Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 9'uncu Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 41 |
Tarih: | 20.12.2023 |
AK PARTİ GRUBU ADINA KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Özelleştirme İdaresi Başkanlığının 2024 yılı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, cumhuriyetimizin kurulduğu, Millî Mücadele'nin henüz bittiği ve 1929 Ekonomik Buhranı'nın yaşandığı yıllarda, zayıf ve tarıma dayalı olan Türkiye ekonomisinin sanayileşmesine yönelik adımların devlet tarafından atılma mecburiyeti vardı. Devlet, özel sektörün sermaye birikimini sağlaması adına dönemin şartlarına uygun olarak birçok girişimi üstlenmiş, üretici ve girişimci rolünü oynamıştır. Ancak, tabii, bu böyle gitmezdi, dünyanın bir gerçeği vardı; bunu gören rahmetli Özal 1986 yılında reformlar kapsamında özelleştirme faaliyetini Türkiye'de başlatmış oldu ve ekonominin en önemli yapı taşlarından olan verimlilik ve rekabetin sağlanabilmesi için birçok kamu işletmesi özel sektöre devredilmiş, aynı zamanda kamunun üzerindeki KİT finansman yükünün azaltılması sağlanmıştır o yıllarda. Bu süreçte önemli işlere imza atılmış ve serbest piyasa ekonomisinin geliştirilmesinde de önemli mesafeler alınmıştır. 1986 yılından 2002 yılına kadar 8 milyar dolar olan özelleştirme uygulamalarının toplam tutarı iktidara geldiğimiz, AK PARTİ'nin iktidara geldiği 2002 yılından günümüze kadar 63,9 milyar dolara, toplamda da 75 milyar dolara ulaşmıştır yani özelleştirme, dünyanın bir gerçeği olarak AK PARTİ iktidarı döneminde de devam etmiştir. Yani özelleştirme sadece Türkiye'de değil, örneğin; 2000 yılında Almanya'da Volkswagen özelleştirilmiş, VEBA özelleştirilmiş, Lufthansa özelleştirilmiş, Deutsche Post özelleştirilmiş; böyle dev kurumlar özelleştirilmiş ve toplamda o yıl Almanya 138 milyar dolarlık bir gelir elde etmiştir. Bu nedenle özelleştirmede, AK PARTİ iktidarlarında, Almanya'ya yakın büyük bir başarı vardır. Bu başarıda hiç şüphesiz ki en büyük sır Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki yirmi bir yıllık AK PARTİ hükûmetlerindedir.
Değerli milletvekilleri, "özelleştirme" kavramını sadece "Gelir elde etmek amacıyla yapılır." şeklinde değerlendirmemek gerekir; tam aksine, verimliliğe, istihdama, rekabete, iş ortamının iyileştirilmesine ve devletin asli görevlerine daha fazla kaynak aktarılmasına imkân sağlayan bir olgu olarak ele almalıyız. Özelleştirmenin tüm iş ve işlemleri, ihaleleri şeffaf olup herkese açıktır; bunu özellikle belirtmek istiyorum, özelleştirme ihaleleri herkese açık. Bu durum, Özelleştirme İdaresine olan güveni artırmış, bunun sonucunda, özelleştirme ihalelerine olan talep ve bedel artışları da beraberinde gitmiştir yani bedeller artmış ve talep de artmıştır, bu da Türkiye açısından çok önemli bir kazanımdır.
Değerli milletvekilleri, piyasalarımız ve sanayimiz açısından en önemli olan enerji sektöründe de etkinliğin artırılması adına hidroelektrik ve termik santrallerin ekonomiye kazandırılması amacıyla özelleştirmeye devam edilmiş ve yapılan özelleştirmelerle yeni yatırımların yapılması sağlanmış ve sektöre onlarca yeni yatırımcı kazandırılmıştır, bu çok önemli. Bugün, Türkiye'nin küresel düzeyde yani dünya çapında enerji yatırımları yapan firmaları vardır. Bu, ülkemiz açısından önemli bir kazançtır.
Ekonomimiz açısından öneme sahip bir diğer unsur ise limanlardır. Türkiye'nin uluslararası ticaretinde ağırlıklı olarak deniz yolu taşımacılığının kullanılması sebebiyle liman sektöründe istenilen seviyeye ulaşılması, belirlenen dış ticaret hedeflerinin yakalanması için özel sektörün hızlı karar alma kabiliyetinden faydalanılması oldukça önemlidir. Limanlarımızın rekabet ortamında ticari esaslara uygun olarak işletilmesinin sağlanması hedeflenmektedir. Yine, özelleştirme sayesinde, küresel düzeyde liman işleten firmalara sahip olmamız Türkiye açısından çok önemli kazançtır.
Değerli milletvekilleri, bu hedefler doğrultusunda limanlara işletici firmalar tarafından yapılan yatırım tutarı da 2,8 milyar dolar seviyesindedir. Bu kuruluşlar özelleştirdiğiniz şekilde durmuyor sayın milletvekilleri, büyümeye ve gelişmeye devam ediyorlar. Bugüne kadar özelleştirilen kuruluşlar tarafından yapılan yatırımların tutarı 17 milyar doları aşmıştır. Dünyanın bir gerçeği olan "özelleştirme" demek "satmak" demek değildir; tam tersine, ülke menfaatine olan önemli bir uygulama ve hizmet olup ihracatın geliştirilmesinde, atıl taşınmazların yatırımlara dönüşmesinde, enerji sektörünün regüle edilmesinde ve tüm bunların yanında sermaye piyasasının derinleşmesinde çok büyük katkılar sağlamaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çelik, lütfen tamamlayın.
KEMAL ÇELİK (Devamla) - Değerli milletvekilleri, Türkiye'de özelleştirme gerçeği doğrultusunda dolar bazında en büyük ilk 3 halka arz Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca yapılmıştır. Yapılan en büyük 10 halka arzdan 4'üyle yaklaşık 7,4 milyar dolarlık arz gerçekleştirilerek hem sermaye piyasalarımıza kaynak sağlanmış hem de borsamızın derinliği artırılmıştır. Ayrıca, Özelleştirme İdaresi Başkanlığıyla taşınmazların özelleştirilmesi de kentsel yaşamın düzenlenmesini, standartların korunmasını, düzenli konut üretimini ve planlı şehirleşmeyi desteklemektedir.
Değerli milletvekilleri, bu vesileyle 2024 yılı bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığımıza, Maliye Bakanımıza teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)