birçok konuda yetersizdir maalesef. Yine, aday öğretmenin yetiştirilmesinden emekliliğine kadar kapsamlı ve kalıcı çözüm sağlayan bir kanun ivedilikle düzenlenmelidir. Meslek kanununda tüm eğitim çalışanlarının görev tanımları net bir şekilde yapılmalıdır. Kariyer ilkesine bağlı ve tüm eğitim kademeleri nezdinde şeffaf, rekabete açık, başarıyı ödüllendirme temelli, kariyer ve görevde yükselme sistemine geçilmelidir.
Değerli milletvekilleri, kim getirirse getirsin ama artık vatandaşlarımızın ve özellikle gençlerimizin bize ilettiği şu talepleri lütfen kabul edelim ve bu şekilde yerine getirelim: Mülakatlar kaldırılsın, kapsamlı bir öğretmenlik meslek kanunu hazırlansın, ücretli öğretmenlik kanunu sorunu çözülsün çünkü hepsi asgari ücretin altında ücret almaktadır. Öğretmenlik maaşı, yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın. Özel sektörde çalışan öğretmenlerimizle alakalı, kapitalist piyasa koşullarına ve işveren israfına bırakılmayacak şekilde kalıcı çözümler getirilsin.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MEHMET KARAMAN (Devamla) - Öğretmenlik ihtisas akademileri kurulsun ve bu kısa süreye sığmayan, genel görüşme kabul edildiğinde tespit edilecek diğer problemler de inşallah hep birlikte çözülsün istiyoruz. Çözülsün ki gönül rahatlığıyla, Öğretmenler Günü'müz kutlu olsun diyebilelim.
Değerli milletvekilleri, bizlerin en önemli gayesi, iyi ve kötüyü bilen ve iyiliğin hâkim olması için çaba sarf eden bir nesil yetiştirmektir. Bu nesil ise fedakâr öğretmenlerimizin emeklerinden yükselecektir.
Sözlerimi Bilge Kral Aliya İzzetbegoviç'in "Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım." sözüyle bitiriyor, çok değerli öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü kutluyor, öğretmenlerimizle ilgili genel görüşme açılması teklifimize müspet oy kullanmanızı istirham ediyor, hepinize saygı ve muhabbetlerimi arz ediyorum. (Saadet Partisi ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)