| Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 9'uncu Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 20.12.2023 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA HASAN TOKTAŞ (Bursa) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri; Hazine ve Maliye Bakanlığı ve ilgili kurumlar üzerine parti grubumuz adına söz almış bulunuyorum.
Kamu İhale Kurumu, TÜİK ve Özelleştirme İdaresi üzerine konuşmayı planlıyorum. Buradan da Sayın Bakana ve heyete sormak isterim: Kamu İhale Kanunu bugüne kadar 200 kez değiştirildi. Bu 200 kez değiştirmenin sebebi nedir? Az bir rakamdan söz etmiyorum. Yani kanun çıkalı şurada yaklaşık kaç yıl oldu? Bu kadar yıl içerisinde bir evin içerisindeki eşyalar bu kadar değiştirilmez ama 200 kez Kamu İhale Kanunu değiştirilmiştir. Bu nasıl bir kanundur -kafanıza göre, müteahhidinize göre- bunu anlamak mümkün değildir. "Böyle devlet yönetimi olur mu?" diye sormak istiyorum.
Az önce Erhan Başkanımız, TÜİK'ten, Türkiye İstatistik Kurumundan söz etti. Muhterem milletvekilleri, gerçekten tam evlere şenlik, maalesef bunu, bu kürsüden üzülerek ifade ediyorum, bu devletin en köklü kurumlarından birinden bahsettiğimin farkındayım: Neredeyse cumhuriyetimizle yaşıt olan, kurulalı yüz yıla yakın olmuş Türkiye İstatistik Kurumu maalesef "Tayyip Erdoğan'ı üzmeyen istatistik kurumuna" dönüştürülmüştür. Benim buradan bir tavsiyem vardır: TÜİK marketleri açın Sayın Başkan, hatta sayısını da bolca açın ki bu millet, sizin o vermiş olduğunuz rakamlar üzerinden -emin olun- bol bol alışveriş yapar, hasılat rekorları kırarsınız. TÜİK'in vermiş olduğu rakamlar bırakın ENAG'ı, İstanbul Ticaret Odasının, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasının, hiçbirinin vermiş olduğu piyasa artışlarıyla uyuşmamaktadır. Bakınız, sizin döneminizde Türkiye İstatistik Kurumu, birçok devlet kurumunda olduğu gibi çok ciddi itibar kaybına uğramıştır. Kurulmuş olduğu 1926 yılından 1947'ye kadar 2 başkan görev yapmış olmasına rağmen, maalesef son altı yılda 6 başkan görev almıştır.
Değerli milletvekilleri, Özelleştirme İdaresi Başkanlığından söz etmek istiyorum. Evet, bu devletin, bu milletin sahibi olduğu varlıkları, belirlenmiş olan plan ve program çerçevesinde özelleştirilen bir kurumdan söz etmek istiyorum. Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bugüne kadar onlarca örneğini verebileceğimiz özelleştirmeleri vardır, bunların içerisinde mutlaka doğru yöntemlerle, doğru metotlarla ülkenin ve milletin faydasına yapılmış olan önemli özelleştirmeler olduğunu elbette biliyorum ama Balıkesir SEKA'dan söz etmek istiyorum. Balıkesir SEKA 1,1 milyon dolara satılmıştır, 1,1 milyon dolar; Balıkesir'de 5 tane daire alamazsınız o paraya. Balıkesir-İzmir yolu üzerinde 1.800 dönüm arazisi olan, 200'ün üzerinde lojmanı, binlerce metrekarelik kapalı alanı olan bir tesisten söz etmek istiyorum. SELÜLOZ-İŞ Sendikası Bursa Bölge İdare Mahkemesine açmış olduğu iptal davası sonucu mahkemenin görevlendirmiş olduğu İstanbul Teknik Üniversitesinden profesör bilirkişilerin verdiği rapor ne diyor biliyor musunuz? "Bu fabrikanın hurda değeri 51 milyon dolardır." diyor bilirkişiler. Ne demek hurda değeri? Bir ağacı alıp kâğıt yapan makineleri bile tartıp demir fiyatına satmak demek. 1,1 milyon dolara satıldı; sormak isterim hiç vicdanınız sızladı mı?
TÜRK TELEKOM özelleştirmesinden bahsetmek isterim. Lübnanlı Hariri ailesine 6,55 milyar dolara vermiş olduğunuz, sadece ilk taksitini, yüzde 20'sini yatırdıktan sonra -ki yüzde 20'si 1,3 milyar dolar yapıyor- sadece o yılki kârı ne kadar biliyor musunuz? 1,7 milyar dolar. Ve Hariri ailesi günün sonunda, 2018'e geldiğimizde katbekat vermiş olduğu parayı kazandıktan sonra almış olduğu kredilerle ödemiş olduğu borcun yanına minimum 10 milyar dolar para kazanarak bu milleti, bu memleketi iktidarınız üzerinden yüzyılın soygunu, yüzyılın dolandırıcılığı hikâyesiyle baş başa bırakarak kaçıp gitmişlerdir. Hariri ailesi ne yapmıştır, biliyor musunuz bu parayla? Boş beleş para geliyor ya, Hariri Amerika'da genç sevgilisine 16 milyon dolara ev almıştır muhterem AK PARTİ'liler. Vicdanınız hiç sızlamıyor mu? Devletin kurumlarını getirdiğiniz vaziyet maalesef ve maalesef budur.
Evet, dönemin sözüydü "Babalar gibi satarım." diye. Babalar gibi sattınız muhterem milletvekilleri. Sormak isterim: Kendi kazandığınız mal olsa, babanızın malı olsa ya da yolda bulduğunuz mal olsa ya da bit pazarında satsanız bu paraya satar mıydınız? Yazıklar olsun size! (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Muhterem milletvekilleri, cumhuriyetin 100'üncü yılında 100'üncü bütçemizi yapıyoruz. 2'nci yüzyıla girerken cumhuriyet, iktidarınızın 22'nci yılındayız. Bürokrasiyi bozdunuz, devlet teamülleriyle oynadınız, rüşveti kurumsallaştırdınız, Türkiye Büyük Millet Meclisi dâhil olmak üzere kurumları zayıflattınız ve siyaseti yozlaştırdınız.
Bakın, sabah erken kalkanın darbe yapmış olduğu Afrika'nın muz cumhuriyetleri de dâhil olmak üzere dünyada Türkiye'yi, siyasetçinin siyaset yoluyla en zengin olduğu ülke hâline getirdiniz. Yazıklar olsun size! Milyar dolarlık meşhur siyasetçi aileleri ve evlatları var bugün Türkiye'de; zengin millet vadettiniz ama zengin siyasetçi aileler oluşturdunuz.
Muhterem milletvekilleri, bir dönemin 17-25 Aralık yolsuzlukla mücadele haftası içerisindeyiz. Unutmayın ki yolsuzluk, yolsuzluktur; kimin meydana çıkardığının bir önemi yoktur. "Paraları sıfırladın mı evladım?" diyen o kısık sesleri emin olun unutmadık ve asla unutmayacağız. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, 22'nci yılın sonunda Türkiye'nin durumu şöyledir: Yüksek enflasyon, yüksek döviz kuru, yüksek işsizlik; servetine servet katan 5'li çeteler ve yozlaşma, çürüme. Mutsuz, umutsuz bir toplum var sayenizde. Hakça paylaşmadınız, adaletle bölüşmediniz, kaynaklarımızı hoyratça harcadınız; eşitsizliği, ehliyetsizliği, liyakatsizliği yaydınız; milleti ayırdınız, kayırdınız, buyurdunuz, gelir dağılımında adaleti sağlayamadınız. Bu ülkede evine ekmek alamayan, çocuğuna süt götüremeyen, açlık sınırı altında yaşayan varsa sebebi sizsiniz. Yardıma muhtaç milyonlarca insan, iş aramaktan umudunu kesmiş milyonlarca genç varsa sebebi sizsiniz. O yüzden, bu bütçe; esnafın, çiftçinin, öğrencinin, memurun, işçinin ve vatandaşın bütçesi değildir; yoksulluk ve yolsuzluk bütçesidir. Bu bütçenin en önemli gider kalemi faizciyedir, tefeciyedir; bu bütçe faizciye yarayan, tefeciye yaran bir bütçedir. Merhum Zeki Velidi Togan şöyle diyor: "Benim halkım dallarını göğe doğru yükseltip, köklerini toprağa salıp yeniden dirilir." İYİ Parti olarak kurduğunuz rant ve yağma düzenini yıkacağız, Türkiye'yi aydınlık günlere taşıyarak yeniden dirilteceğiz.
Genel Kurulu saygı ve sevgiyle selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)