GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:29
Tarih:05.12.2023

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisinin kadının kamu ve özel sektördeki temsiliyetinin araştırılmasına dair verdiği Meclis araştırması önergesi hakkında Gelecek-Saadet Grubumuz adına söz aldım.

Öncelikle, Grup Başkan Vekilimizin detaylı izahatında belirttiği üzere, Sayın Meclis Başkanımız Numan Kurtulmuş'un, grubu olan siyasi partilere muamelesinde beklediğimiz eşitliğin bir lütfun değil görevinin gereği olduğu hatırlatmasını yapmanın mahcubiyetini yaşayarak sözlerime başlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)

Sayın milletvekilleri, önergenin ilham kaynağı olduğunu düşündüğüm kadınlara genel seçimlerde seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 89'uncu yıl dönümünü kutluyorum. Bu önemli yıl dönümünün kadın Meclis Başkan Vekili tarafından yönetilen bir güne denk gelmesinin ayrıca memnuniyetini yaşıyorum. Başta, 5 Aralık 1934 tarihinde kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve 31 Ekim 2013 tarihinde başörtüsü yasağının kaldırılarak Meclise başörtülü vekillerin de girmesini sağlayan siyasilere huzurlarınızda teşekkürü bir borç bilirim.

Kadınları ilgilendiren sorunların diğer toplumsal sorunları besleyen bir özelliğe sahip olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu yönüyle eğitimde, istihdamda, temsilde yaşadığımız ayrımcılıkların çözümüne yönelik atılacak her bir somut adım toplumun diğer katmanlarının da gelişmesini ve ilerlemesini sağlamaya yönelik özellik taşıyacaktır.

Kadınlarımızın temsildeki durumuna geçmeden önce, 2003 ve 2022 yılları arasında kadınların mutluluk düzeylerinde nasıl bir evrilme yaşadığımızdan bahsetmek istiyorum, veri olarak da yerli ve millî kurumumuz TÜİK'in verilerine başvuruyorum. Yirmi yıllık bu sürecin sonunda kendini mutlu ve çok mutlu kategorisinde hisseden kadınların oranı yüzde 15 azalıyor ve kendini mutsuz, çok mutsuz hisseden kadınların oranı yüzde 100 artış gösteriyor. Bu mutsuzlukta sosyal güvenceden yoksunluğun, istihdamda yer alamayışı, liyakatte, yükselmedeki zafiyetin, eşit işe eşit ücret alamayışı, iş-yaşam dengesini sağlayacak politikaların tam manasıyla hayata geçirilemeyişin etkisi var.

Bu verilerde neredeyiz peki? Kadın istihdamında erkek istihdamının yarısındayız, buradaki cinsiyet açığımız yüzde 36,4. Cinsiyete dayalı ücret ayrımcılığında kamuda yüzde 5, özel sektörde yüzde 15'teyiz. Çalışma saatleri açısından OECD'nin en uzun çalışan ülkesiyiz, her çalışan ortalama dört saat fazla çalışıyor. Kadınların iş gücüne katılımında iktidar partisinin kendi hedeflerini bile yakaladığını söyleyemeyiz ve yüzde 52,4 olan dünya ortalamasının çok gerisindeyiz, Avrupa'nın sonundayız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Ün.

SEMA SİLKİN ÜN (Devamla) - Kadın işsizliğinde ise durum bunun tam tersi, AB ve OECD ortalamasının 2 katından daha fazlayız. 12,2 milyon kadın ev, aile ve iş sorumlulukları nedeniyle çalışma hayatına dâhil olamadığını söylüyor, bunun sebebi ise iş-yaşam dengesinin sağlanamaması ve bu, çalışma saatlerinin yüksekliğinden kaynaklanıyor. Kayıt dışı istihdam yüzde 32,5 seviyesinde; 3,3 milyon kadınımız sosyal güvenceden yoksun çalışıyor. Kayıt dışılığı besleyen en önemli unsurun yüzde 68'le yarı zamanlı çalışma olduğunu görüyoruz. Esnek çalışma modellerinin kadınların iş tatminindeki önemini hepimiz biliyoruz ama bu tablo bunun aksini gösteriyor; demek ki burada Meclisimize düşen görev güvenceli esneklik konusunda daha fazla mesai harcamaktır.

Kadın istihdamında yüzümüzü tek güldüren yer neresi? Akademi. Orada da yüzde 34'lük kadın profesör oranıyla, evet, dünyada 3'üncü sıradayız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SEMA SİLKİN ÜN (Devamla) - Ama akademiye başlangıçtaki yüzde 50'lik kadın oranı sızdıran boru hattı misali yüzde 30'lara geriliyor. Bu kadarına sevinmekle yetiniyoruz, zira asıl sorun akademi yönetimindeki temsilde başlıyor, kadınlara yöneticilik düzeyinde sadece yüzde 28'lik bir alan kalıyor. Dikey ayrışmanın ve cam tavanın en belirgin yaşandığı seviye rektörlük seviyesi; 208 üniversitemizin sadece 20 üniversitesinde rektörümüz kadın. Bu temsiliyetleri artırmak için tüm ayrılıklarımızı bir tarafa bırakarak Mecliste, başta kadın milletvekilleri olarak daha fazla güç birliği yapmaya bugünün hatırına sizleri, hepinizi davet ediyorum.

Saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)