Konu: | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 10'uncu Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 43 |
Tarih: | 22.12.2023 |
CHP GRUBU ADINA OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; bugün Cumhurbaşkanlığına bağlı Savunma Sanayii Başkanlığı bütçesi üzerine söz aldım.
Ben, müsaadenizle, bütçe tarafına değil de Savunma Sanayii Başkanlığında yürütülen bir yapılanma üzerine konuşmak istiyorum. Şimdi size 3 tane vakıf ismi söyleyeceğim: Biri Gaye Vakfı -Savunma Sanayii Başkanımız burada- biri Erkam Vakfı, biri de Hayra Davet Vakfı. Bu 3 vakfın 2 tane ortak noktası var: Birincisi, Nakşibendi tarikatının farklı kollarında hizmet ediyor olmaları, ikincisi Savunma Sanayii Başkanlığının desteklemiş olduğu TEI, TUSAŞ, ASELSAN gibi şirketlerde önemli mevkilerde kurucularının ya da üyelerinin bulunuyor olması.
Birkaç örnek vereyim: Örneğin Gaye Vakfı. TEI'de 6 kişi üst düzey görevlerde bulunuyor Gaye Vakfından. Genel Müdürü Mahmut Faruk Akşit, Gaye Vakfı lideri Mustafa Cevat Akşit'in oğlu. Mustafa Kemal Baldöktü, TEI'nin İnsan Kaynakları Başkanı, Gaye Vakfı 2'nci Başkanı Mehmet Baldöktü'nün kardeşi. Bekir Evcil, TEI'de Tesisler Bakım Müdürü, vakfın yayınevinden sorumlu. Ender Dur, TEI Tesisler ve Güvenlik Müdürü. Levent Tüfekçi, TEI İnsan Kaynakları Müdürü. Gürsel Boz, Eskişehir'de kurulu Erkam Vakfı üzerinden TEI Programlar Müdürü. Savunma Sanayii şirketlerinde çalışan bu arkadaşların dışında örneğin bir Bekir Batuk var. Bu Bekir Batuk evrakta sahtecilik yapıyor, on altı ay ceza alıyor fakat buna rağmen TEI'de altı yıl çalışıyor ve güvenlik danışmanı olarak çalışıyor ve ne ilginçtir ki Savunma Sanayii şirketlerinde çalışan kişilere Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından verilen NATO Güvenlik Belgesi'ne sahip. Bu belge, önüne gelene verilmeyen bir belge. Evrakta sahtecilikten on altı ay ceza almış bir kişiye bu belge nasıl veriliyor? Örneğin, Soner Şevket Özcan. Bu kişi de TEI'de Bilgi İşlem Müdürü. Bu kişi de Turboşaft Motor Geliştirme Programı'ndaki bilgileri dışarı sızdırırken yakalanıyor; aynı yapılanmanın içinde.
Şimdi, biz bunları ifade ettiğimiz zaman dönem dönem, bize hep şunlar söylendi: "Bunlar millî ve manevi değerlere bağlı insanlar. Bu insanlar suç işlemezler, bu insanlar bir yanlış yapmazlar, bu insanlar alnı secdeye giden insanlar." Bizim alnı secdeye giden insanlarla, millî, manevi değerlere sahip arkadaşlarımızla, kardeşlerimizle bir sorunumuz yok ama şunu ifade edeyim: Madem bu kadar millî ve manevi değerlere bağlı olan arkadaşlar... Örneğin, bu Soner Şevket Özcan Millî Savunma Bakanlığının isteğiyle görevden alınıyor; Özcan, 2017'den bu tarafa yasaklanan bilgileri temin suçundan yargılanıyor.
Devam edelim: Hayra Davet Vakfı. Hayra Davet Vakfının 29 kurucusu var. Bu 29 kurucusundan 7'si Savunma Sanayii, Millî Savunma Bakanlığı, ASELSAN ve Savunma Sanayii projelerini destekleyen TÜBİTAK'ta ya görev yapmış ya da görev yapıyor. Örneğin, bu kuruculardan birisi Savunma Sanayii Başkanımız Sayın Haluk Görgün, bir diğeri önceki Savunma Sanayii Başkanımız İsmail Demir yani bir tür, aynı vakfın iki kurucusu görev değişimi yapmış. Ben şunu merak ediyorum: Gelecek olan üçüncü Savunma Sanayii Başkanı şu anda vakfın içinde bir yerde hazırlanıyor da biz mi bundan haberdar değiliz? Gelecek olan kişi bu vakıf üzerinden mi gelecek? (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, burada el verir gibi bir görev dağılımı olmuş. Devam edeyim Hayra Davet Vakfına. Celal Sami Tüfekci, şu anda Millî Savunma Bakan Yardımcısı, Vakfın kurucularından. Abdullah Erol Aydın, eski adıyla Savunma Sanayii Müsteşarlığı Daire Başkanı. Eray Yasan ASELSAN'da Kıdemli Müdür. Selman Nas GSATCOM Yönetim, Kurulu Başkan Yardımcısı TUSAŞ'ın eski Genel Müdür Yardımcısı. Orkun Hasekioglu TÜBİTAK Başkan Danışmanı eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı.
Değerli arkadaşlar, İsmail Demir Beyefendi -önceki Savunma Sanayii Başkanı- bir dönemde Türk Hava Yollarında Teknik Müdürlük yapıyor, o dönemden kalma bazı arkadaşlar da Türk Hava Yollarında örgütlenmiştir; onların da isimleri bende, süremiz yeterli olmadığı için onları izah etmeye fırsat bulamayacağım.
Şimdi, değerli arkadaşlar, Savunma Sanayii Başkanlığı gibi güvenlik açısından önemli bir yerden bahsediyoruz. 10 iştiraki olan ya da destek verdiği şirketlerden bahsediyoruz. Bırakın bir dinî vakfın orada örgütlenmesi, herhangi bir sivil toplum örgütünden üyelerin belli bir yerde öbekleşmiştir bile millî güvenliğe tehdittir arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Bitirelim lütfen Sayın Salıcı.
OĞUZ KAAN SALICI (Devamla) - Bırakın sivil toplum örgütünün herhangi bir hemşehri örgütünden o kadar kişi o kuruluşun içinde olsun, o da tehdittir. (CHP sıralarından alkışlar) Buralar göz bebeği gibi korunması gereken yerlerdir.
Süremiz kısaldı, burada birkaç sorumuz var, bunlardan biri şu: Devlet içinde farklı hiyerarşik yapılara niçin müsaade ediyorsunuz? Bu kişilerin talimatı kurum amirinden mi, yoksa o yapının manevi önderinden mi alacağından nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Hain darbe girişiminden sonra FETÖ'cülere "Kendi aklını kiraya vermiş." diyordunuz; siz, başka tarikatlardaki kişilerin hepsinin kendi aklıyla hizmet eden kişiler olduğunu mu zannediyorsunuz?
Hepinize teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)