| Konu: | Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın 36 sıra sayılı 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 37 sıra sayılı 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin yedinci tur görüşmelerinde yürütme adına yaptıkları konuşmalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 39 |
| Tarih: | 18.12.2023 |
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Öncelikle Ulaştırma Bakanlığından başlamak istiyorum çünkü şunu Sayın Bakan bilsin, AK PARTİ Grubu da bilsin; yatırıma karşı olan bir grup değiliz. Evet, köprü yapılır, yol yapılır ve zaten bunları da kendi ceplerinden yapmıyorlar, bu halkın vergileriyle yapıyorlar ama bizim karşı olduğumuz bir şey var: Bakın, beş yıl boyunca biz yap-işlet-devret maliyet hesaplarını sorduk, diğer Grup Başkan Vekilleri de söyledi.
Bakın, Osmangazi Köprüsü, işletme süresi yirmi iki yıl dört ay, günlük araç geçiş garantisi 40 bin; yirmi iki yıl dört ay boyunca verdiğimiz araç geçiş garantisi 326 milyon, her araç için 37,8 dolar vereceğiz, bunları topladığımız zaman 12 milyar 322 milyon 800 bin dolar yapıyor. Peki, buranın maliyeti ne? "1,5 milyar dolar." diyorlar, ben ek bazı maliyetleri de koydum, 1 milyar 700 milyon dolar. Yani biz 7 katı kadar parayı yirmi iki yıl dört ay boyunca neden vereceğiz?
Sayın Bakanım, bakın, defalarca sorduk, sözleşmeyi sorduk, bu hesabı sorduk, bu maliyeti sorduk; cevap alamadık. Bu bizim paramız. Ben Osmangazi Köprüsü'ne karşı değilim, grubumuz karşı değil ama yazık bu insanların parasına. Bu bir yatırım olmuyor. Bunu söylediğimiz zaman da "Köprüye karşı mısınız?" Hayır, ben başka yerlere yapılan köprüye karşıyım, köprü tabii ki yapılacak.
Çanakkale Köprüsü, işletme süresi on bir yıl, günlük araç geçiş garantisi 45 bin ve 17,7 euro garanti vermişiz. Peki, ne kadar ödeyeceğiz? 3 milyar 200 milyon euro, maliyeti 1 milyar 750 milyon Euro. Bakın, yaklaşık 2 katı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü yine aynı şekilde. Şimdi, bunları bilmek zorundayız. Evet, bu kartonları getirdiniz, bilgi verdiniz. Hava yollarını söylemek bile istemiyorum. Bakın, işte, Zafer Havaalanı'nda durumu açıklar mısınız çıkıp? Yüzde 98 ortalama sapma var ve insanlar binmediği uçağa bu parayı veriyor. Beş yıl boyunca burada birçok milletvekili sordu, kitaplar yazıldı, televizyonlara çıkıldı, eylemler yapıldı ama bir kez daha söylüyorum: Bakın, biz bu yatırımlara karşı değiliz. Doğru yapılan, hesabı iyi yapılmış, halkın cebine zarar olarak yansımayan her yatırımın da açılışına katılırız ama gerçekten burada maliyette bir farklılık var, fahiş bir farklılık var. Niye bütçe tutmuyor? Plandan bahsediyorsunuz, öngörüden bahsediyorsunuz, 2023'ten bahsedildi, 2071'den bahsediliyor. Ya, 2023'ün bütçesini daha tutturamadınız, 2024'ün bütçesinin sapacağını kesin ve peşinen kabul ettiniz. Bunları sormak zorundayız.
Bakın, size bir soru sormak istiyorum. Gerçekten üzülüyorum, geçen dönem de bunlar oluyordu. Şimdi, Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu ihalesi 3 kez ertelendi. Toplam maliyeti 43,5 milyar, çok büyük bir para. FERNAS İnşaat aldı. Bu FERNAS İnşaatın sahibi şu anda milletvekili mi AKP Grubunda, merak ediyorum. Bunu sormak hakkım benim. Eğer, gerçekten, 3 kez iptal edilmiş, AKP Grubunda şu anda bir milletvekili arkadaşımızın şirketi bu ihaleyi almışsa utanırım ben bundan. Bakın, ben size bunları vereceğim, şirkette... Temmuz ayında bu şirketin yönetim kurulundan bu arkadaş ayrılmış. Ya, bir sorun -siz yapmadınız bu ihaleyi, ben biliyorum ama- neden? Neden bir ihale 3 kez iptal edilip de bir milletvekili arkadaşımızın şirketi alır Sayın Bakan? Türkiye'de bu işler böyle olduğu için karşıyız biz. Ya, utanıyorum, üzülüyorum. Sayın Grup Başkan Vekili alkışlasın yani bunları. Ulaştırma Bakanlığındaki ihalelerde çok büyük sıkıntılar var ve bütçedeki açığın büyük bir bölümünü bunlar tutuyor. Bunları lütfen cevaplandırın. Ben, mesela, Osmangazi Köprüsü'ndeki maliyet ve ödeyeceğimiz parayı; ne kadar ödeyeceğimizi, ne kadara mal olduğunu sizden sözleşmeleriyle bilmek istiyorum, 85 milyon adına bunu bilmek istiyorum efendim.
Tarım Bakanlığıyla...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - İki dakikada da bunu toparlayacağım.
BAŞKAN - Selamlayın lütfen.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Çünkü ben bugün hiç konuşmadım biliyorsunuz, konuşacağım zaman siz ara verdiniz tartışmadan dolayı. Uygun görürseniz...
BAŞKAN - Sayın Başarır, cari hesap şeklinde çalışmıyoruz, bunu önceden söyledik yani.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Peki. Ama yine adil davranacağınıza inanıyorum Başkanım.
BAŞKAN - Borç alacak çıkarırsak içinden çıkamayız.
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) - Zarar çıkar bu işten ayrıca.
ERHAN USTA (Samsun) - Sayın Başkan, iki dakika alacağım var.
NİMET ÖZDEMİR (İstanbul) - Evet, buraya verilmedi.
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın lütfen.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Şimdi, ben bazı şeyleri söylemek isterim. Tarımla ilgili çok güzel şeyler söylediniz, Sayın Grup Başkan Vekili de söyledi; rakamları, destekleri söylediniz ama neden benim ülkemde son yirmi yılda 27 milyon dekar ekim alanı azaldı. 3 tane Trakya büyüklüğünde burası. Sorayım: Geldiğinizde Türkiye'de 2,6 milyon çiftçi vardı, bugün 2 milyon 130 bin çiftçi olmuş; çiftçilerimizin yaklaşık yüzde 20'si işini bırakmış.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Tamamlıyorum, son iki dakika.
BAŞKAN - Selamlayın lütfen.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Tamam.
NİMET ÖZDEMİR (İstanbul) - Üç dakika oldu.
BAŞKAN - Buyurun.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Nüfus sürekli artmış, 10 milyon da buraya Suriyeli gelmiş; mülteci, sığınmacı gelmiş ama çiftçiler gitmiş. Neden? Bakın, 2002'de 1,10 kuruş olan mazot 38 lira olmuş; Sayın Grup Başkan Vekili bunu söylüyor mu? Üre gübresi ton başına 237 liradan ne kadara çıkmış? 60 kat artmış Sayın Bakan. Yine, DAP gübresi 354 liradan 55 kat artmış Sayın Bakan. İnsanlar çiftçilik yapamıyor, insanlar tarlasını satmak zorunda. Bir Grup Başkan Vekili traktörle ilgili bir şey söyledi, zaman yetmez ama son söz olarak burada bu konuyu konuşacağım; traktörü getirdiklerini söylüyorlar. Yani gerçekten üzüntü duyuyorum. Burada gerçekleri, çiftçinin, tarımın, insanların, halkın hâlini konuşalım; insanlar çiftçilik yapmıyor Sayın Bakan.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)